DÜZMECELİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DÜZMECELİK harflerini içeren 6 harfli 26 kelime bulunuyor. 6 harfli DÜZMECELİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MÜZECİ15, DÜZLEM14, DÜZEME14, DÜZMEK14, MEZECİ13, DİZMEK12, ZEKİCE12, DELİCE11, ELDECİ11, ÜLKECE11, ZEDELİ11, EZİLME10, İZLEME10, CEMİLE10, DİLMEK9, DELMEK9, DEMLİK9, DİLEME9, EDİLME9, KÜMELİ9, KELECİ9, LEKECİ9, EKİLME7, EMEKLİ7, KELİME7, MELİKE7

EKİLME

[isim]

  • Ekilmek işi

EMEKLİ

[sıfat]

  • Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli

[isim]

  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt

    Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emekli olmak
  • emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
  • emekliye sevk etmek

Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli

KELİME (Kelime Kökeni: Arapça kelime)

[isim]

  • Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük, lügat

    Tayyare kelimesine alışan millet, uçak kelimesine de alışır. - Orhan Veli Kanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelimeleri tartarak konuşmak
  • kelimenin tam anlamıyla

Birleşik Kelimeler: kelime cambazı, kelime hazinesi, kelimeişehadet, kelime kadrosu, kelime karışıklığı, kelime oyunu, kelime sıklığı, kelime türü, kelime vurgusu, kelimesi kelimesine, anahtar kelime, basit kelime, birleşik kelime, bitişik kelime, kesik kelime, kısaltmalı kelime, taklidî kelime, türemiş kelime, yalın kelime, olumsuzluk kelimesi

MELİKE (Kelime Kökeni: Arapça melike)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın hükümdar

    Saba melikesi Belkıs da kendisine Yemen iklimlerinin en güzel atlarından hediyeler göndermişti. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Padişah karısı

Birleşik Kelimeler: çayırmelikesi

DİLMEK

[-i]

  • Bir bütünü ince ve yassı parçalara ayırarak kesmek

    Şimdi bu elemanları ince ince dileceğim. - Aka Gündüz

[halk ağzında]

  • Yarmak

DELMEK

[-i]

  • Delik açmak, delik duruma getirmek

    Taşın göze dokunmadığını ve bir parmak aşağıda yanağı deldiğini gördü. - Peyami Safa

[mecaz]

  • İncitmek, kırmak

Birleşik Kelimeler: ciğerdeldi, ağaçdelen, gökdelen, kardelen, kargadelen, zindandelen

DEMLİK

[isim]

  • İçerisinde çay demlenen emzikli kap

Birleşik Kelimeler: demlik poşet

DİLEME

[isim]

  • Dilemek işi

EDİLME

[isim]

  • Edilmek işi

    Çaylarımıza koşarlar, evimize davet edilmeyi nimet bilirler, etrafımızda dolaşırlar. - Hüseyin Cahit Yalçın

KÜMELİ

[sıfat]

  • Kümesi olan
  • Birikmiş, katılmış, kümülatif

KELECİ

[isim]

[eskimiş]

  • Öz veya kusursuz, düzgün söz

    Keleci bilen kişinin yüzünü ağ ede bir söz / Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz - Yunus Emre

LEKECİ

[isim]

[eskimiş]

  • Kuru temizleme yapan, kuru temizleyici

    Fahim Bey bütün bunları lekeciye temizletip yine giyermiş. - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: lekeci kili

EZİLME

[isim]

  • Ezilmek işi

[kimya]

  • Pigment ve dolgu maddesi gibi katı maddelerin bağlayıcı içinde bağdaşık olarak dağılması

İZLEME

[isim]

  • İzlemek işi, takip

    Töreni izlemeye gelenlerin bir kısmı bu iş için tutulmuş insanlardı. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: ön izleme

CEM (Kelime Kökeni: Arapça cemʿ)

[isim]

  • Toplama, bir araya getirme

    Haymana'da ayrıca kuvvet cemine teşebbüs ettiler. - Atatürk

[eskimiş]

[dil bilgisi]

  • Çokluk

[eskimiş]

[matematik]

  • Toplama

Birleşik Kelimeler: cem ayini, cemetmek, cemevi, ayinicem