ELTİELTİYEKÜSTÜ Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

ELTİELTİYEKÜSTÜ harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli ELTİELTİYEKÜSTÜ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SÜTLÜK11, ÜSTLÜK11, ÜYELİK10, SİLÜET9, ELİYLE8, İYELİK8, LEYLEK8, TELEÜT8, YELTEK8, YELELİ8, İSKETE7, İSKELE7, KİLİSE7, KESELİ7, KESTEL7, LİSELİ7, SEKİLİ7, TELEKS7, ETKİLİ6, ETİKET6, İLETKİ6, LEKELİ6, TELEKE6, TELTİK6

ETKİLİ

[sıfat]

  • Etkisi olan, kuvvetli, tesirli, müessir, patetik

    Hayli etkili bir yer altı çalışması yapılıyormuş. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etkili olmak

Birleşik Kelimeler: etkili madde

ETİKET (Kelime Kökeni: Fransızca étiquette)

[isim]

  • Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt

[mecaz]

  • Kimlik

    Avrupa'da bir Şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm. - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]

  • Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol

    İki teklifsiz dost olmakla beraber Sevim'le Mükerrem etiketten ayrılmazlar, birbirlerine daima 'siz' derler. - Reşat Nuri Güntekin

İLETKİ

[isim]

[matematik]

  • Bir açıyı ölçmeye ve başka bir yerde aynı açıyı çizmeye yarayan, yarım çember biçimindeki araç, açıölçer, mastara, minkale

LEKELİ

[sıfat]

  • Herhangi bir sebeple üzerinde leke oluşmuş, lekesi olan

    Armutların en fenası, en kavruk, en lekeli ve en hamı bile asildir. - Refik Halit Karay

[mecaz]

  • Kötü tanınmış, lekelenmiş

Birleşik Kelimeler: lekeli humma

TELEKE

[isim]

[halk ağzında]

  • Uzun ve sert kanat telekleri

TELTİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yanlış, hata

İSKETE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Serçegillerden, gagaları dişli, zararlı böcek ve kurtlarla beslenen, güzel sesli bir kuş (Parus ater)

Birleşik Kelimeler: dağ isketesi

İSKELE (Kelime Kökeni: İtalyanca scala)

[isim]

  • Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer

    Vapurdan indi, iskeleye çıkar çıkmaz etrafına bakındı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven

    Oturduğu yerden kalkıyor, iskele zincirine uzanan eli, iskele tabanına basan ayağı, kendini çekiyor yukarı. - Zeyyat Selimoğlu

  • Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba
  • İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı

    Mudanya, Bursa'nın iskelesidir.

  • Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı
  • Geminin sol yanı

[sinema]

[televizyon]

  • Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iskele almak

Birleşik Kelimeler: iskele alabanda, iskele babası, iskele kelepçesi, iskele kuşu, sürme iskele, ip iskelesi

KİLİSE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[din bilgisi]

  • Hristiyanların ibadet etmek için toplandıkları yer

    Onlardan iki fedai kilise kapısının karşısındaki harap evin penceresine mitralyözlerini kurdu. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Hristiyanlıkla ilgili dinî kuruluş
  • Hristiyanlığın öğretilmesi, dinî işlerin yönetimi vb. ile ilgilenen papa ve piskoposlar topluluğu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kilise direği gibi

Birleşik Kelimeler: kilise çanı, kilise hukuku, başkilise

KESELİ

[sıfat]

  • Kesesi olan

Birleşik Kelimeler: keseli kurt

KESTEL

[isim]

  • Bursa iline bağlı ilçelerden biri

LİSELİ

[sıfat]

  • Lisede okuyan (öğrenci)

SEKİLİ

[sıfat]

  • Sekisi olan

TELEKS (Kelime Kökeni: Fransızca télex)

[isim]

  • Telsiz ve telem araçlarına uzaktan haber yazdırma düzeni

ELİYLE

[zarf]

  • Aracılığıyla

    Gelsin de malım, isterse satışı hırsızının eliyle olsun. - Necip Fazıl Kısakürek