Eşik ile Biten Kelimeler
EŞİK ile biten 16 kelime bulunuyor. Sonu EŞİK olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Eşik kelimesinin anlamı nedir? İçinde eşik olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
10 Harfli Kelimeler
DÜZENLEŞİK20,
9 Harfli Kelimeler
TERSBEŞİK15
8 Harfli Kelimeler
DENGEŞİK17, KÖKLEŞİK17, BENZEŞİK16, TÜMLEŞİK14, BİRLEŞİK13, DERNEŞİK13, YERLEŞİK13, İKİLEŞİK11
7 Harfli Kelimeler
BİLEŞİK12
5 Harfli Kelimeler
BEŞİK10, DEŞİK10, KEŞİK8
4 Harfli Kelimeler
EŞİK7
EŞİK
-
Kapı boşluğunun alt yanında bulunan alçak basamak
Sofaya açılan kapının eşiğine gelmişti. - Tarık Buğra
-
Kapı ağzında basamağın konulabileceği yer
Adımlarını eşikten atarken saraydan ne vakit ve ne duygularla çıkacaklarını kendileri de bilmiyorlardı. - Ruşen Eşref Ünaydın
-
Başlangıç yeri, başlangıç noktası, yakını
Dünya yeni bir ekonomik bunalımın eşiğinde.
- Karalar üzerinde veya deniz diplerinde birbirine komşu iki çukurluğu ayıran tümsek biçiminde, üzeri çoğu kez düz kabartılar
- Telli çalgılarda üzerine tellerin bindiği köprü
- Bir tepkinin başlamasında, ortaya çıkmasında etkili olan ruhsal, fizyolojik nokta
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşiğine yüz sürmek
- eşiğini aşındırmak
- eşik (veya eşiğini) atlamak
Birleşik Kelimeler: duyum eşiği
KEŞİK (Kelime Kökeni: Moğolca)
- Sıra, nöbet
BEŞİK
-
Bebekleri yatırmaya ve sallayarak uyutmaya yarayan, tahta veya demirden yapılmış sallanır bir tür küçük karyola
Ayaklarının ucuna basarak beşiğin yanına geldi. - Halide Edip Adıvar
- Ambalajlanacak malın biçimine uygun olarak alta konulan parça veya parçaların tümü
-
Bir şeyin doğup geliştiği yer
Sırbistan'ın beşiği ve kaynağı burasıdır. - Falih Rıfkı Atay
- Yüzüstü yatışta, geriye bükülü ayak bileklerini ellerle kavrayarak karın üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma
Ata Sözleri ve Deyimler
- beşiğini sallamak
- beşikten mezara kadar
Birleşik Kelimeler: beşik kertiği, beşik kertme, beşik ölümü, beşikörtüsü, beşik salıncak, altınbeşik, tersbeşik, ecel beşiği
DEŞİK
- Deşilmiş olan
Birleşik Kelimeler: delik deşik
İKİLEŞİK
- İkişer ikişer ayrılıp bölünen, dikotomik
BİLEŞİK
- Birleşerek oluşmuş, basit olmayan, mürekkep
-
Kimyasal tepkimeler sonucu iki veya daha çok elementten oluşan ve bunlardan bağımsız fiziksel, kimyasal nitelikler gösteren (madde)
Su, bileşik bir maddedir.
- Ses ve görüntünün birlikte yer aldığı film parçası
Birleşik Kelimeler: bileşik faiz, bileşik kap, bileşik kesir, bileşik önerme
BİRLEŞİK
- Bir araya gelmiş, birleşmiş olan, müttehit
Birleşik Kelimeler: birleşik ad, birleşik cümle, birleşik fiil, birleşik isim, birleşik kap, birleşik kelime, birleşik oturum, birleşik oy pusulası, birleşik tümce, birleşik zaman, hikâye birleşik zamanı, rivayet birleşik zamanı
DERNEŞİK
- Derli toplu, düzenli
YERLEŞİK
-
Belli bir yere yerleşmiş
Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez. - Attila İlhan
- Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
-
Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan
Türkler Anadolu'ya gelmeden önce de muhtelif ülkelerde yerleşik medeniyete geçmişler, büyük şehirler kurmuşlardır. - Mehmet Kaplan
TÜMLEŞİK
- Bütünleşik
TERSBEŞİK
- Sırtüstü yatışta kollarla, bükülü durumdaki dizleri kavrayarak sırt üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma, yuvarlanma
BENZEŞİK
- Benzeşme özelliği gösteren
DENGEŞİK
- Dümen sisteminde yelpazenin itme merkezinin yakınına konulan ek dümen
KÖKLEŞİK
- Alışılmış olan, yenilik getirmeyen, geleneksel, klasik
BÜTÜNLEŞİK
- Birbiriyle bağlantılı duruma getiren, tümleşik