[isim]

• Kedi, köpek vb. çok memeli hayvanların yavrusu

  Köyün mezbelesinde, köpek enikleriyle insan yavruları birbirine karışmış, oynaşıyorlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[argo]

• Çocuk

  Evliyim ya, üç de enik var arkamda. - Necati Cumalı

[sıfat]

• Yenmiş, aşınmış

  Önümüzde sakat ve her tarafı yenik masacıklar duruyor. - Refik Halit Karay

[isim]

• Bir hayvanın veya böceğin bir şeyi yiyerek o şeyde bıraktığı iz

  Boynunda pire yenikleri vardı. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]

• Savaş veya yarışmada yenilmiş, mağlup

Ata Sözleri ve Deyimler

• yenik düşmek
• yenik saymak

[isim]

[kimya]

• Atom numarası 33, atom ağırlığı 74,91, yoğunluğu 5,7 olan, atmosfer basıncı altında 450 °C'de süblimleşen, maden filizlerinde çok yaygın bulunan, metal görünümünde basit element, sıçanotu, zırnık (simgesi As)

[sıfat]

• Bitmiş, tükenmiş

  Bitkin ve tükenik hâliyle cevaplar veriyordu. - Gürbüz Sazak

[zarf]

• Çok azalmış bir biçimde

  Uzaklarda coşkun akan Ravi Çayı, suyunu kumluk vadilere içire içire, Lahor'a yorgun ve tükenik gelirmiş. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]

[matematik]

• Herhangi bir biçimde birbiriyle oranlı bulunan (nokta, çizgi, sayı)

[isim]

[eskimiş]

• Alman markının yüzde biri

  Ömrü boyunca fenik bahşiş almamış postacı, adamın aklını oynatmış olmasından korktu. - Haldun Taner

[mecaz]

• Çok az para

[sıfat]

• Gücenmiş, kırılmış, incinmiş, küskün (kimse)

  Gücenik, haksızlığa uğramaktan bezmiş gibi susuyor. - İnci Aral

[sıfat]

• Sağlıklı

• Temiz

• Sağlık kurallarına uygun

[sıfat]

• Sesi radyoya veya fonografa uygun olan (kimse)

[sıfat]

[fizik]

• Işığın bazı cisimler üzerine yaptığı kimyasal etki ile ilgili veya bu etkileri yaratma özelliği taşıyan

• Fotoğraf kâğıdını çok etkileyen

  Mavi, fotojenik bir renktir.

[mecaz]

• Fotoğrafta veya sinema filminde güzel bir etki bırakan (yüz, duruş)

[sıfat]

• Sağlık kurallarına aykırı olan