DUYURUM ile Oluşan Kelimeler (DUYURUM Kelime Türetme)
DUYURUM harflerinden oluşan 18 kelime bulunuyor. DUYURUM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Duyurum kelimesinin anlamı nedir? Duyurum ile başlayan kelimeler. İçinde duyurum olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
7 Harfli Kelimeler
DUYURUM15
6 Harfli Kelimeler
DUYURU13
5 Harfli Kelimeler
DUYUM12, YUDUM12, YURDU11, DUMUR10, DURUM10, YUMRU10
4 Harfli Kelimeler
DUYU10, UYDU10, UYUM9, DURU8, UYUR8, UMUR7
3 Harfli Kelimeler
DUY8, UMU6, RUM5
2 Harfli Kelimeler
UR3
UR
-
Hücrelerin aşırı çoğalmasıyla insan, hayvan veya bitki dokularında oluşan ve büyüme eğilimi gösteren yumru, bağa, tümör, neoplazma, Çingene ahtapotu, vejetasyon
Yalnız yağ birikintisinden ibaret bir bez, bir nevi ur, hayatı tehdit edecek bir şey değil! - Abdülhak Şinasi Hisar
Birleşik Kelimeler: ur kaplama, yağ uru
RUM (Kelime Kökeni: Arapça rūm)
- Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimse
- Doğu Roma İmparatorluğu sınırları içinde yaşayan, Roma yurttaşı haklarına sahip olan halk
- Anadolu
Birleşik Kelimeler: Rum ateşi
UMU
- Umut, istek, arzu
UMUR (Kelime Kökeni: Arapça umūr)
-
Aldırış etme, önem verme
Kim aldırır? Annesi umurumda mıydı benim? - Attila İlhan
Ata Sözleri ve Deyimler
- umurumda değil
- umurumun teki
- umurunda olmamak
-
İşler
Artık siyaset ve hükûmet umurunu erbabına bırak! - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: umurgörmüş
DURU
- Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak
-
Pürüzsüz (ten)
Bu, duru beyaz tenli ve kıpkızıl dudaklı bir körpe Rus kızıydı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Arınmış, karışık olmayan (dil, üslup vb.)
Böyle duru bir mantık karşısında akan sular duruyordu. - Ayşe Kulin
Birleşik Kelimeler: arı duru
UYUR
- Uyuyan
- Durgun (su)
Birleşik Kelimeler: uyurgezer, uyur göz, uyur uyanık
DUY (Kelime Kökeni: Fransızca douille)
- Elektrik ampulünün takıldığı bakır veya pirinçten yivli yer
Birleşik Kelimeler: duy priz
UYUM
-
Bir bütünün parçaları arasında bulunan uygunluk, ahenk
Gerçekten de sonsuz bir sessizlik, bir uyum, bir şiir sarmıştı ortalığı. - Nezihe Araz
- Toplumsal çevreye veya bir duruma uyma, uyum sağlama, intibak, entegrasyon
- Bir cismin görüntüsünü tam ağ tabaka üzerine düşürebilmek için göz merceğinin dışbükeylik derecesini çoğaltıp azaltması olayı, mutabakat
- Ortak özellikleri açısından sesler arasındaki uygunluk, harmoni
Birleşik Kelimeler: ön uyum, sesli uyumu, ses uyumu, sessiz uyumu, ünlü uyumu, ünsüz uyumu, vokal uyumu
DUMUR (Kelime Kökeni: Arapça dumūr)
- Körelme
Ata Sözleri ve Deyimler
- dumura uğramak
DURUM
-
Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon
Genel Sekreter, kazadaki sıtma durumu hakkında verdiğim uzun tafsilattan pek memnun kaldı. - Reşat Nuri Güntekin
- Duruş biçimi, konum, tavır
- Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri
-
Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl
Yalın durum. Belirtme durumu. Kalma durumu.
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... durumuna düşmek
- ... durumunda olmak (veya bulunmak)
- durum almak
- durumdan ders çıkarmak
- durumdan vazife çıkarmak
- durumu bozulmak
- durumu düzelmek
Birleşik Kelimeler: durum eki, durum ortacı, durum ulacı, açık durum, coğrafi durum, geçerli durum, istenmeyen durum, seferî durum, süredurum, sürer durum, üç durum yasası, yalın durum, ad durumu, ayrılma durumu, belirtme durumu, bulunma durumu, çıkma durumu, çiçek durumu, dış çizgiler durumu, gün durumu, hava durumu, isim durumu, kalma durumu, tamlayan durumu, yönelme durumu, yükleme durumu
YUMRU
-
Yuvarlak, şişkin şey
Alnında bir yumru var.
-
Sap, kök veya dallarda bulunan, yedek besin taşıyan şişkin madde
Patates nişastalı bir yumrudur.
- Genellikle derinin içine gömülü, yuvarlak ve sert oluşum, nod
-
Şişkin, kabarık, yuvarlak biçimli
Yumru yanaklı bir çocuk.
- Eğri büğrü, çarpık, yamru yumru
Birleşik Kelimeler: yumru köfte, yumru kök, yumru top, yamru yumru
DUYU
-
İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneği, duyum
Tüm duyularım uyanık olarak trenimin rengini ve numarasını bulmaya çalışırdım. - Nazlı Eray
Birleşik Kelimeler: duyuüstü, duyu yitimi, altıncı duyu, aşırı duyu, beş duyu, güzel duyu, sağduyu, dokunma duyusu, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat duyusu
UYDU
-
Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk
Ay, yerin uydusudur.
- Türlü amaçlarla yerden fırlatılan ve genellikle kapalı bir yörünge çizerek yer çevresinde dolanan araç
- İşlerini ve davranışlarını daha güçlü birinin isteğine uyduran (devlet, kurum, kimse)
Birleşik Kelimeler: uydu kent, yapma uydu
YURDU
- İğnenin deliği
DUYUM
- Duyu
-
Doğruluğu kesin olarak bilinmeyen haber, istihbarat
Bu haberi duyumlarınıza dayanarak mı söylüyorsunuz?
- Kişinin duyular yoluyla elde ettiği izlenim, ihsas
Ata Sözleri ve Deyimler
- duyum almak
Birleşik Kelimeler: duyum eşiği, duyum ikiliği, duyumölçer, uza duyum, basınç duyumu, devin duyumu, kassıl duyumlar