ESKORTLUK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ESKORTLUK harflerini içeren 4 harfli 38 kelime bulunuyor. 4 harfli ESKORTLUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
OTSU7,
TERK (Kelime Kökeni: Arapça terk)
- Bırakma, ayrılma
- Vazgeçme
- Bakmama, ihmal etme
Ata Sözleri ve Deyimler
- terk etmek
ETOL (Kelime Kökeni: Fransızca étole)
-
Genellikle kürkten, gösterişli kumaşlardan veya yün örgüden yapılmış omuz atkısı
Omuzlarına beyaz bir etol almayı da ihmal etmedi. - Ayşe Kulin
EKOL (Kelime Kökeni: Fransızca école)
-
Bir bilim ve sanat kolunda ayrı nitelik ve özellikleri bulunan yöntem veya akım, okul
Bizim ekolü biraz tetkik etmiş olsaydınız daha rahat anlaşırdık. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- ekol kurmak
KORT (Kelime Kökeni: İngilizce court)
-
Tenis oynanan alan, tenis sahası, tenis kortu
Otelin tenis kortunu geçtik. - Hüseyin Cahit Yalçın
Birleşik Kelimeler: tenis kortu
KLOR (Kelime Kökeni: Fransızca chlore)
- Atom numarası 17, atom ağırlığı 35,5 olan, normal sıcaklıkta gaz durumunda bulunan, halojenlerden bir element (simgesi Cl)
Birleşik Kelimeler: klor hidrat, klor hidrik asit, klorölçer
KURT
- Köpekgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan, postu gri sarı renkli, yırtıcı, etçil memeli hayvan (Canis lupus)
- Bir yeri, bir şeyi iyi bilen
-
İşini iyi bilen, aldanmaz, kurnaz
Deminden beri sus pus olmuş, fırsat bekleyen kurt müşterilerin ilk defa sesi duyuluyor. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır baş keser
- kurdun oğlu akıbet kurt olur
- kurt ağzı bağlamak
- kurt dumanlı havayı sever
- kurt gibi
- kurt kocayınca köpeğin maskarası olur
- kurt komşusunu yemez
- kurt köyünü değiştirir, huyunu değiştirmez
- kurtla görüşürsen köpeği yanından ayırma
- kurtla koyun, kılıçla oyun olmaz
Birleşik Kelimeler: kurtağzı, kurtboğan, kurt kapanı, kurtkıyan, kurt köpeği, kurt kuş, kurt kuyusu, kurt mantarı, kurt masalı, kurtpençesi, kurt sineği, kurttırnağı, Başkurt, bozkurt, eski kurt, yavrukurt, yeleli kurt, deniz kurdu
- Yumuşak vücutlu, uzun gövdeli, omurgasız, bacaksız, ayaksız veya çok ilkel ayaklı küçük hayvan
- Bazı böceklere veya bazı böcek kurtçuklarına verilen ad
Ata Sözleri ve Deyimler
- kurdunu (veya kurtlarını) dökmek (veya kırmak)
Birleşik Kelimeler: kurtayağı, kurtbağrı, kurt baklası, kurt bilimi, kurtyeniği, kurt yeniği, kancalı kurt, keseli kurt, kıl kurt, kızılkurt, pembekurt, kırbaç kurtları, ağaç kurdu, ağ kurdu, bağırsak kurdu, fındık kurdu, ibrişim kurdu, iplik kurdu, kırbaç kurdu, kitap kurdu, kök kurdu, Medine kurdu, tahta kurdu, tel kurdu, yaprak kurdu, yıldız kurdu, zeytin kurdu
- Güney gök küresinde, Akrep ile Boğa arasında bulunan takımyıldız
KULE (Kelime Kökeni: Arapça ḳulle)
-
Çoğunlukla kare veya silindir biçimindeki yüksek yapı
Şu muazzam kule bir mühendisin hayaliydi. - Orhan Seyfi Orhon
- Cihannüma
Birleşik Kelimeler: döner kule, fil dişi kule, kapıkule, çan kulesi, kontrol kulesi, paraşüt kulesi, saat kulesi, yangın kulesi
LORT (Kelime Kökeni: İngilizce lord)
-
İngiltere'de babadan oğula veya ailenin ilk erkek kişisine geçen veya kral tarafından bağışlanan soyluluk unvanı
O sırada yaşlı bir lort beni pek sevdi. - Refik Halit Karay
- Lortlar Kamarası üyesi
- Çok zengin kimse
-
Sükseli, kalantor, gösterişli kimse
O bildiğimiz doktor gitmiş, yerine bir lort gelmiş. - Sermet Muhtar Alus
Ata Sözleri ve Deyimler
- lort gibi
Birleşik Kelimeler: Lortlar Kamarası
LUTR (Kelime Kökeni: Fransızca loutre)
- Su samuru
- Su samurundan elde edilen post
-
Bu posttan yapılan
İyi ama kışın arkanda lutr manto vardı. - Halide Edip Adıvar
OTEL (Kelime Kökeni: Fransızca hôtel)
-
Yolcu ve turistlere geceleme imkânı sağlamak, bunun yanında yemek, eğlence vb. hizmetleri sunmak amacıyla kurulmuş işletme
Selamlaşarak ayrılıyor ve masaların arkasından dönüp otelin kapısından dışarı çıkıyorlar. - Esat Mahmut Karakurt
Birleşik Kelimeler: otel faresi, otelgarni, apart otel, butik otel
REST (Kelime Kökeni: Fransızca reste)
- Pokerde, bir oyuncunun önündeki paranın tümü
- Karşı çıkış
Ata Sözleri ve Deyimler
- rest çekmek
- resti görmek
STER (Kelime Kökeni: Fransızca stère)
- Yığın durumundaki yakacak odun için kullanılan, bir metreküpe eşit hacim ölçüsü birimi
SERT (Kelime Kökeni: Farsça serd)
-
Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı
Sert tahta.
-
Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen
Tabakanın sert yaylı kapağını tak diye kapatıyor. - Tarık Buğra
-
Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı
Sert iklim. Sert hava.
-
Güçlü kuvvetli
Kapıyı kapadı, döndü, sert adımlarla ilerledi. - Memduh Şevket Esendal
-
Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı
Sert şarap. Sert tütün.
-
Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan
Birçokları beni dik ve sert olduğum için belki sevmiyorlardı. - Memduh Şevket Esendal
- Gönül kırıcı, katı, ters
-
Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde
Ben de ona bile bile sert çıkıştım. - Ahmet Kabaklı
-
Hırçın, öfkeli, hiddetli
Zaten Atatürk'ün ne vakit öfkesine kapılarak herhangi bir kimseye karşı herhangi bir sert harekette bulunduğunu kim hatırlar? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Titizlikle uygulanan, sıkı
Sert bir yönetim.
- Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, ötümsüz, tonsuz, sedasız
Ata Sözleri ve Deyimler
- sert çıkmak
Birleşik Kelimeler: sert buğday, sert damak, sert doku, sert su, sert tabaka, sert ünsüz, sert zar, tatlı sert
TROL (Kelime Kökeni: İngilizce trawl)
- Teknelerle suyun dibinde sürüklenerek çekilen, huni biçiminde geniş ağızlı balık ağı
TROK (Kelime Kökeni: Fransızca troc)
-
Değişim
Bu trok muamelesinde, kendi malı için daima üste para isterdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu