DOĞRUSAL Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
DOĞRUSAL harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli DOĞRUSAL kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DOĞU15,
ORAL (Kelime Kökeni: Fransızca oral)
- Ağızcıl
- Sözlü
- Ağız yoluyla
- Söze dayanan
URLA
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
LASO (Kelime Kökeni: Fransızca lasso)
- Kement
ORSA (Kelime Kökeni: İtalyanca orza)
- Yelkenleri rüzgârın estiği yöne çevirmekte kullanılan, her iki taraftan yelkenin ortasına bağlanan ip
- Geminin rüzgâr alan yanı, rüzgârüstü, boca veya rüzgâraltı karşıtı
- Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi
-
(o'rsa) Geminin, rüzgârın geldiği yöne döndürülmesi için söylenen söz
Orsa, diye bağırmasıyla dümeni basması bir oldu. - Halikarnas Balıkçısı
Birleşik Kelimeler: orsa alabanda, orsa boca
OLUR
-
Olabilir
Bu olur iş mi?
- Onay, tasdik, yapabilme izni
-
“Evet” anlamında kullanılan bir kabul sözü
Gazeteyi okur musun? -Olur.
Ata Sözleri ve Deyimler
- olur almak
- olur ki
- olur şey (veya iş) değil
- oluruna bakmak
- oluruna bırakmak
- oluruyla yetinmek
- olur vermek
Birleşik Kelimeler: olur olmaz
- Erzurum iline bağlı ilçelerden biri
RULO (Kelime Kökeni: Fransızca rouleau)
-
Dürülerek boru biçimi verilmiş deri veya kâğıt tomar
Duvarlardaki raflarda kurtların kemire kemire bitiremediği el yazmaları, parşömenler ve harita ruloları vardı. - İhsan Oktay Anar
- Boya işlerinde kullanılan emici özelliğe sahip sünger veya sentetik silindir
- Silindir biçiminde, içine değişik malzeme konularak hazırlanmış (köfte, pasta, dondurma)
SURA (Kelime Kökeni: (Surate şehrinin adından))
- Yumuşak ince bir tür ipekli kumaş
- Bu kumaştan yapılan
SUAL (Kelime Kökeni: Arapça suʾāl)
-
Soru
Hatıralarını anlattığı sırada Atatürk'e bir sual sormuştum. - Falih Rıfkı Atay
Ata Sözleri ve Deyimler
- sual etmek
Birleşik Kelimeler: sorgu sual, ahiret suali, kabir suali
DARU (Kelime Kökeni: Farsça dārū)
- İlaç
LODA
-
Küme, yığın
Saman lodası.
- Demet
- Taneli veya tanesiz saman yığını
- Üzeri toprak veya otla örtülmüş saman yığını
RODA (Kelime Kökeni: İtalyanca roda)
- Yöntemine uygun düzgün sarılmış halat yumağı
SORU
- Bir şey öğrenmek için birine yöneltilen ve karşılık gerektiren söz veya yazı, sual
- Bir öğrenciye sınavda yöneltilen söz veya yazı, sual
Ata Sözleri ve Deyimler
- soru sormak
Birleşik Kelimeler: soru cümlesi, soru eki, soru işareti, soru sıfatı, soru zamiri, soru zarfı, sorulu görünüm, gensoru, sözlü soru önergesi, yazılı soru önergesi
DOLU
-
Havada su buğusunun birden yoğunlaşıp katılaşmasından oluşan, türlü irilikte, yuvarlak veya düzensiz biçimli buz parçaları durumunda yere hızla düşen bir yağış türü
Dolu ekinlerini vurmuşsa bir yıl aç demekti. - Tarık Buğra
-
İçi boş olmayan, dolmuş, meşbu, pür, boş karşıtı
Su ile dolu bir şişe.
-
Bir yerde sayıca çok
Dağda keklik dolu.
-
Boş yeri olmayan, her yeri tutulmuş olan
Haftaya pazartesiye kadar bütün uçaklar dolu. - Attila İlhan
-
Boş vakti olmayan, meşgul
Bugün doluyum.
- Çok olan (iş, uğraş, olay vb.)
-
İçinde atılacak mermisi bulunan (top, tüfek vb. ateşli silahlar)
Tabanca doludur, dikkat edin.
- Tornacılıkta delik açılmamış (gereç)
- Bir duygunun güçlü etkisinde olan
- İçki doldurulmuş bardak
Ata Sözleri ve Deyimler
- doluya koydum almadı, boşa koydum dolmadı
Birleşik Kelimeler: doludizgin, dolu serpme, bir dolu, deli dolu, hayat dolu, yaşam dolu, yüreği dolu
DORU
- Gövdesi kızıl, ayakları ve yelesi koyu renkli olan, yağız (at)
- Kızıl (at donu)
Birleşik Kelimeler: yağız doru, kestane dorusu
ORDU
- Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
-
Bir devletin silahlı kuvvetlerinin tümü
Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbi / Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi - Yahya Kemal Beyatlı
-
Bu topluluğun başlıca bölümlerinden her biri
Dördüncü Ordu Karargâhına gidiş, artık bir mabede çıkılıyor gibi baş döndürür. - Falih Rıfkı Atay
- Amaç, nitelik vb. yönlerden benzeyen insanların bütünü
- Çok sayıda insan, kalabalık
Birleşik Kelimeler: ordubozan, ordu donatım, orduevi, ordu komutanı, ordu merkezi, düzenli ordu