FENALAŞTIRMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

FENALAŞTIRMAK harflerini içeren 5 harfli 188 kelime bulunuyor. 5 harfli FENALAŞTIRMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AFŞAR14, EŞRAF14, FARAŞ14, ŞAFAK14, ŞATAF14, FLAMA12, FERMA12, FIKRA12, FIRKA12, MENFA12, ATFEN11, ETFAL11, ETRAF11, EFKAR11, EFLAK11, EFRAT11, FRENK11, FRANK11, FAKAT11, FALAN11, FANTA11, KALFA11, KEFAL11, LENFA11, NAFTA11, TARAF11, TAFRA11, KAMIŞ10, TAŞIM10, ARTIŞ9, ARŞIN9, AŞAMA9, AŞKIN9, AŞLIK9, AŞMAK9, ALKIŞ9, ALMAŞ9, AKŞIN9, AKŞAM9, KIŞLA9, KANIŞ9, KARIŞ9, KAŞLI9, KARŞI9, KALIŞ9, MAŞER9, NAKIŞ9, ŞIRAK9, ŞANLI9, ŞAMAR9, ŞAMAN9, ŞARKI9, ŞATIR9, TIRAŞ9, TANIŞ9, TAŞLI9, TAŞIL9, TAŞMA9, ATAŞE8, AKTAŞ8, EŞKAL8, KAŞAR8, KAŞAN8, KEŞAN8, ŞERAN8, ŞALAK8, TRANŞ8, TAŞAK8, TARAŞ8, TALAŞ8, TAŞRA8, TELAŞ8, ARTIM7, ATMIK7, ALKIM7, IRMAK7, IRAMA7, KATIM7, KALIM7, KIRMA7, KILMA7, MARTI7, MANTI7, NAMLI7, RAKIM7, TINMA7, TIMAR7, TIKMA7, TANIM7, TARIM7, TAKIM7, ARKIT6, ARTMA6, ARTIN6, ARTIK6, ARAMA6, ANMAK6, ANLIK6, ANLAM6, ANTLI6, ATMAK6, ATAMA6, ANALI6, ALMAN6, ALMAK6, ALTIN6, ALTIK6, AKMAN6, ALARM6, EMLAK6, ITLAK6, ILTAR6, KITAL6, KREMA6, KARIN6, KAMET6, KANIT6, KANLI6, KANMA6, KAMER6, KARLI6, KATLI6, KATMA6, KATIR6, KARMA6, KAMAN6, KALEM6, KALIN6, KALIT6, KALMA6, KIRAN6, KIRAT6, KEMAL6, KEMAN6, KELAM6, METAN6, METAL6, MANAT6, MALEN6, MARKE6, MARKA6, MARAL6, MALAK6, MAKTA6, MAKET6, MAKAT6, MEKAN6, MERAK6, MATLA6, NATIR6, RAMAK6, RAKAM6, TIRAK6, TANRI6, TANIK6, TAKMA6, ARENA5, ANLAK5, ANKET5, ARAKA5, ANTRE5, ALKAN5, AKLEN5, AKLAN5, AKALA5, ALAKA5, AKTAR5, AKRAN5, ERKAN5, EKRAN5, KARAT5, KANAL5, KANAT5, KARNE5, KATAR5, KATRE5, KALAN5, KETAL5, KENAR5, LANET5, RAKET5, REKAT5, TRAKE5, TARAK5, TARLA5, TALAN5, TALAK5, TAKLA5

ARENA (Kelime Kökeni: Fransızca arena)

[isim]

  • Boğa güreşi, yarış, oyun vb. gösteriler yapılan alan

[mecaz]

  • Siyasi çekişmelerin geçtiği yer

ANLAK

[isim]

[ruh bilimi]

  • Zekâ

ANKET (Kelime Kökeni: Fransızca enquête)

[isim]

  • Sormaca

    Öteden beri zaman zaman yapılagelen bu anketler ne güzel anketlerdir! - Behçet Necatigil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anket yapmak

ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • İri taneli bezelye

ANTRE (Kelime Kökeni: Fransızca entrée)

[isim]

  • Giriş

    Bir müddet sonra her ikisi de büyük antreden çıkıp kaybolurlar. - Ahmet Muhip Dranas

  • Başlangıç yemeği

ALKAN (Kelime Kökeni: Fransızca alcane)

[isim]

[kimya]

  • Doymuş alifatik hidrokarbonların genel adı, parafin

AKLEN (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Akıl gereğince, akıl yönünden

AKLAN

[isim]

[coğrafya]

  • Sularını bir denize veya göle gönderen bölge, maile

    Karadeniz aklanı.

  • Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri

AKALA

[isim]

  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)

[isim]

  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

  • Gönül bağı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka

AKTAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭṭār)

[isim]

  • Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân
  • İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)

[isim]

  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı

ERKÂN (Kelime Kökeni: Arapça erkān)

[isim]

  • Bir topluluğun ileri gelenleri, büyükler, üstler

    Yüksek sınıf mahalle erkânını da konaklarına uğrayıp meseleden haberdar eder. - Refik Halit Karay

  • Yol, yöntem

    Onun arkasına bu yolda, bu erkânda gelmiş geçmiş ustalar, pirler vardı. - Ömer Seyfettin

[askerlik]

  • General veya amiral aşamasındaki askerler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkân göstermek

Birleşik Kelimeler: erkânıharbiyeiumumiye, erkânıharp, erkân kürkü, erkân minderi, adap erkân, yol erkân, hükûmet erkânı, çarıklı erkânıharp

EKRAN (Kelime Kökeni: Fransızca écran)

[isim]

  • Üzerine bir cismin ışık yoluyla görüntüsü düşürülen, saydam olmayan düz yüzey, görüntülük
  • Beyaz perde, görüntülük

[sinema]

[televizyon]

  • Televizyon camı, görüntülük

Birleşik Kelimeler: ekran koruyucu, sayfa ekran

KANAL (Kelime Kökeni: Fransızca canal)

[isim]

  • Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu

    Süveyş Kanalı.

    Panama Kanalı.

  • Telefon, telgraf, radyo, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat

    Bir kanaldan ötekine geçerken aldığı yüklü transfer bedelini nasıl ödeyecekti bu kadın? - İnci Aral

  • Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti

[anatomi]

  • İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol

[coğrafya]

  • İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz

    Mozambik Kanalı.

Birleşik Kelimeler: atmık kanalı, hava kanalı, öd kanalı, reçine kanalı, yarım daire kanalları