FONOTELGRAF Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

FONOTELGRAF harflerini içeren 4 harfli 51 kelime bulunuyor. 4 harfli FONOTELGRAF kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GOLF15, FOTO12, EFOR11, FLOR11, FONT11, FORA11, FOTA11, AFET10, FREN10, FARE10, FERT10, FENT10, FENA10, LOGO10, LENF10, NEFT10, ARGO9, GATO9, AGEL8, GREN8, GALE8, GETR8, ANOT5, AORT5, ATOL5, ALTO5, ETOL5, LORT5, LOTA5, NOEL5, NOTA5, NATO5, ORAL5, ORAN5, ORTA5, OTEL5, ONAR5, ONAT5, OLTA5, ROTA5, TROL5, ATEL4, ALET4, ERAT4, ELAN4, NALE4, RANT4, RATE4, TREN4, TANE4, TELA4

ATEL (Kelime Kökeni: Fransızca attelle)

[isim]

  • Kırılmış kemiklerin düzgün bir biçimde sarılabilmesi için kullanılan türlü malzemelerden yapılmış destek

ALET (Kelime Kökeni: Arapça ālet)

[isim]

  • Bir el işini veya mekanik bir işi gerçekleştirmek için özel olarak yapılmış nesne
  • Bir sanatı yapmaya, uygulamaya yarayan özel araç

[teknik]

  • Bir makineyi oluşturan ve işlemesine yardım eden parçalardan her biri

[mecaz]

  • Maşa

    Birtakım teşebbüslerini gerçekleştirmesi yolunda onu bir alet gibi kullanıyor. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alet etmek
  • alet işler, el övünür
  • alet olmak

Birleşik Kelimeler: alet edevat, tansiyon aleti, çalgı aleti, kondisyon aleti, ses aleti, suç aleti, tesviye aleti

ERAT (Kelime Kökeni: Türkçe er + at)

[isim]

[askerlik]

  • Er, onbaşı ve çavuşlara verilen genel ad
  • Erler

ELAN (Kelime Kökeni: Arapça elān)

[zarf]

[eskimiş]

  • Şimdi, şu anda, hâlâ, henüz, daha

    Zaten evlerinde elan sinide, yer sofrasında yemek yiyorlar. - Refik Halit Karay

NALE (Kelime Kökeni: Farsça nāle)

[isim]

[eskimiş]

  • İnleme, inilti

RANT (Kelime Kökeni: Fransızca rente)

[isim]

[ekonomi]

  • Getirim

    Fırlayan arsa rantları, oy ticareti hissesi olarak paylaşıldı. - Aydın Boysan

RATE (Kelime Kökeni: Fransızca raté)

[sıfat]

  • Başarısız

    Bunlar hâlâ kokmuş ve rate bir romantizmi önümüze sürüyorlar. - Asaf Halet Çelebi

[mecaz]

  • Yaşlı, verimsiz, geçimsiz (kimse)

    Kaldı ki dikkat edilince görülür ki, bunlar gençliklerinde de olumlu bir şeyler verememiş olan ratelerdir. - Haldun Taner

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Büyük fare

TREN (Kelime Kökeni: Fransızca train)

[isim]

  • Demir yolunda yolcu ve yük taşımakta kullanılan, bir veya birkaç lokomotif tarafından çekilen vagonlar dizisi, katar, şimendifer

    O gece Eskişehir'den son kalkan trenle Ankara'ya dönüyordu. - Ruşen Eşref Ünaydın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • treni kaçırmak

Birleşik Kelimeler: tren kazası, buharlı tren, elektrikli tren, kara tren, karma tren, motorlu tren, banliyö treni, posta treni, yer altı treni, yolcu treni, yük treni

TANE (Kelime Kökeni: Farsça dāne)

[isim]

  • Herhangi bir sayıda olan şey, adet
  • Bazı bitkilerin tohumu

    İşçiler buğdayı savurmakta ve taneyi samandan ayırmaktadır. - Necip Fazıl Kısakürek

[bitki bilimi]

  • Çekirdekli küçük meyve

    Üzüm tanesi. Nar tanesi.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tane bağlamak

Birleşik Kelimeler: tane tane, bir tane, buğdaysı tane

TELA (Kelime Kökeni: İtalyanca tela)

[isim]

  • Kumaşla astar arasına konularak giysinin dik durmasını sağlayan kolalı bez

ANOT (Kelime Kökeni: Fransızca anode)

[isim]

[fizik]

  • Artı uç

Birleşik Kelimeler: anot başlığı, anot kablosu

AORT (Kelime Kökeni: Fransızca aorte)

[isim]

[anatomi]

  • Ana atardamar

ATOL

[isim]

[denizcilik]

  • Mercan adası

ALTO (Kelime Kökeni: İtalyanca alto)

[isim]

[müzik]

  • Viyola
  • Kontralto

ETOL (Kelime Kökeni: Fransızca étole)

[isim]

  • Genellikle kürkten, gösterişli kumaşlardan veya yün örgüden yapılmış omuz atkısı

    Omuzlarına beyaz bir etol almayı da ihmal etmedi. - Ayşe Kulin