DOYUMSUZLUK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
DOYUMSUZLUK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli DOYUMSUZLUK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
YOMSUZ15,
MUSLUK (Kelime Kökeni: Arapça maslūk)
-
Takıldığı boru veya kabın içindeki akışkanı, istenildiğinde akıtabilecek bir düzende yapılmış açılır kapanır alet
Ben suratımı buruşturdukça, bir yaz öğlesinde yarı açık kalmış bir musluktan akarak ak mermer bir yalakta şarkı söyleyen serin bir su gibi gülsün o! - Nazım Hikmet
-
El yıkamaya yarayan yer, lavabo
Beni musluğa götüren namuslu polisler kurtulduğumu görünce sevindiler. - Aka Gündüz
Birleşik Kelimeler: rakorlu musluk, hava musluğu, lavabo musluğu, yangın musluğu
SOKULU
-
Sokulmuş olan
Tokmağın altındaki kilitte bir sarı pirinç anahtar sokulu idi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
- Sokulmuş olarak
DOKULU
- Dokusu olan
Birleşik Kelimeler: besi dokulu
OYUKLU
- Oyuğu olan, oyukları bulunan
UYKULU
-
Uyku gereksinimi olan
Gözleri her zaman uykuludur. - Sait Faik Abasıyanık
-
Uyku sersemi olan
Uykulu gözlerini kırpıştırarak çöp tepelerine doğru yürüdüler. - Lâtife Tekin
- Uyku sersemi olarak
Birleşik Kelimeler: uykulu uykulu
YOKSUL
-
Geçinmekte çok sıkıntı çeken (kimse, toplum, ülke), parasız, yoksuz, varlıksız, variyetsiz, fakir, fukara, zengin, varsıl karşıtı
O kadar yoksulmuş ki rüyasında bile eline para değmemiş. - Elif Şafak
-
İstenilen nitelikte ve özellikte olmayan, yetersiz
Yazılarını okudum, sözlerini dinledim, bilgice onu biraz yoksul buldum. - Memduh Şevket Esendal
Birleşik Kelimeler: yok yoksul, fırsat yoksulu
DOLUSU
-
Dolduracak kadar
Aç ve susuzuz düşüncesiyle bir sepet dolusu şeftali de almışlar getirmişler. - Azra Erhat
Birleşik Kelimeler: ağız dolusu, avuç dolusu, bir çuval dolusu, etek dolusu, kucak dolusu
KOLSUZ
-
Kolu olmayan
Etrafımda hastalar, topallar, kolsuzlar görmüştüm. - Ahmet Haşim
- Kol geçirilmemiş olan (giysi)
KUZULU
- Kuzusu olan (koyun)
- Kendisine bitişik olarak aynı cinsten küçük tanesi olan (meyve ve sebze)
SUYOLU
- Sutaş
- Bazı kâğıtların dokusunda bulunan, ışığa tutulduğunda görülebilen çizgi, resim veya yazı, filigran
-
Kâğıt üzerine konulan noktaların aralarını çizgilerle birleştirerek oynanan bir çocuk oyunu
Biz, suyolu oynar gibi kasabanın dar ve karışık sokaklarında... - Reşat Nuri Güntekin
SOYMUK
- Damarlı bitkilerin kök, gövde ve yapraklarında, ongun besi suyunu ileten borularla, yakın hücrelerden ve bunların arasını dolduran özek dokudan oluşan tabaka
- Çam ağacının çiğnenip emilen iç kabuğu ve bunu almak için ağacın gövdesine açılan yara, yalamuk
UYUMLU
-
Uyumu olan, ahenkli, mevzun, imtizaçlı
Kadından anladığı uyumlu arkadaşlık, çıtkırıldım olmamak, güzel, alımlı olmaktı. - Necati Cumalı
YUMULU
- Yumuk
KUMSUZ
- Kumu olmayan
OMUZLU
-
Omzu olan
İçeriye orta boylu, geniş omuzlu, iri gövdeli bir adam girdi. - Memduh Şevket Esendal