DRAMATİKLEŞMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler
DRAMATİKLEŞMEK harflerini içeren 7 harfli 85 kelime bulunuyor. 7 harfli DRAMATİKLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DİŞEMEK13,
ERKEKLİ
- Erkeği olan
Birleşik Kelimeler: erkekli kadınlı, kadınlı erkekli, kızlı erkekli
ETEKLİK
-
Etek
O irmik kokulu neftî bluzuyla vanilya kokulu gri etekliğini giyerdi. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bir şeyin aşağıya doğru uzanan yüzü
Davlumbazın etekliği.
- Etek yapmaya elverişli (kumaş)
KARTELA (Kelime Kökeni: İtalyanca cartella)
- Tombala vb. oyunlarda sayıların yazılı olduğu kart
- Boya, kumaş, halı vb. ürünlerin çeşitlerini küçük parçalar hâlinde gösteren liste
- Tuluat tiyatrosunun kapısına asılan tabela
REKÂKET (Kelime Kökeni: Arapça rekāket)
- Kekemelik, pepemelik
REALİTE (Kelime Kökeni: Fransızca réalité)
-
Gerçeklik
Bir meseleyle karşılaştı mı realiteleri göremez. - Orhan Seyfi Orhon
TERAKKİ (Kelime Kökeni: Arapça teraḳḳī)
- İlerleme, yükselme, gelişme
- İlerleme
Ata Sözleri ve Deyimler
- terakki etmek
- terakki göstermek
TAKKELİ
- Takkesi olan
TELKÂRİ
- Tel durumundaki gümüşü, altını örerek veya bir şey üzerine kakarak yapılan iş
- Gümüş veya altını ince teller durumuna getirip örerek yapılan (takı vb.)
-
Gümüş veya altın tellerden yapılmış motiflerle süslü
Telkâri bir vazo.
TELAKKİ (Kelime Kökeni: Arapça telaḳḳī)
-
Anlayış
Bunu böylece, belki de bir telakkiye göre küstahça yazmamı açık sözlülüğüme bağışlayın. - Nazım Hikmet
- Kabul etme, sayma
Ata Sözleri ve Deyimler
- telakki etmek
- telakki olunmak
Birleşik Kelimeler: hüsnütelakki
TEKERLİ
- Tekeri olan, tekerlekli
AMERİKA
- Dünya üzerinde yer alan bir kıta
Birleşik Kelimeler: Amerika tavşanı, Güney Amerika
ERİTMEK
-
Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak
Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör... - Haldun Taner
- Harcayıp tüketmek
- Çok üzmek
- Zayıflatmak
- Yok etmek
ETKİMEK
-
Etkide bulunmak, tesir etmek
Sanatçının baskı altında bulunuşu, yapıtına da etkir. - Selim İleri
EKİLMEK
-
Ekme işi yapılmak
Tarlaya mısır ekildi.
EMEKTAR (Kelime Kökeni: Türkçe emek + Farsça -dār)
-
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
Ertesi sabah bahçede gezinirken Mehmet, emektar azaplarından birini gördü. - Emine Işınsu
-
Çok kullanılmış, eski
Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim. - Çetin Altan