DOĞULU ile Oluşan Kelimeler (DOĞULU Kelime Türetme)

DOĞULU harflerinden oluşan 11 kelime bulunuyor. DOĞULU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Doğulu kelimesinin anlamı nedir? Doğulu ile başlayan kelimeler. İçinde doğulu olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

DOĞULU18

4 Harfli Kelimeler

DOĞU15, OĞUL13, DOLU8, OLDU8

3 Harfli Kelimeler

LOĞ11, DUL6, ULU5

2 Harfli Kelimeler

DO5, OD5, OL3

OL

[sıfat]

[eskimiş]

  • O gösterme sıfatı

    Dedi gördüm ol habibin anasın - Süleyman Çelebi

[zamir]

  • O gösterme zamiri

ULU

[sıfat]

  • Erdemleri bakımından çok büyük, yüce

    Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin

  • Çok yüksek, çok büyük olan (şey)

    Dökülen meyvelerinden fazla, açılmış çiçekleri bulunan bir ulu ağaç. - İbrahim Alâeddin Gövsa

DO (Kelime Kökeni: İtalyanca do)

[isim]

[müzik]

  • Gam (II) dizisinde `si` ile `re` arasındaki ses
  • Bu sesi gösteren nota işareti

Birleşik Kelimeler: do anahtarı

OD

[isim]

[eskimiş]

  • Ateş

    Yaz bahar ayında bir od verdiler / Yandım gittim ala karlı dağ iken - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • od yok ocak yok

Birleşik Kelimeler: od ocak

DUL

[isim]

  • Eşi ölmüş veya eşinden boşanmış kadın veya erkek

    Bebek'teki evinde bir dul kız kardeşiyle yalnız yaşar. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dul kalmak

Birleşik Kelimeler: dulaptal otu, dulavrat otu, karadul

DOLU

[isim]

  • Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü

    Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti. - Tarık Buğra

[sıfat]

  • İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, pür, boş karşıtı

    Su ile dolu bir şişe.

  • Bir yerde sayıca çok

    Dağda keklik dolu.

  • Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan

    Haftaya pazartesiye kadar bütün uçaklar dolu. - Attila İlhan

  • Boş vakti olmayan, meşgul

    Bugün doluyum.

  • Çok olan (iş, uğraş, olay vb.)
  • İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar)

    Tabanca doludur, dikkat edin.

  • Tornacılıkta delik açılmamış (gereç)

[mecaz]

  • Bir duygunun güçlü etkisinde olan

[isim]

[eskimiş]

  • İçki doldurulmuş bardak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • doluya koydum almadı, boşa koydum dolmadı

Birleşik Kelimeler: doludizgin, dolu serpme, bir dolu, deli dolu, hayat dolu, yaşam dolu, yüreği dolu

OLDU

[edat]

  • Evet

[ünlem]

  • Başüstüne

LOĞ

[isim]

[halk ağzında]

  • Yollarda, tarlalarda toprağı ezmek veya toprak damlı evlerin üstündeki killi toprağı sert bir katman durumuna getirmek için dam üzerinde yuvarlanan, silindir biçimindeki ağır taş, yuvgu, yuvak

OĞUL

[isim]

  • Erkek evlat, mahdum

    Bir emrihak vaki olduğu zaman yerimize oğullarımız geçecek. - Feridun Fazıl Tülbentçi

  • Bazı kelimelerin anlamını pekiştirmek için kullanılan bir söz

    Hinoğluhin.

  • Bir ana arıyla birlikte kovandan ayrılan, yeni yetişmiş arı topluluğu

    Oğul arısı.

[ünlem]

  • Yaşlı kimselerin genç erkeklere söylediği bir seslenme sözü

    Bu su onu da devirir oğul! - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • oğul çıkarmak
  • oğul vermek

Birleşik Kelimeler: oğul balı, oğul otu, oğul uşak, oğul oğul, sütoğul, üvey oğul, âdemoğlu, amca oğlu, çapanoğlu, dayı oğlu, eloğlu, emmi oğlu, eşekoğlueşek, hala oğlu, hayvanoğluhayvan, herifçioğlu, hıyaroğluhıyar, hinoğlu, insanoğlu, itoğluit, kişioğlu, köpekoğlu, köpoğlu, köroğlu, kuloğlu, ölmezoğlu, sultanoğlu, uyaroğlu

DOĞU

[isim]

  • Güneşin doğduğu ana yön, gün doğusu, şark, maşrık, batı karşıtı
  • Bulunulan yere göre güneşin doğduğu yönde kalan bölge

[gök bilimi]

  • Güneşin 21 Mart'ta ve 23 Eylül'de doğduğu 0,90°'lik yön

Birleşik Kelimeler: doğu kayını, doğu noktası, güneydoğu, kuzeydoğu, gün doğusu

[isim]

  • Güneşin doğduğu yöndeki ülkeler bölgesi, Şark, Batı karşıtı
  • Avrupa'ya göre Asya ve Kuzeydoğu Afrika'nın bir bölümü

[sıfat]

  • Bu yönde olan, Şarki

Birleşik Kelimeler: Doğu bilimi, Doğu Bloku, Doğu Türkçesi, Orta Doğu, Uzak Doğu, Yakın Doğu

DOĞULU

[sıfat]

  • Doğu ülkelerinden olan (kimse), Şarklı
  • Türkiye'nin doğusunda bulunan illerden olan (kimse)
  • Doğu uygarlığını benimsemiş (kimse)