Düz ile Biten Kelimeler

DÜZ ile biten 10 kelime bulunuyor. Sonu DÜZ olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Düz kelimesinin anlamı nedir? Düz ile başlayan kelimeler. İçinde düz olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

GÜPEGÜNDÜZ33

9 Harfli Kelimeler

DALGÜNDÜZ24

7 Harfli Kelimeler

DÜPEDÜZ22, KABADÜZ16

6 Harfli Kelimeler

BÜGDÜZ21, DÖRDÜZ21, GÜNDÜZ19, DÜMDÜZ18

5 Harfli Kelimeler

MEDÜZ13

3 Harfli Kelimeler

DÜZ10

DÜZ

[sıfat]

  • Yatay durumda olan, eğik ve dik olmayan

    Düz tahta.

  • Kıvrımlı olmayan, doğru, stabil

    Düz çizgi.

  • Yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan, müstevi
  • Kısa ökçeli, ökçesiz (ayakkabı)
  • Yayvan, altı derin olmayan

    Düz kayık. Düz tabak.

  • Kıvırcık veya dalgalı olmayan (saç)
  • Yalın, sade, süssüz

    Düz bir anlatım.

  • Çizgisiz, desensiz ve tek renkli

    Düz bir kumaş.

[isim]

  • Engebesiz olan yer, düzlük, ova

    Kardaş gitmem Diyarbakır düzüne / Kızlar peri olsa bakmam yüzüne - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • düz duvara tırmanmak
  • düze inmek

Birleşik Kelimeler: düzayak, düz baskı, düz flüt, düz hekim, düz kanatlılar, düz paça, düztaban, düz tümleç, düz ünlü, düzyazı, ters düz, yontuk düz

[isim]

  • Düz rakı

Birleşik Kelimeler: düz rakı

MEDÜZ (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Denizanası

KABADÜZ

[isim]

  • Ordu iline bağlı ilçelerden biri

DÜMDÜZ

[sıfat]

  • Çok düz

    Mühendislerin keşfine göre, taş ocağı olarak işletilirse yirmi senede dümdüz olabilirmiş. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Sade, basit

    Yirmi iki senelik dümdüz bir hayat. - Aka Gündüz

[mecaz]

  • Bilgisi, görgüsü çok dar bir sınır içinde kalan (kimse)

GÜNDÜZ

[isim]

  • Günün sabahtan akşama kadar süren aydınlık bölümü

    Tan yeri ağarmış, gündüz olmaya başlamıştı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[zarf]

  • Gündüz vaktinde

    Ankara'da gündüz tedrisat yapan bu fakülteye devam edebilmek için bir iş aradım. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gündüz külahlı, gece silahlı

Birleşik Kelimeler: gündüz feneri, gündüz gösterimi, gündüz gözüyle, gündüzsefası, gündüz yırtıcıları, dalgündüz, gece gündüz

BÜGDÜZ

[isim]

[tarih]

  • Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri

DÖRDÜZ

[sıfat]

  • Dördü bir arada doğan (çocuk)
  • Dördü bir arada bulunan

Birleşik Kelimeler: dördüz yumrucuklar

DÜPEDÜZ

[zarf]

  • Çok düz ve doğru bir biçimde, dümdüz olarak
  • Yalın, basit, süssüz, sade bir biçimde

    Bir lakırtıyı düpedüz söylemek dururken, daha çok beğenilsin diye dolambaçlı yollardan söylediniz mi, çok kere manasız manasız şeyler meydana çıkıyor. - Orhan Veli Kanık

[mecaz]

  • Başka bir amaç gütmeden, açıktan açığa, açıkçası, gerçekten

    Daha başkaları vardı ki bunlar düpedüz korkuyorlardı. - Tarık Buğra

DALGÜNDÜZ

[zarf]

  • Güpegündüz

GÜPEGÜNDÜZ

[zarf]

  • Ortalık iyice aydınlıkken, iyice gündüzken, dalgündüz

    O gün güpegündüz İstanbul'un üstünde düşman tayyareleri dolaştılar. - Yahya Kemal Beyatlı