DOĞANCILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DOĞANCILIK harflerini içeren 6 harfli 24 kelime bulunuyor. 6 harfli DOĞANCILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DOĞACI20, CIDAĞI20, DAĞCIL19, CAĞLIK17, DAĞLIK16, KILAĞI15, DALICI13, ODACIK13, DALCIK12, ACILIK11, ACIKLI11, AKINCI11, AKILCI11, ILICAK11, KOLACI11, KOCALI11, KALICI11, OCAKLI11, ALINDI10, KANCIL10, KILCAN10, ODALIK10, ANILIK8, KINALI8

ANILIK

[isim]

  • İçine hatıraların yazıldığı defter, hatıra defteri

[sıfat]

  • Anı özelliği taşıyan

KINALI

[sıfat]

  • Kına ile boyanmış olan
  • Kınanın renginde veya kızıl renkte olan

    Bıyıklarının ortası belli ki tütün zifirinden kınalı bir renk almıştı. - Refik Halit Karay

[isim]

  • Yapıncak(II)

Birleşik Kelimeler: kınalı bamya, kınalı keklik, kınalı kuzu, kınalı yapıncak, geçmişi kınalı, ölüsü kınalı

ALINDI

[isim]

  • Para vb. bir şeyin teslim alındığını gösteren belge, makbuz

KANCIL

[isim]

[biyoloji]

  • Kanda yaşayan asalak

KILCAN

[isim]

[halk ağzında]

  • At kuyruğu kılından yapılmış kuş tuzağı

ODALIK

[isim]

[eskimiş]

  • Bir erkeğin nikâhsız olarak aldığı kadın

    Eskiden bu senin dediklerini yapanlara odalık denirdi. - Burhan Felek

[tarih]

  • Padişah, şehzade ve paşaların saraya alınan karavaşlar arasından seçtikleri kadın, ikbal

    Rahmetli bilmem ne paşanın odalığı imiş. - Ercüment Ekrem Talu

ACILIK

[isim]

  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu

ACIKLI

[sıfat]

  • Acındıracak, acı verecek nitelikte olan, dokunaklı, üzücü, koygun

    Bu âdet bir fabrika sahibinin acıklı hayat hikâyesiyle birlikte kondulara yayıldı. - Lâtife Tekin

  • Acı görmüş, yaslı, kederli

    Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acıklı başta akıl olmaz

Birleşik Kelimeler: acıklı komedi

AKINCI

[isim]

[tarih]

  • Düşman ülkesine akın yapan savaşçı

    Pencap vadilerine yerleşen akıncılar ana yurtlarını unutuverdiler. - Hüseyin Cahit Yalçın

[spor]

  • İleri uç oyuncusu

AKILCI

[sıfat]

[felsefe]

  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)
  • Akılcılıkla ilgili

ILICAK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Ilıkça

KOLACI

[isim]

  • Kola (II) seven kimse
  • Kola (II) satan kimse

[isim]

  • Giysi, örtü, çarşaf vb.ni yıkayarak kolalayan ve ütüleyen kimse

    Adam sen de! Çamaşırları toplar, kolacıya yollarım, hem yıkar hem de ütüler. - Memduh Şevket Esendal

  • Bu işlerin yapıldığı yer

KOCALI

[sıfat]

  • Kocası olan, evli (kadın)

Birleşik Kelimeler: karılı kocalı

KALICI

[sıfat]

  • Sürekli, geçici karşıtı
  • Her zaman geçerliğini sürdürecek olan
  • Bir süre için belli bir yerde kalan, konuk, gidici karşıtı

Birleşik Kelimeler: kalıcı makyaj, kalıcı ruj

OCAKLI

[sıfat]

  • Ocağı olan, içinde ocağı bulunan

    Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık. - Sait Faik Abasıyanık

[tarih]

  • Ocaktan olan (yeniçeri)