EPİKUROSÇULUK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
EPİKUROSÇULUK harflerini içeren 5 harfli 66 kelime bulunuyor. 5 harfli EPİKUROSÇULUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÇOPUR14,
ERKLİ
- Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir
ERLİK
- Erkeklik, yiğitlik
- Er olma durumu
KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)
-
Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap
Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin
KERKİ
- Keser
KELİK
- Eski ayakkabı
ESKİL
- Aksaray iline bağlı ilçelerden biri
ESRİK
- Sarhoş
Ata Sözleri ve Deyimler
- esrik devenin çulu eğri gerek
EKSİK
-
Bir bölümü olmayan, noksan, natamam
Bu kitap eksik, baş tarafı yok.
- Mükemmel olmayan, kusurlu, muallel, sakat
- Az
-
İhtiyaç duyulan şey
Aynı zamanda, eski dönem edebiyatımızın sohbet ve mülakat türlerinde boşluk olan eksiğini tamamlıyordu. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- eksik çıkmak
- eksik doğmak
- eksik etmemek
- eksik gelmek
- eksik olma!
- eksik olmamak
- eksik olmasın
- eksik olsun
Birleşik Kelimeler: eksik artık, eksik etek, eksik gedik, tahtası eksik, yuları eksik
KOLİK (Kelime Kökeni: Fransızca colique)
- Bağırsak, böbrek gibi içi boş organlarda aralıklı duyulan güçlü sancı
KRİKO (Kelime Kökeni: İtalyanca cricco)
- Ağır bir yükün kaldırılmasını veya alt tarafında yapılacak bir çalışmada otomobil vb. taşıtların yerden yükseltilmesini sağlayan alet, kaldırıcı
KROKİ (Kelime Kökeni: Fransızca croquis)
-
Bir konu veya nesnenin başlıca özelliklerini yansıtacak biçimde hazırlanmış taslağı
Bu mektuba, korunun bir de küçük krokisini ilave ettim. - Peyami Safa
KESİR (Kelime Kökeni: Arapça kesr)
-
Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı
Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir.
Birleşik Kelimeler: kesir ölçek, adi kesir, basit kesir, bayağı kesir, bileşik kesir, ondalık kesir
KESKİ
- Ağaç, taş, metal vb.ni yontmaya yarayan, bir ucu keskin çelik araç
- Demir ve sac kesmek için üzerine çekiçle vurularak yürütülen keskin araç, tırnak
- Pulluk gövdesi önüne takılan ve toprağı kesip ayıran, bıçak veya disk biçiminde çelikten yapılmış pulluk parçası
KESİK
-
Kesilmiş olan, maktu
Biri saçları kesik, gözleri ayrık, dişleri dökük fakat çok dinç ve güzel bir nineydi. - Halide Edip Adıvar
-
Kesilerek bozulmuş olan
Kesik süt.
- Kısa
- Çökelek
-
Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür
İçinde bir gazete kesiği var. - Falih Rıfkı Atay
-
Kesilmiş olan yer
Parmağındaki kesikler.
-
Aralıklı
Derinlerden gelen kesik düdük sesleri arasında, evimin ve çocuklarımın çığlığını yakalamak için bir hayli uğraştım. - Necip Fazıl Kısakürek
- Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu)
- Parası olmayan
- Tutkun, hayran
- Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek
Birleşik Kelimeler: kesik hava, kesik kelime, kesik Kerem, kesik kesik, kesik koni, kesik piramit, kesik prizma, kulağı kesik
OLEİK (Kelime Kökeni: Fransızca oléique)
- Oleik asit
Birleşik Kelimeler: oleik asit