GADİRLİK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

GADİRLİK harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli GADİRLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GİDİ10, GARD10, GRİL8, GARK8, GALİ8, İLGİ8, İLGA8, LİGA8, RİGA8, ADİL6, ADLİ6, DİRİ6, DAİR6, DİLİ6, İDİL6, AKİL4, AKLİ4, İLİK4, KRAL4, KİRA4, KARİ4, KAİL4, LAİK4, LİKA4, LİRA4, RİKA4

AKİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Akıllı

    Ne akilem ne divane / Gel gör beni aşk n'eyledi - Yunus Emre

Birleşik Kelimeler: akil baliğ

AKLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Akılla ilgili, akla dayanan, akılsal

    Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için serbest bırakıldı. - Sait Faik Abasıyanık

İLİK

[isim]

  • Giysi, yorgan çarşafı, yastık kılıfı vb.nin gereken belirli yerlerine düğmenin geçirilebilmesi için iplikle örülerek, parça geçirilerek veya biye ile yapılan küçük yarık

[isim]

  • Kemiklerin iç boşluklarını dolduran ve kan hücrelerinin yapımını sağlayan doku

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iliği kemiği donmak
  • iliği kemiği ısınmak
  • iliğine (veya iliklerine) işlemek (veya geçmek)
  • iliğine (veya iliklerine) kadar
  • iliğine kadar ıslanmak
  • iliğini kemirmek
  • iliğini kurutmak
  • ilik gibi
  • iliklerinde duymak

Birleşik Kelimeler: murdarilik, omurilik, taş iliği

KRAL (Kelime Kökeni: Sırpça)

[isim]

  • En yüksek devlet otoritesini, bütün devlet başkanlığı yetkilerini kalıtım veya soylularca seçilme yoluyla elinde bulunduran kimse

    Norveç kralı.

[mecaz]

  • Herhangi bir alanda başkalarından üstün, başarılı olan kimse

    Satranç kralı.

[mecaz]

  • Çok başarılı ve zengin iş adamı

    Şimdiki adı konserve kralı olan birisi ile tanıştım. - Aka Gündüz

[sıfat]

[mecaz]

  • Üstün, çok iyi

    Firuzağa'da şirin, kutu gibi, manzarası çok kral bir çatı katına taşındı. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kraldan çok kralcı olmak
  • krallara layık

Birleşik Kelimeler: taçsız kral

KİRA (Kelime Kökeni: Arapça kirāʾ)

[isim]

  • Bir konutun, bir mülkün veya taşıt gibi herhangi bir şeyin belli bir bedel karşılığında, bir süre için sahibi tarafından başkasına verilmesi, icar

    Eski kirayı yükseltiyorum, isterseniz gidin mahkemeye. - Çetin Altan

  • Bu biçimde tutulan bir şey için karşılık olarak ödenen para

    Kira ile aldım, zaten bu yüzden de geciktim ya! - Refik Halit Karay

  • Bu biçimde tutulan taşınmaz

    O zamana kadar kira köşelerinde sürünmekten bir tat, bin feryat, türlü sıkıntılara giriftar olmuşken... - Halit Ziya Uşaklıgil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kirada olmak
  • kirada oturmak
  • kiraya vermek

Birleşik Kelimeler: kira arabası, kira bedeli, kira kontratı, kira sözleşmesi, ayak kirası, diş kirası, maden kirası

KARİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳāriʾ)

[isim]

[eskimiş]

  • Okuyucu, okur

    Bu kusurlara rağmen Gülistan tercümesi bugünkü hâliyle de Türk karisi için faydalı olmaktan uzak değildir. - Asaf Halet Çelebi

  • Kur'an'ı kurallarına uygun bir biçimde okuyan kimse

KAİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Söyleyen
  • İnanmış, aklı yatmış

    İkimiz de bu odayı tutmakla çok akıllılık ettiğimize kaildik. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kail olmak

LAİK (Kelime Kökeni: Fransızca laïque)

[sıfat]

[hukuk]

  • Din işlerini devlet işlerine karıştırmayan, devlet işlerini dinden ayrı tutan

    Türkiye Cumhuriyeti ... laik ve sosyal bir hukuk devletidir. - Anayasa

LİKA (Kelime Kökeni: Arapça līḳa)

[isim]

[eskimiş]

  • Mürekkep hokkalarına konulan ham ipek

LİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lira)

[isim]

  • Yüz kuruş değerinde Türk para birimi, teklik

    Bu pazarlığın yapıldığı zamanda liranın kıymeti vardı. - Refik Halit Karay

  • Bazı ülkelerin para birimi

    Mısır lirası. Suriye lirası.

[eskimiş]

  • Yedi gram ağırlığında altın sikke, liralık, sarı lira

Birleşik Kelimeler: ata lira, sarı lira

RİKA (Kelime Kökeni: Arapça riḳʿa)

[isim]

[eskimiş]

  • Arap harflerinin en çok kullanılan el yazısı biçimi

ADİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿādil)

[sıfat]

  • Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli

    Milletler tarihte fatihlerden fazla adillere bağlıdırlar. - Falih Rıfkı Atay

ADLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿadlī)

[sıfat]

[hukuk]

  • Adaletle ilgili

Birleşik Kelimeler: adli eczacılık, adli makam, adli merci, adli polis, adli sicil, adli tabip, adli tatil, adli tıp, adli yıl, adli zabıta

DİRİ

[sıfat]

  • Yaşamakta olan, yaşayan, canlı, ölü karşıtı

    Duydum, görmedimse de hortlayan ölüleri / Fakat hortlak diriden kimin vardır haberi? - Faruk Nafiz Çamlıbel

  • Güçlü, zinde

    Diri bir adam.

  • Solmamış, pörsümemiş

    Diri çiçek. Diri yaprak.

  • Gereği kadar pişmemiş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • diri kalmak

Birleşik Kelimeler: diri diri, diri örtü

DAİR (Kelime Kökeni: Arapça dāʾir)

[sıfat]

  • Bir konu üzerine olan, üzerine, konusunda, ... ile ilgili, üstüne

    Yarına kadar sarhoşluğu geçer, ben de sarhoş olmadığına dair rapor veririm. - Aka Gündüz