ELEKTROGİTAR Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

ELEKTROGİTAR harflerini içeren 5 harfli 78 kelime bulunuyor. 5 harfli ELEKTROGİTAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GORİL10, GOTİK10, GEOİT10, GETTO10, KARGO10, LARGO10, TOLGA10, EGALE9, GAİLE9, GELİR9, GİTAR9, GEREK9, KAGİR9, AKORT6, KOLİT6, KORTE6, KORAL6, KOTRA6, KATOT6, LORTA6, ORTAK6, ORKİT6, OTLAK6, OLEİK6, ROKET6, ROTİL6, RAKOR6, REKOR6, TOKAT6, TORİK6, TORAK6, TOTAL6, TRİKO6, TEORİ6, ARTER5, ATLET5, ERKLİ5, ERLİK5, ETLİK5, ERİKA5, EKLER5, İKRAR5, KİLER5, KİTLE5, KATİL5, KATRE5, KERTE5, KERTİ5, KETAL5, KELER5, LİRET5, LİTRE5, RAKİT5, RAKET5, REKAT5, TİRLE5, TETİR5, TETİK5, TİRAT5, TİKEL5, TRAKE5, TARİK5, TARET5, TALİK5, TAKTİ5, TELEK5, TERLİ5, TERKİ5, TEREK5, TATİL5, TEALİ5, TEKLİ5, TEKİT5, TEKİR5, TEKİL5, TEKER5, TEKEL5, TEATİ5

ARTER (Kelime Kökeni: Fransızca artère)

[isim]

[anatomi]

  • Atardamar
  • Trafiği yoğun olan ana yol

ATLET (Kelime Kökeni: Fransızca athlète)

[isim]

  • Kolsuz, askılı fanila

[spor]

  • Atletizmle uğraşan kimse, atletizmci

Birleşik Kelimeler: atlet fanilası

ERKLİ

[sıfat]

  • Bir şeyi yapmaya, başarmaya gücü yeten, nüfuzlu, muktedir, kadir

ERLİK

[isim]

  • Erkeklik, yiğitlik

[askerlik]

  • Er olma durumu

ETLİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Kış için etinden kıyma, kavurma, pastırma ve sucuk yapılan semiz hayvan
  • Buzdolabında et koymak için ayrılmış yer

ERİKA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Süpürge otu

EKLER (Kelime Kökeni: Fransızca éclair)

[isim]

  • İçi krema ile doldurulmuş bir pasta türü

İKRAR (Kelime Kökeni: Arapça iḳrār)

[isim]

[eskimiş]

  • Saklamayıp doğruca söyleme, açıkça söyleme
  • Bildirme
  • Benimseme, onama, kabul, tasdik

    Sükût ikrardan gelir.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikrar etmek
  • ikrar vermek

KİLER (Kelime Kökeni: Farsça kilār)

[isim]

  • Evlerde yiyecek, içecek ve erzakın saklandığı oda, ambar veya dolap

    Kileri kilitlemezdi, paraları meydanda dururdu. - Ömer Seyfettin

KİTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)

[isim]

  • Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kütle

    Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum. - Halide Edip Adıvar

  • Belirli işleviyle özellik gösteren büyük insan kalabalığı, kütle

[tıp]

  • Kist

Birleşik Kelimeler: kitle haberleşmesi, kitle iletişimi, kitle turizmi, hedef kitle

KATİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳātil)

[isim]

  • İnsan öldüren kimse, cani

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[sıfat]

  • Öldürücü, ölüme neden olan

    Katil kurşun.

Birleşik Kelimeler: kanlı katil, kiralık katil

[isim]

  • Öldürme

Birleşik Kelimeler: katletmek, katliam

KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)

[isim]

[eskimiş]

  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)

KERTE

[isim]

  • İşaret için yapılmış çentik veya iz, kerti

[mecaz]

  • Derece, radde

    Biz proje ve kontrol görevlileri hatta müteahhit, hepimiz birden tozutma kertesine vardık. - Aydın Boysan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kertesine gelmek
  • kertesine getirmek

Birleşik Kelimeler: son kerte

KERTİ

[isim]

  • Kerte

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Bayat (ekmek, et)

KETAL

[isim]

  • Çirişli bir tür parlak bez