Fai ile Başlayan Kelimeler

FAİ ile başlayan 12 kelime bulunuyor. Başında FAİ olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Fai ile biten kelimeler. İçinde fai olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

FAİZLENDİRMEK25

12 Harfli Kelimeler

FAİZLENDİRME24

11 Harfli Kelimeler

FAİLİMUHTAR23

9 Harfli Kelimeler

FAİZCİLİK21

8 Harfli Kelimeler

FAİRPLAY20, FAİKİYET16

7 Harfli Kelimeler

FAİZSİZ20

6 Harfli Kelimeler

FAİZCİ18, FAİZLİ15

4 Harfli Kelimeler

FAİZ13, FAİK10, FAİL10

FAİK (Kelime Kökeni: Arapça fāʾiḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Üstün, yüksek

FAİL (Kelime Kökeni: Arapça fāʿil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eden, yapan, işleyen

    Vilayetin bir yerinde faili yakalanamayan bir irtica vakası çıkar. - Reşat Nuri Güntekin

[isim]

[dil bilgisi]

  • Özne

[isim]

[hukuk]

  • Hukuki sonuç doğuracak bir suç işleyen kimse

Birleşik Kelimeler: faili meçhul, failimuhtar

FAİZ (Kelime Kökeni: Arapça fāʾiż)

[isim]

[ekonomi]

  • İşletmek için bir yere ödünç verilen paraya karşılık alınan kâr, getiri, ürem, nema
  • Kapitalist ekonomide, artık değerin değişikliğe uğramış biçimi olarak paranın fiyatı, kiralanan paranın kira bedeli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • faize yatırmak (veya vermek)

Birleşik Kelimeler: faiz fiyatı, faiz haddi, faiz oranı, basit faiz, bileşik faiz, temerrüt faizi

FAİZLİ

[sıfat]

  • Faizi olan, faizle işlem gören (para)

FAİKİYET (Kelime Kökeni: Arapça fāʾiḳiyyet)

[isim]

[eskimiş]

  • Üstünlük
  • Yükseklik

FAİZCİ

[isim]

[ticaret]

  • Tefeci

FA (Kelime Kökeni: İtalyanca fa)

[isim]

[müzik]

  • Müzikal ses dizilerinde mi ile sol arasındaki ses
  • Bu sesi gösteren nota işareti

Birleşik Kelimeler: fa anahtarı

FAİZSİZ

[sıfat]

  • Faizi olmayan (para)

FAİZCİLİK

[isim]

[ekonomi]

  • Tefecilik

FAİLİMUHTAR (Kelime Kökeni: Arapça fāʿil + muḫtār)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yaptıklarından sorumlu olacak durumda ve yaşta olan (kimse)

[mecaz]

  • Başına buyruk

FAİZLENDİRME

[isim]

  • Faizlendirmek işi

FAİZLENDİRMEK

[-i]

  • Parayı faize verip işletmek, çoğaltmak, nemalandırmak