FERAHLANDIRMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

FERAHLANDIRMAK harflerini içeren 5 harfli 163 kelime bulunuyor. 5 harfli FERAHLANDIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MAHFE16, AHLAF15, FELAH15, FERAH15, HALFA15, HALEF15, NEFHA15, REFAH15, EFDAL13, FARAD13, FERDA13, HADIM13, FLAMA12, FERMA12, FIKRA12, FIRKA12, MENFA12, EFKAR11, EFLAK11, FRENK11, FRANK11, FALAN11, HANDE11, HANIM11, HARIM11, IHMAK11, KADEH11, KALFA11, KEFAL11, LENFA11, AHMAK10, AHKAM10, EHRAM10, HIRKA10, HAMAK10, HAMAL10, HAMEL10, HAMLA10, HAMLE10, HAKEM10, HAKLI10, HARAM10, HAREM10, HARIN10, HARLI10, KAHIR10, KEMAH10, KEMHA10, MAHAL10, MAHRA10, NAHIR10, AHLAK9, AHENK9, ADAMI9, DAMLI9, ELHAK9, HELAK9, HALEN9, HALKA9, HANAK9, HANEK9, HAKAN9, HARAR9, KARHA9, KIDEM9, NAHAK9, RAHNE9, RAHLE9, ARDIL8, ANDIK8, ADINA8, ADAMA8, ADALI8, AMADE8, DRAMA8, DAMLA8, DAMAR8, DAMAL8, DAMAK8, DALMA8, DILAK8, EDALI8, ENDAM8, KADEM8, KADIN8, MAADA8, MANDA8, MARDA8, MADER8, MADEN8, MEDAR8, ARDAK7, ADANA7, ADALE7, ALKIM7, DAKAR7, DEKAN7, DEKAR7, DALAN7, DALAK7, IRMAK7, IRAMA7, KADAR7, KADER7, KALIM7, KIRMA7, KILMA7, LADEN7, MIRRA7, NAMLI7, RAKIM7, RADAR7, RANDA7, ARAMA6, ANMAK6, ANLIK6, ANLAM6, ANALI6, ALMAN6, ALMAK6, AKMAN6, ALARM6, EMLAK6, KREMA6, KARIN6, KANLI6, KANMA6, KAMER6, KARLI6, KARMA6, KAMAN6, KALEM6, KALIN6, KALMA6, KIRAN6, KEMAL6, KEMAN6, KELAM6, MALEN6, MARKE6, MARKA6, MARAL6, MALAK6, MEKAN6, MERAK6, RAMAK6, RAKAM6, ARENA5, ANLAK5, ARAKA5, ALKAN5, AKLEN5, AKLAN5, AKALA5, ALAKA5, AKRAN5, ERKAN5, EKRAN5, KARAR5, KANAL5, KARNE5, KALAN5, KENAR5

ARENA (Kelime Kökeni: Fransızca arena)

[isim]

  • Boğa güreşi, yarış, oyun vb. gösteriler yapılan alan

[mecaz]

  • Siyasi çekişmelerin geçtiği yer

ANLAK

[isim]

[ruh bilimi]

  • Zekâ

ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • İri taneli bezelye

ALKAN (Kelime Kökeni: Fransızca alcane)

[isim]

[kimya]

  • Doymuş alifatik hidrokarbonların genel adı, parafin

AKLEN (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Akıl gereğince, akıl yönünden

AKLAN

[isim]

[coğrafya]

  • Sularını bir denize veya göle gönderen bölge, maile

    Karadeniz aklanı.

  • Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri

AKALA

[isim]

  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)

[isim]

  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

  • Gönül bağı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)

[isim]

  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı

ERKÂN (Kelime Kökeni: Arapça erkān)

[isim]

  • Bir topluluğun ileri gelenleri, büyükler, üstler

    Yüksek sınıf mahalle erkânını da konaklarına uğrayıp meseleden haberdar eder. - Refik Halit Karay

  • Yol, yöntem

    Onun arkasına bu yolda, bu erkânda gelmiş geçmiş ustalar, pirler vardı. - Ömer Seyfettin

[askerlik]

  • General veya amiral aşamasındaki askerler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkân göstermek

Birleşik Kelimeler: erkânıharbiyeiumumiye, erkânıharp, erkân kürkü, erkân minderi, adap erkân, yol erkân, hükûmet erkânı, çarıklı erkânıharp

EKRAN (Kelime Kökeni: Fransızca écran)

[isim]

  • Üzerine bir cismin ışık yoluyla görüntüsü düşürülen, saydam olmayan düz yüzey, görüntülük
  • Beyaz perde, görüntülük

[sinema]

[televizyon]

  • Televizyon camı, görüntülük

Birleşik Kelimeler: ekran koruyucu, sayfa ekran

KARAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳarār)

[isim]

  • Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı

    Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[hukuk]

  • Herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı, hüküm

    Yargıç kararı.

  • Bu yargıyı bildiren belge

    Mahkeme kararını aldı.

  • Değişmeyen, düzenli durum, düzenlilik, yöntemlilik
  • Değişmez olma

    Havanın hiç kararı yok.

  • Tam ölçüsünde, ne az ne çok

    Yemeğin tuzu karar.

[müzik]

  • Türk müziğinde, taksim yaparken ana makama dönüş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karara bağlamak
  • karara kalmak
  • karar almak
  • karar altına almak
  • karara varmak
  • karar bulmak
  • kararında bırakmak
  • karar kılmak
  • karar vermek

Birleşik Kelimeler: kararname, bir karar, kavlükarar, nihai karar, orta karar, tashihikarar, ara kararı, arama kararı, gıyap kararı, görevsizlik kararı, göz kararı, hakem kararı, mahkeme kararı, takipsizlik kararı

KANAL (Kelime Kökeni: Fransızca canal)

[isim]

  • Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu

    Süveyş Kanalı.

    Panama Kanalı.

  • Telefon, telgraf, radyo, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat

    Bir kanaldan ötekine geçerken aldığı yüklü transfer bedelini nasıl ödeyecekti bu kadın? - İnci Aral

  • Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti

[anatomi]

  • İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol

[coğrafya]

  • İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz

    Mozambik Kanalı.

Birleşik Kelimeler: atmık kanalı, hava kanalı, öd kanalı, reçine kanalı, yarım daire kanalları

KARNE (Kelime Kökeni: Fransızca carnet)

[isim]

[eğitim bilimi]

  • Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge
  • Kişilerin bir haktan yararlanmaları için bir kuruluş tarafından verilen belge

    Ekmek karnesi. Vapur karnesi.

Birleşik Kelimeler: çalışma karnesi, sağlık karnesi

KALAN

[sıfat]

  • Kalma işini yapan
  • Artan, mütebaki

    Kalan on lirayı Aliş'e verdim. - Halikarnas Balıkçısı

[isim]

[matematik]

  • Bir çıkarmanın sonucu

[isim]

[matematik]

  • Bölme işleminde bölünenden artan sayı