[isim]

• Fizik, kimya, matematik ve biyolojiye verilen ortak ad

  Fen fakültesi.

• Fizik, kimya, matematik ve biyolojiden elde edilen verileri iş ve yapım alanında uygulama, teknik

  Edison, bilimden çok fenne hizmet etmiştir.

• Bilim, bilgi

  Hocalar dinde, hekimler fende ayıp yok, derlerdi. - Falih Rıfkı Atay

[mecaz]

• Hile, hilekârlık

  Erkeğin en budalası yine karısını aldatmak fennini bulur. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

• fennini almak (veya kapmak)

[zarf]

[eskimiş]

• Mal ederek, yükleyerek

  Anasını görünce eski bir mezara atfen döktüğü yaşlar, yeni sevdası içindi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[isim]

• Ölünün gömülmeden önce sarıldığı beyaz bez, kefen bezi, yakasız gömlek, yakasız mintan

  Gül değil, arkasında kanlı kefen / Sen misin, sen misin garip vatan? - Namık Kemal

Ata Sözleri ve Deyimler

• kefen alacak kişi yüzünden belli olur
• kefeni boynunda olmak
• kefenin cebi yok
• kefeni yırtmak

[isim]

[eskimiş]

• Mezar

[zarf]

• Birinden bir şey isterken `dilerim, rica ederim` anlamında kullanılan bir söz

  Lütfen yukarıya teşrif buyurun beyefendi! - Osman Cemal Kaygılı

[mecaz]

• İstemeyerek, gönülsüz bir biçimde

  Aylarca sonra lütfen uğradı.

[zarf]

• Rast gelerek, rastlantı sonucu olarak

  Tesadüfen başlayan ömürleri tesadüfen sonlandırmamanın yegâne yolu olduğu için sizi değil intiharı kutsuyorum. - Elif Şafak

[zarf]

[eskimiş]

• Tutuklu olarak

  Muhittin Paşa mevkufen Sivas'a getirilmiştir. - Atatürk

[zarf]

[eskimiş]

• Eklenmiş olarak