[isim]

[ekonomi]

• Bankalar arası işlemlerde bir gecelik faiz uygulaması

• Faiz

[isim]

• Korunmak, saklanmak veya gerektiğinde kullanılmak için bir şeyin konulduğu yer, ardiye

  Kıyıda kapıları, kepenkleri kapalı, birkaç ev ve depo sıralanıyordu. - Halikarnas Balıkçısı

• Bir malın toptan satıldığı ve çokça bulunduğu yer

  Ben depoya güzel bir portatif eczane ısmarlayacağım. - Mahmut Yesari

[askerlik]

• Ordu mallarının saklandığı, bakımlarının yapıldığı yer, debboy

  Gelibolu civarında Akbaş mevkisinde bir cephane deposu vardı. - Atatürk

Ata Sözleri ve Deyimler

• depo etmek

[isim]

[ticaret]

• Gümrüklere gelen ticari eşyanın konulduğu, korunduğu yer

  Avrupalılar, Boğaziçi'nin böyle depo ve antrepolarla örülmesinden şikâyet ediyorlar. - Yahya Kemal Beyatlı