ETKİSİZLEŞMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

ETKİSİZLEŞMEK harflerini içeren 8 harfli 44 kelime bulunuyor. 8 harfli ETKİSİZLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EŞSİZLİK15, ŞEKİLSİZ15, TEZLEŞME15, TİZLEŞME15, EKLEMSİZ13, EKMEKSİZ13, İSTEŞMEK13, KEMİKSİZ13, KESİŞMEK13, SEZİLMEK13, SEMİZLİK13, TEMELSİZ13, EŞİTLEME12, EKLEŞMEK12, EKŞİTMEK12, İTLEŞMEK12, İZLETMEK12, İŞLETMEK12, İKİLEŞME12, İLETİŞME12, KEŞLEMEK12, SEKİZTEK12, SEKİZLİK12, TEZLEMEK12, TEKLEŞME12, TEMİZLİK12, ESKİTMEK10, EKSİLMEK10, EKSİLTME10, KESMELİK10, KESMİKLİ10, KESİLMEK10, KESİMLİK10, SEKİTMEK10, SEKİLEME10, TELESİME10, ETKİLEME9, EKLETMEK9, İTELEMEK9, İTEKLEME9, İKİLEMEK9, İKİLETME9, KİTLEMEK9, TEKLEMEK9

ETKİLEME

[isim]

  • Etkilemek işi, tesir

Birleşik Kelimeler: görsel etkileme

EKLETMEK

[-e]

[-i]

  • Ekleme işini yaptırmak

İTELEMEK

[-i]

  • Sürekli itmek, arka arkaya itmek, iteklemek

    Bu, insanı yanlış yollara itelese de bir çıkış noktası bulunmasına omuz verebilir. - Salâh Birsel

İTEKLEME

[isim]

  • İteklemek işi

İKİLEMEK

[-i]

  • Bir şeyin sayısını ikiye çıkarmak
  • Tekrarlamak, yinelemek

[halk ağzında]

  • Tarlayı iki kez sürmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikile!

İKİLETME

[isim]

  • İkiletmek işi

K

[kimya]

  • Potasyum elementinin simgesi

TEKLEMEK

[-i]

  • Sık fideleri seyrekleştirmek

    Mısırları tekledi.

[nesnesiz]

  • Motorda pistonun biri çalışmamak

    Motor tekliyor.

[nesnesiz]

  • Tabanca bozulup tutukluk yapmak

[nesnesiz]

[mecaz]

  • Kalp düzenli çalışmamak

[nesnesiz]

[argo]

  • Kekelemek

ESKİTMEK

[-i]

  • Çok kullanarak eskimiş duruma getirmek, yıpratmak

    Çocuk, pantolonunu eskitti.

[mecaz]

  • Etkisini sürdürememek, yıpratmak

    Yunus Emre'yi yüzyıllar eskitemedi.

[mecaz]

  • Yaşlandırmak

    Alkol, tütün ve aşk eskitti beni. - Attila İlhan

EKSİLMEK

[nesnesiz]

  • Azalmak, az duruma gelmek

    Doktorun eksilmeyen güleçliğini, cana yakınlığını maske sanıyor. - Tarık Buğra

  • Bulunmamak, var olmamak, rastlanmamak

    Bu dağdan kar eksilmez.

EKSİLTME

[isim]

  • Eksiltmek işi
  • Bir işin kimin tarafından daha ucuz yapılacağının anlaşılması için istekliler arasında açılan fiyat kırma işi, ihale

    O gün eksiltmeye kendi yerine onu yollamıştı. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eksiltmeye çıkarmak

Birleşik Kelimeler: açık eksiltme

KESMELİK

[isim]

  • Kesme taş çıkarılan ocak

KESMİKLİ

[sıfat]

  • İçinde kesmik bulunan

KESİLMEK

[nesnesiz]

  • Kesme işi yapılmak, katolunmak
  • Bitkin duruma gelmek, gücü, takati kalmamak, çok yorulmak

    Sonunda elleri, ayakları yorgunluktan kesilerek uzanıyorlardı yattıkları hasırlara. - Necati Cumalı

  • Gibi olmak, benzemek, dönmek

    Senelerden beri hizmetçinin, sütninenin türlü çeşidi ile uğraşa uğraşa insan sarrafı kesilmiş. - Reşat Nuri Güntekin

  • Süt, ayran vb. bozulmak, ekşimek
  • Dinmek

    Rüzgâr kesilmiş, toprak üstüne yalın ayak basılmayacak kadar ısınmıştı. - Necati Cumalı

  • Sona ermek

    Tam umudumuz kesilecek gibi olup da epey üzüldükten sonra kapı tokmağı tak ederdi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Akmamak

    Su kesilmek.

  • Akım gelmez olmak

    Dışarıdan biri mi geldi de onları söndürdü yoksa şehir cereyanı mı kesilmiş? - Reşat Nuri Güntekin

  • Kendinden önceki kelimeyi `olmak` anlamıyla pekiştiren bir fiil

    Acele yürümeden nefesi tıkanmış ve heyecandan yüzü kıpkırmızı kesilmiş bir hâlde ihtiyarın yanına girdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Son veya aralık verilmek

    Okulda cumartesi günleri dersler saat kaçta kesiliyor? - Ayla Kutlu

  • Kendini herhangi bir şey gibi göstermek

    Üçüncü gün sabahı, o bir kuzu oldu, ben bir iradeli aslan kesildim. - Aka Gündüz

  • Tutulmak, kapatılmak
  • Makaslanmak
  • Durmak

    Muazzez cevap vermedi ve münakaşa kesildi. - Peyami Safa

[-den]

  • Yoksun kalmak

    Çocuk yiyip içmeden kesildi. - Reşat Nuri Güntekin

  • Sünnet olmak

    Galip Baba, çeker gider diye çocuk kesilinceye dek böyle yapmayı uygun görmüştü. - Muzaffer İzgü

[argo]

  • Çok beğenmek, çok hoşlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesilen baş yerine konmaz

KESİMLİK

[sıfat]

  • Kesime elverişli (hayvan)