DUYUMSAMA Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
DUYUMSAMA harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli DUYUMSAMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Duyumsama ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Duyumsama olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
DUYU10,
ASMA
- Asmak işi
-
Asılmış, asılı
Öksüz, odanın ortasına kurulu çarşaftan bozma asma salıncağın içinde uyuyordu. - Ayşe Kulin
Birleşik Kelimeler: asma bahçe, asma kat, asma kilit, asma köprü, asma merdiven, asma tavan
- Asmagillerden, dalları çardak üzerine yayılan üzüm vb. bitkiler
- Belirli bir tür üzüm veren bitki (Vitis)
Birleşik Kelimeler: asma bıyığı, asma biti, asma kabağı, asma yaprağı, akasma, karaasma, sarıasma, Frenk asması, meryemana asması, üzüm asması, yaban asması
AMMA (Kelime Kökeni: Arapça ammā)
-
Ama
İyi amma zatıaliniz kapıya geldiği zaman beni sormadınız. - Osman Cemal Kaygılı
-
Yanına getirildiği kelimenin anlamına aşırılık katarak şaşma veya hayranlık anlatan bir söz
Hatırladıkça amma da yılışıkmışım ha der, utana utana. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- amma da yaptın ha!
Birleşik Kelimeler: amma velakin
MAMA
-
Bebek için hazırlanan yiyeceklerin genel adı
Babam Ayşe'ye mama yaptı, ana. - Aka Gündüz
Birleşik Kelimeler: hazır mama
- Çaça, abla
Birleşik Kelimeler: cicimama
MASA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Ayaklar veya bir destek üzerine oturtulmuş tabladan oluşan mobilya
Arkasındaki masada biri gözlüklü iki adam vardı. - Yusuf Atılgan
- Bu mobilya etrafında oturanların tümü
-
Dairelerde, kurumlarda belli konularla ilgili işlerin görüldüğü bölüm
Kaçakçılık masası. Kıbrıs masası.
- Düz duruşlu yer, düzlek yapı
- İç içe geçme ayaklarıyla yüksekliği ayarlanabilen masa biçiminde atlama aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
- masaya oturmak
- masaya yatırmak
Birleşik Kelimeler: masabaşı, masa örtüsü, masa saati, masa takvimi, masa tenisi, masa topu, masaüstü, yuvarlak masa toplantısı, ameliyat masası, bilardo masası, bilgisayar masası, buzul masası, daktilo masası, fiskos masası, içki masası, iflas masası, infaz masası, kriz masası, orta masası, oyun masası, peri masası, pinpon masası, reji masası, şeytanmasası, teşrih masası, tuvalet masası, ütü masası, yazı masası, yemek masası
ASYA
- Dünya üzerinde yer alan kıtalardan biri
Birleşik Kelimeler: Asya koyunu
AYMA
- Aymak işi
ADAM (Kelime Kökeni: Arapça ādem)
- İnsan
-
Erkek kişi
İyi bir adam isterse, babası da verirse varacak. - Memduh Şevket Esendal
-
Birinin yanında bulunan ve işini yapan kimse
Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar. - Kemal Tahir
-
Birinin yararlandığı, kullandığı kimse
Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı. - Cemil Meriç
-
Daima birinin yanında olan, onu destekleyen, isteklerini yerine getiren kimse
O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez.
-
Görevli kimse
Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse. - Refik Halit Karay
- İyi huylu, güvenilir kimse
- Bir alanı benimseyen kimse
- Eş, koca
Ata Sözleri ve Deyimler
- adama benzemek (veya dönmek)
- adam adama gerek olur
- adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil
- adam adamdan korkmaz, utanır
- adam adamı bir kez aldatır
- adam almamak
- adam beğenmemek
- adamdan saymak
- adam değilim
- adam etmek
- adam gibi
- adamı
- adamın adı çıkacağına canı çıksın
- adamına göre
- adamın iyisi işbaşında (veya alışverişte) belli olur
- adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola
- adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork
- adam içine çıkmak
- adam içine karışmak
- adam kullanmak
- adam olacak çocuk bokundan belli olur
- adam olana bir söz yeter
- adam olana çok bile
- adam olmak
- adam sanmak
- adam sen de!
- adam sırasına geçmek (veya girmek)
- adam yerine (veya hesabına) koymak
Birleşik Kelimeler: adam adama, adamakıllı, adam başı, adam boyu, adam kıtlığında, adamkökü, adamotu, adam sarrafı, adam sendeci, adam yokluğunda, altın adam, asılmışadam, baba adam, balık adam, beyaz adam, bulaşık adam, istenmeyen adam, kardan adam, kiralık adam, kötü adam, kurbağa adam, lüzumsuz adam, Müslüman adam, ömür adam, parmak adam, parmak çocuk, sokaktaki adam, son adam, tek adam, teknik adam, yarım adam, ahiret adamı, bilim adamı, dağ adamı, dava adamı, devlet adamı, din adamı, el adamı, ev adamı, fikir adamı, gemi adamı, görev adamı, gösteri adamı, günün adamı, halk adamı, hayat adamı, ilim adamı, iş adamı, kanun adamı, kavga adamı, salon adamı, sanat adamı, uzay adamı, zamane adamı
DAMA (Kelime Kökeni: İtalyanca dama)
-
Karelere ayrılmış zemin üzerinde on altı taşla iki kişi arasında oynanan oyun
Gürültüsüz oyun isterseniz gelin damaya. - Mehmet Akif Ersoy
Ata Sözleri ve Deyimler
- dama demek
Birleşik Kelimeler: dama tahtası, dama taşı
MAYA (Kelime Kökeni: Farsça māye)
-
Bazı besinlerin yapımında mayalanmayı sağlamak için kullanılan madde, ferment
Ekmek mayası. Yoğurt mayası. Kımız mayası.
- İçerdikleri enzimlerin katalizör niteliği etkisiyle şekerleri karbondioksit ve alkole dönüştüren bir hücreli bitki organizmaları
-
Yaradılış, öz nitelik
Belki biri soyutlanmaya daha az yatkın, öteki daha fazla tetikti ama mayaları galiba birdi. - Attila İlhan
- Arsız, utanmaz kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- maya çalmak
- mayasında olmak
Birleşik Kelimeler: maya ağacı, mayabozan, mayası bozuk, ekşi maya, bira mayası, ekmek mayası
- Damızlık dişi hayvan
- Dişi deve
- Uzun havalardan bir tür halk türküsü
SUMA (Kelime Kökeni: Rumca)
- İlk damıtılan ve içinde anason bulunmayan rakı
SADA
- 343 seda
SAYA
- Ayakkabının yumuşak olan üst bölümü
- Gebe koyunların karnındaki yavru yüz günlük olduğunda çobanların yaptığı tören
- Yayla ve kırlarda hayvanlar için yapılan üstü samanla örtülü yer
- Kadın giysisi
-
İş önlüğü
Sırtına giymiş sıkma sayayı / Yedeğine almış ağca mayayı - Halk türküsü
Ata Sözleri ve Deyimler
- saya gezmek
UMMA
-
Ummak işi
Kız kardeşinden imdat ummanın faydasızlığını görünce şu cevabı verdi. - Peyami Safa
YAMA
- Delik ve yırtığı uygun bir parça ile onarma, kapatma
-
Bu iş için kullanılan parça
Bereket versin, benim tente yaması içindeki paracıklara. - Aka Gündüz
- Deride geniş leke
Ata Sözleri ve Deyimler
- yama gibi durmak
- yama küçük, delik büyük
- yama vurmak
Birleşik Kelimeler: gizli yama, kırkyama
YASA
-
Olayların gidişinde olağan dışına yer vermeyen, değişmezlik ve mecburiyet gösteren kural
Doğa yasaları.
-
Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun
Buradaki yasaların yabancıların ev satın almalarına mâni olup olmadığını bilmiyordu henüz. - Nermi Uygur
-
Bilimde çok sayıda deney ve gözlemden sonra, aynı şartlarda aynı sonuçları verdiği kesin olarak belirlenen durum
Yer çekimi yasası. Mendel yasaları.
-
Toplumsal hayat içinde kendiliğinden oluşan ve uyulması toplum içinde yaşamanın bir mecburiyeti olan alışkıların bütünü
Ahlak yasası.
-
Düşüncenin mantıksal bir değeri olması için uyulması şart olan temel
Düşünme yasaları.
Ata Sözleri ve Deyimler
- yasa çıkarmak (veya yapmak veya koymak)
Birleşik Kelimeler: yasa dışı, yasa koyucu, yasa önerisi, yasa sözcüsü, yasa tasarısı, yasa teklifi, anayasa, ahlak yasası, başatlık yasası, doğa yasası, ergime yasası, üç durum yasası, düşünme yasaları