FESÜPHANALLAH Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
FESÜPHANALLAH harflerini içeren 5 harfli 39 kelime bulunuyor. 5 harfli FESÜPHANALLAH kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
SAFHA16,
ASLAN
- Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160, kuyruğu 70 santimetre ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir tür memeli, arslan
- Gürbüz, cesur ve yiğit adam
Ata Sözleri ve Deyimler
- aslan gibi
- aslanım!
- aslanın ağzında olmak
- aslan kesilmek
- aslan kocayınca sıçan deliği gözetir
- aslan kükrerse atın ayağı kösteklenir
- aslan postunda, gönül dostunda
- aslan yatağından belli olur
Birleşik Kelimeler: aslanağzı, aslankulağı, aslankuyruğu, aslan payı, aslanpençesi, aslansütü, aslan yürekli, dağ aslanı, denizaslanı, gemi aslanı, Yeni Dünya aslanı
- Zodyak üzerinde Yengeç ile Başak arasında yer alan takımyıldızın adı
ASLEN (Kelime Kökeni: Arapça aṣlen)
- Kök veya soy bakımından
LANSE (Kelime Kökeni: Fransızca lancé)
- Önceleme
Ata Sözleri ve Deyimler
- lanse etmek
SANAL
- Gerçekte yeri olmayıp zihinde tasarlanan, mevhum, farazi, tahminî
- Negatif bir sayı üzerinde alınan ve ikinci kuvvetten bir kök taşıyan cebirsel anlatım
Birleşik Kelimeler: sanal kart, sanal reklam, sanal sayı, sanal sohbet
ALLAH (Kelime Kökeni: Arapça allah)
- Kâinatta var olan her şeyi yaratan, koruyan, tek ve yüce varlık, Tanrı
Ata Sözleri ve Deyimler
- Allah!
- Allah'a (bin) şükür
- Allah'a bir can borcu var
- Allah'a emanet
- Allah'a emanet ol (veya olun)
- Allah'a ısmarladık
- Allah'a yalvar
- Allah'ın adamı
- Allah'ın belası
- Allah'ın bildiği kuldan saklanmaz
- Allah'ın binasını yıkmak
- Allah'ın cezası
- Allah'ından bulsun
- Allah'ın emri
- Allah'ın evi
- Allah'ın gazabı
- Allah'ın günü
- Allah'ın hikmeti
- Allah'ını seversen
- Allah'ın işine bak
- Allah'ın kulu
- Allah'tan
- Allah'tan kork!
- Allah'tan korkmaz
- Allah'tan umut kesilmez
- Allah (binbir) bereket versin
- Allah (seni) inandırsın
- Allah (veya Allah'ı) var
- Allah acısını unutturmasın
- Allah akıl fikir (veya akıllar) versin
- Allah Allah!
- Allah aratmasın
- Allah artırsın
- Allah bağışlasın
- Allah bahtından güldürsün
- Allah bal mumu yakana bal mumu, yağ mumu yakana yağ mumu verir
- Allah bana, ben de sana
- Allah belasını versin
- Allah beterinden saklasın (veya esirgesin)
- Allah bilir
- Allah bilir ama kul da sezer
- Allah bir dediğinden başka sözüne inanılmaz
- Allah bir yastıkta kocatsın
- Allah büyüktür
- Allah canını alsın
- Allah cezasını vermesin (veya versin)
- Allah dağına göre kar verir
- Allah derim
- Allah dirlik düzenlik versin
- Allah dokuzda verdiğini sekizde almaz
- Allah dört gözden ayırmasın
- Allah düşmanıma vermesin
- Allah ecir sabır versin
- Allah eksik etmesin
- Allah eksikliğini göstermesin
- Allah emeklerini eline vermesin
- Allah esirgesin (veya saklasın)
- Allah etmesin
- Allah gecinden versin
- Allah göstermesin
- Allah gümüş kapıyı kaparsa altın kapıyı açar
- Allah hakkı için
- Allah Halil İbrahim bereketi versin
- Allah hayırlı etsin
- Allah herkesin gönlüne göre versin
- Allah hoşnut olsun
- Allah için
- Allah iki iyilikten birini versin
- Allah iyiliğini (veya layığını) versin
- Allah kahretsin
- Allah kardeşi kardeş yaratmış, kesesini ayrı yaratmış
- Allah kavuştursun
- Allah kazadan beladan saklasın
- Allah kerim
- Allah kısmet ederse
- Allah korusun (veya saklasın)
- Allah kulundan geçmez
- Allah kulunu kısmeti ile yaratır
- Allah kuru iftiradan saklasın
- Allah manda şifalığı versin
- Allah mübarek etsin
- Allah müstahakını versin
- Allah ne verdiyse
- Allah ömürler versin
- Allah övmüş de yaratmış
- Allah rahatlık versin
- Allah rahmet eylesin
- Allah rızası için
- Allah sabırlı kulunu sever
- Allah sağ gözü (veya eli) sol göze (veya ele) muhtaç etmesin
- Allah selamet versin
- Allah senden razı olsun
- Allah seni (veya sizi) inandırsın
- Allah sevdiğine dert verir
- Allah son gürlüğü versin
- Allah sonunu hayır etsin
- Allah taksiratını affetsin
- Allah tamamına erdirsin (veya eriştirsin)
- Allah tekrarına erdirsin
- Allah utandırmasın
- Allah vere de
- Allah verince kimin oğlu, kimin kızı demez
- Allah verirse el getirir, sel getirir, yel getirir
- Allah vermesin
- Allah versin
- Allah yarattı dememek
- Allah yazdı ise bozsun
- Allah yürü ya kulum demiş
- Allah zihin açıklığı versin
- Allah ziyade etsin
Birleşik Kelimeler: Allah aşkına, Allah taksimi, Allah vergisi, Allah yapısı, Allahualem, Allahuteala, evelallah, evvelallah
-
Herhangi bir işte başarılı olmuş, en üst dereceye ulaşmış kimse
Amerika'da kaçakçılığın allahları vardır. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- allahı çok, insanı az bir yer
HELAL (Kelime Kökeni: Arapça ḥalāl)
- Dinin kurallarına aykırı olmayan, dinî bakımdan yasaklanmamış olan, haram karşıtı
- Kurallara, geleneklere uygun
-
Kurallara, geleneklere uygun olarak
Helal kazanılmış para.
- Nikâhlı eş
Ata Sözleri ve Deyimler
- helal etmek
- helal olmak
- helal olsun
- helal süt emmek
Birleşik Kelimeler: helalühoş, helalzade
HÂLEN (Kelime Kökeni: Arapça ḥālen)
- Şimdi, şu anda, bugünkü günde
HALEL (Kelime Kökeni: Arapça ḫalel)
- Bozma, bozukluk
Ata Sözleri ve Deyimler
- halel gelmek
- halel getirmek
- halel vermek
PALAN (Kelime Kökeni: Farsça pālān)
- Genellikle eşeklere, bazen de atlara vurulan, kaşsız, enli, yayvan ve yumuşak bir tür eyer
Ata Sözleri ve Deyimler
- palan vurmak
PANEL (Kelime Kökeni: Fransızca panel)
- Açık oturum
- Yerleştirileceği yüzeyin bir bölümüne uyan, çoğunlukla dikdörtgen biçiminde düzgün parça
Birleşik Kelimeler: panel köprü, güneş paneli
HALAS (Kelime Kökeni: Arapça ḫalāṣ)
- Kurtuluş
Ata Sözleri ve Deyimler
- halas olmak
PLASE (Kelime Kökeni: Fransızca placé)
- At yarışlarındaki müşterek bahislerde, sekiz atın katıldığı yarışlarda ilk üç, dört atın katıldığı yarışlarda ise ilk iki dereceyi kazanacak atın bilinmesi biçiminde oynanan oyun
- Voleybol, tenis, masa tenisi vb. oyunlarda topu yumuşak bir vuruşla rakip alandaki bir boşluğa indirme
- Futbolda topu yumuşak bir vuruşla havadan istenilen yere gönderme
- Basketbolda çembere doğru uzanarak topu yavaşça sepete bırakma
Ata Sözleri ve Deyimler
- plase etmek
PALAS (Kelime Kökeni: Fransızca palace)
-
Lüks otel
Tanınmaz, anonim bir insan olmanın zevkine vardığımız oteller, palaslar yoktu. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Gösterişli yapı, saray
-
Kolay, rahat
Yarınki derslerin hepsi palas.
- Kolaylık gösteren, hoşa giden (nesne, kimse, yer)
- Keçi kılından dokunmuş kaba kilim, yaygı
SALEP (Kelime Kökeni: Arapça saḥleb)
- Salepgillerin tek köklü, yumrulu, salkımlı veya başak çiçekli olan örnek bitkisi (Orchis)
- Bu bitkinin yumru durumundaki köklerinden dövülerek hazırlanan beyaz toz
-
Bu tozun, şekerli süt veya su ile kaynatılmasıyla yapılan sıcak içecek
Üstüne bol zencefil ektirdiğim salep fincanını iki elimle kavradım. - Sait Faik Abasıyanık
SALPA
- Gevşek, iş bilmez, tembel