Fis ile Başlayan Kelimeler

FİS ile başlayan 13 kelime bulunuyor. Başında FİS olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Fis ile biten kelimeler. İçinde fis olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

FİSEBİLİLLAH25

10 Harfli Kelimeler

FİSKELEMEK18

9 Harfli Kelimeler

FİSTANSIZ21, FİSTANLIK17, FİSKELEME17

8 Harfli Kelimeler

FİSTANLI16

7 Harfli Kelimeler

FİSTOLU16

6 Harfli Kelimeler

FİSTÜL15, FİSKOS15, FİSTAN13, FİSKAL13

5 Harfli Kelimeler

FİSTO13, FİSKE12

FİSKE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Parmak uçlarıyla yapılan hafif vuruş

    Başının altından yastığı çektim ve yüzüne fiskeler hâlinde su serptim. - Peyami Safa

[sıfat]

  • İki parmak ucu ile tutulabilen miktarda olan

    Yeniden dolan bardağa, bizim dost bir fiske kül daha attı. - Çetin Altan

  • İnsan derisinde herhangi bir sebeple ortaya çıkan ufak ve içi su dolu kabartı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fiske fiske kabarmak (veya olmak)
  • fiske kondurmamak (veya dokundurmamak)

FİSTAN (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Tek parça kadın giysisi

    Büyük balerinler gibi tülden, kısa bir fistanı var. - Hüseyin Cahit Yalçın

  • İskoç, Arnavut ve Yunan erkeklerinin giydikleri kısa, pilili eteklik

FİSKAL (Kelime Kökeni: Fransızca fiscal)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Hazineye ilişkin
  • Vergiye ilişkin

FİSTO (Kelime Kökeni: İtalyanca festone)

[isim]

  • Elde veya makinede işlenmiş süslü şerit
  • Dantele benzer süsleri olan bir kumaş türü

[sıfat]

  • Bu kumaştan yapılmış

    Fisto bluz.

FİSTÜL (Kelime Kökeni: Fransızca fistule)

[isim]

[tıp]

  • Akarca

FİSKOS

[isim]

  • Başkalarının duyamayacağı biçimde gizli ve alçak sesle konuşma

    Aralarında bir fiskos geçti.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • fiskos etmek

Birleşik Kelimeler: fiskos masası, fiskos sehpası

FİSTANLI

[sıfat]

  • Fistan giymiş

    Bol kollu, parlak fistanlı çigan çalgıcıları. - Attila İlhan

FİSTOLU

[sıfat]

  • Üzerine fisto dikilmiş olan

    Beyaz, kırmalı, fistolu bir gecelik giymiş, yalnız bir kızı düşünüyorum. - Nezihe Meriç

FİSTANLIK

[sıfat]

  • Fistan yapmaya elverişli

FİSKELEME

[isim]

  • Fiskelemek işi

FİSKELEMEK

[-i]

  • Fiske vurmak

[mecaz]

  • Hafifçe sitem etmek

FİSTANSIZ

[sıfat]

  • Fistan giymemiş

    Şu yukarıki ağaçlığın içine bir daldırdım mı fenerimi, ne fistanlıların fistansız hâllerini görürdün. - Sait Faik Abasıyanık

FİSEBİLİLLAH (Kelime Kökeni: Arapça fīsebīlillah)

[zarf]

[eskimiş]

  • Hiçbir karşılık beklemeden