FEVKALBEŞER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

FEVKALBEŞER harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli FEVKALBEŞER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EVKAF17, VAKFE17, EŞRAF14, EŞREF14, ŞEREF14, ŞEKVA14, VEBAL13, AREFE11, EVRAK11, EVLEK11, EFKAR11, EFLAK11, FELEK11, KRAVL11, KEVEL11, KEFAL11, REVAK11, BELEŞ10, BEŞER10, ERBAŞ10, ŞEBEK10, EŞKAL8, EŞLEK8, KELEŞ8, ŞELEK8, ŞEKER8, ŞEKEL8, BELEK7, BEKAR7, EKLER5, KELER5

EKLER (Kelime Kökeni: Fransızca éclair)

[isim]

  • İçi krema ile doldurulmuş bir pasta türü

KELER

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Köpek balıkları takımının kelergiller familyasından, ılık ve tropik denizlerde yaşayan, uzunluğu 1,5 metre kadar olan, bir defada 20 yavru doğuran bir tür balık, keler balığı (Rhina squatina)

Birleşik Kelimeler: keler balığı, kaya keleri, su keleri

BELEK

[isim]

[halk ağzında]

  • Kundak, çocuk bezi

    Çocuk olsam beleklere belensem. - Âşık Veysel

  • Beşiğe konulan yatak

BEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca bécarre)

[isim]

[müzik]

  • Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti

[isim]

  • Evlenmemiş kimse

    Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı. - Ömer Seyfettin

  • Evli olduğu hâlde ailesinden ayrı, yalnız yaşayan kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bekâra karı boşaması kolaydır
  • bekâr gözü, kör gözü
  • bekârın yakasını it yer, yakasını bit
  • bekâr kalmak (veya yaşamak)

Birleşik Kelimeler: bekârhane, bekâr odası, müzmin bekâr

EŞKÂL (Kelime Kökeni: Arapça eşkāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Dıştan görünüş

    Şu anda kendisinin eşkâlini bilen yüzlerce ve belki de binlerce kişi onu arıyordu. - İhsan Oktay Anar

  • Biçim (II)
  • Kılık

EŞLEK

[isim]

[coğrafya]

  • Ekvator

Birleşik Kelimeler: gök eşleği

KELEŞ

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Yiğit, cesur, bahadır
  • Çok yakışıklı, çok güzel
  • Vücut yapısı gösterişsiz
  • Çirkin, kötü
  • Kel

    Kayseri Çarşısı'nın tavanını, kubbesini kökünden kazıtmış. O canım mimariyi bir keleşe döndürmüş. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleş keleş sırıtmak

ŞELEK

[isim]

[halk ağzında]

  • Sırtta taşınan yük
  • Boynuzunun biri kırık hayvan

ŞEKER (Kelime Kökeni: Farsça şeker)

[isim]

  • Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı
  • Bu madde katılarak yapılmış lokum, akide, çikolata vb. tatlı yiyeceklerin genel adı

    Kolonya dökmekten, şeker tutmaktan, iyi gözükeceğim diye ağız etmekten yoruldu. - Lâtife Tekin

[tıp]

  • Şeker hastalığı

    Yirmi gün evvel ameliyat edildiği hâlde biraz şekeri görüldüğü için henüz taburcu edilememişti. - Haldun Taner

[sıfat]

[mecaz]

  • Sevimli, cana yakın ve güzel

    Hele bak, ne şeker şey!

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şeker gibi
  • şekeri kestirmek
  • şekerim!

Birleşik Kelimeler: şeker ağacı, şeker aktarması, Şeker Bayramı, şeker fasulyesi, şeker hastalığı, şeker kamışı, şeker pancarı, şekerpare, şekerrenk, esmer şeker, gizli şeker, gülbeşeker, kesme şeker, küp şeker, toz şeker, akide şekeri, badem şekeri, bayram şekeri, bonbon şekeri, çay şekeri, elma şekeri, horoz şekeri, kestane şekeri, kıtlama şekeri, kişniş şekeri, leblebi şekeri, lohusa şekeri, mevlit şekeri, meyve şekeri, nane şekeri, nikâh şekeri, nişasta şekeri, nöbet şekeri, pamuk şekeri, peynir şekeri, pudra şekeri, süt şekeri, üzüm şekeri

ŞEKEL (Kelime Kökeni: İngilizce shekel)

[isim]

  • İsrail para birimi

BELEŞ (Kelime Kökeni: Arapça bilāşeyʾ)

[sıfat]

[argo]

  • Karşılıksız, emeksiz, parasız elde edilen, müft

Ata Sözleri ve Deyimler

  • beleş atın dişine (veya yaşına) bakılmaz
  • beleşe konmak

BEŞER (Kelime Kökeni: Arapça beşer)

[isim]

  • İnsanoğlu, insan

    Beşer denen kuş doymaz itilalara. - Tevfik Fikret

Ata Sözleri ve Deyimler

  • beşer şaşar

Birleşik Kelimeler: benibeşer, fevkalbeşer

[sıfat]

  • Beş sayısının üleştirme sayı sıfatı
  • Her birine beş, her defasında beşi bir arada

Birleşik Kelimeler: üçer beşer

ERBAŞ

[isim]

[askerlik]

  • İhtiyaçları devletçe karşılanan onbaşı ve çavuş rütbesindeki asker

ŞEBEK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Genellikle Afrika'nın dağlık bölgelerinde sürüler hâlinde yaşayan, değişik renklerde olan, uzun veya kısa kuyruklu türleri bulunan maymun

[sıfat]

[mecaz]

  • Çirkin ve arsız (kimse)

AREFE

[isim]

  • 343 arife