DURALAYIŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

DURALAYIŞ harflerini içeren 4 harfli 31 kelime bulunuyor. 4 harfli DURALAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AYAŞ9, ADAŞ9, DAYI9, YAŞA9, ARIŞ8, ADAY8, ALIŞ8, ŞIRA8, ŞURA8, ULAŞ8, AŞAR7, AYLI7, AYRI7, ADLI7, ADIL7, ALDI7, DARU7, DARI7, URAY7, YALI7, YARI7, ARYA6, ARDA6, AYLA6, AYAR6, AYAL6, ALAY6, DARA6, YARA6, ARLI5, URLA5

ARLI

[sıfat]

  • Namuslu, utangaç, sıkılgan

    Ağaların yiğittir, arlıdır, oğul! - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arlı arından, huylu huyundan vazgeçmez

URLA

[isim]

  • İzmir iline bağlı ilçelerden biri

ARYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)

[isim]

[müzik]

  • Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça

ARDA

[isim]

[halk ağzında]

  • İşaret olarak yere dikilen çubuk
  • Maden üzerine kazıma yapmak ve çıkrıkta çevrilen şeyleri yontmak için kullanılan çelik kalem
  • Ardıl

AYLA

[isim]

  • Hale
  • Bazı kutsal kişilerin başı etrafında gösterilen ışık çevresi

Birleşik Kelimeler: ışık aylası

AYAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyār)

[isim]

  • Bir aygıtın gereken işi yapabilmesi durumu

    Saatin ayarı bozuk. Televizyonun ses ayarı iyi.

  • Saatler için belli bir yere göre kabul edilmiş olan ölçü

    Memleket saat ayarı.

  • Altın, gümüş vb. madenlerden yapılmış şeylerin saflık derecesi
  • Bir iş veya bir davranışta gereken ölçü

    Kalorifercinin ayarı yok, ya çok yakıyor veya hiç yakmıyor.

[mecaz]

  • Değer, derece

    Biz, telif eser ayarında bir sanat kıymeti taşıyan tercümelere teşekkür edelim. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayar almak
  • ayar etmek
  • ayar vermek

Birleşik Kelimeler: ayarı bozuk, aklı tam ayar, balans ayarı, saat ayarı

AYAL (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Karı, eş

    Çocuklar uyumuştur / Efendi gazete okur / Ayali dikiş dikmektedir - Orhan Veli Kanık

ALAY

[isim]

  • Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk

    Düğün alayı. Fener alayı.

  • Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej
  • Hayvan topluluğu

    Bizim alayımız leylek alayı / Havada uçarız dolayı dolayı - Halk türküsü

[askerlik]

  • Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu

    Topçu alayı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya çıkmak

Birleşik Kelimeler: alay alay, alay beyi, alaybozan, alay malay, bir alay, miralay, bayram alayı, cenaze alayı, düğün alayı, fener alayı, gelin alayı, gidiş alayı, kılıç alayı, mevlit alayı, muhafız alayı, sürre alayı, süvari alayı

[isim]

  • Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya almak
  • alaya bozmak
  • alaya vurmak
  • alay etmek
  • alay geçmek
  • alay gibi gelmek

Birleşik Kelimeler: alay yollu

DARA (Kelime Kökeni: İtalyanca tara)

[isim]

  • Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı
  • Terazide dengeyi sağlamak için hafif gelen kefeye ağırlık olarak konulan taş, demir, çivi vb., abra
  • İçinde yük taşınan aracın boş durumdaki ağırlığı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • darasını almak
  • darasını düşmek
  • daraya atmak (veya çıkarmak)

YARA

[isim]

  • Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik

    Yaranı tımar ettiler mi? - Nazım Hikmet

  • Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık

    Geminin omurgasındaki yara.

  • Vücutta işlemekte olan çıban

[mecaz]

  • Dert, üzüntü, acı

    Bu yarayı deşmeyin.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yara açmak
  • yara almak
  • yara işlemek
  • yara kapanmak
  • yarasını deşmek
  • yarası olan gocunur (veya gocunsun)
  • yaraya merhem olmak
  • yaraya tuz biber ekmek
  • yarayı tazelemek

Birleşik Kelimeler: yara bandı, yara bere, yara otu, açık yara, ağır yara, kızılyara, ciğer yarası, dil yarası, gönül yarası, kalp yarası, yatak yarası, yürek yarası

AŞAR (Kelime Kökeni: Arapça aʿşār)

[isim]

[eskimiş]

[ekonomi]

  • Türkiye’de 1925 yılına kadar tarımsal ürünün onda biri oranında aynî olarak alınan vergi

[matematik]

  • Ondalık

[tarih]

  • Ondalık

AYLI

[sıfat]

  • Üzerinde ay biçimi bulunan

    Üzerlerinde kırmızı aylı beyaz bayrakların sallandığı geniş çadırların önünde öteye beriye gidip gelen doktorlar dolaşıyor. - Nazım Hikmet

  • Ay ışığı olan, mehtaplı

    Gölün üstünde güneşin doğuşuna batışına, aylı gecelere doyum olmuyordu. - Necati Cumalı

[halk ağzında]

  • Gebe

AYRI

[sıfat]

  • Başka, başka türlü

    Sonraları herkes kondusuna ayrı bir işaret koydu. - Lâtife Tekin

  • Aynı yerde kalan

    Beraber misiniz, ayrı mısınız?

[zarf]

  • Yalnız, tek başına

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayrı baş çekmek
  • ayrı düşmek
  • ayrı eve çıkmak
  • ayrı seçi yapmak
  • ayrı tutmak

Birleşik Kelimeler: ayrı ayrı, ayrı basım, ayrı cinsten, ayrı gayrı, ayrı çanak yapraklılar, ayrı taç yapraklılar

ADLI

[sıfat]

  • ... adını taşıyan, isimli

    Geçen gün 'Kayıp Mektup' adlı oyunu ikinci kez gördüm. - Nazım Hikmet

  • Ünlü, isimli

Birleşik Kelimeler: adlı adıyla, adlı sanlı, eş adlı

ADIL

[isim]

[dil bilgisi]

  • Zamir