DUYULTU ile Oluşan Kelimeler (DUYULTU Kelime Türetme)

DUYULTU harflerinden oluşan 12 kelime bulunuyor. DUYULTU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Duyultu kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

DUYULTU14

4 Harfli Kelimeler

DUYU10, UYDU10, TULU6, UTLU6

3 Harfli Kelimeler

DUY8, DUT6, DUL6, ULU5, TUL4

2 Harfli Kelimeler

TU3, UT3

TU

[ünlem]

  • Tuh

    Tu, böyle mi olacaktı!

Birleşik Kelimeler: tu kaka

UT

[isim]

  • Utanma duygusu

Birleşik Kelimeler: ut açıcı, ut yeri

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziği araçlarından, iri karınlı, kirişli, mızrapla çalınan bir çalgı

    Ferhunde, burada sevdiği bir ut muallimiyle evlenip bahtiyar olmuştu. - Reşat Nuri Güntekin

TUL (Kelime Kökeni: Arapça ṭūl)

[isim]

[eskimiş]

[gök bilimi]

  • Boylam

[matematik]

  • Uzunluk

Birleşik Kelimeler: tul derecesi

ULU

[sıfat]

  • Erdemleri bakımından çok büyük, yüce

    Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin

  • Çok yüksek, çok büyük olan (şey)

    Dökülen meyvelerinden fazla, açılmış çiçekleri bulunan bir ulu ağaç. - İbrahim Alâeddin Gövsa

TULU (Kelime Kökeni: Arapça ṭulūʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Güneşin doğması, doğuşu

UTLU

[sıfat]

  • İffetli

DUT (Kelime Kökeni: Farsça tūt)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Dutgillerden, kuzey yarım kürenin genellikle ılıman bölgelerinde yetişen, yapraklarıyla ipek böceği beslenen ağaç (Morus)
  • Bu ağacın, ak, kara, pembe renkte ekşi veya tatlı, sulu meyvesi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dut gibi olmak
  • dut yemiş bülbüle dönmek

Birleşik Kelimeler: dut hoşafı, dut kurusu, dut pekmezi, akdut, karadut, diken dutu, kâğıt dutu

DUL

[isim]

  • Eşi ölmüş veya eşinden boşanmış kadın veya erkek

    Bebek'teki evinde bir dul kız kardeşiyle yalnız yaşar. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dul kalmak

Birleşik Kelimeler: dulaptal otu, dulavrat otu, karadul

DUY (Kelime Kökeni: Fransızca douille)

[isim]

  • Elektrik ampulünün takıldığı bakır veya pirinçten yivli yer

Birleşik Kelimeler: duy priz

DUYU

[isim]

  • İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneği, duyum

    Tüm duyularım uyanık olarak trenimin rengini ve numarasını bulmaya çalışırdım. - Nazlı Eray

Birleşik Kelimeler: duyuüstü, duyu yitimi, altıncı duyu, aşırı duyu, beş duyu, güzel duyu, sağduyu, dokunma duyusu, koku alma duyusu, tat alma duyusu, tat duyusu

UYDU

[isim]

[gök bilimi]

  • Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk

    Ay, yerin uydusudur.

  • Türlü amaçlarla yerden fırlatılan ve genellikle kapalı bir yörünge çizerek yer çevresinde dolanan araç

[sıfat]

[mecaz]

  • İşlerini ve davranışlarını daha güçlü birinin isteğine uyduran (devlet, kurum, kimse)

Birleşik Kelimeler: uydu kent, yapma uydu

DUYULTU

[isim]

  • Şayia