DİŞLEYİVERMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
DİŞLEYİVERMEK harflerini içeren 8 harfli 41 kelime bulunuyor. 8 harfli DİŞLEYİVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DEVLEŞME20,
DİRİLMEK
-
Güçlenip canlanmak
Bir bardak suyu içince dirildi.
- Bitki solmuş, pörsümüş durumdayken yeniden canlılık kazanmak, diri duruma gelmek
- Hasta yeniden sağlığını kazanmak, iyileşmek
-
Öldüğü sanılan şey canlanmak
Masal bu, ölüyken dirilmiş, kabirden dışarı atlamış insanların masalı. - Peyami Safa
-
Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek
Aruz ölçüsü bir gün yeniden dirilecek mi bilmiyorum. - Nurullah Ataç
Birleşik Kelimeler: öle dirile
DERLEMEK
- Seçme yaparak toplamak, bir araya getirmek, tedvin etmek
- Düzgün bir biçimde toplamak
Ata Sözleri ve Deyimler
- derleyip toplamak (veya toparlamak)
DELİRMEK
-
Deli olmak, aklını yitirmek, çıldırmak
İkramiye kazananların delirdiklerini işitirdi. - Peyami Safa
DERİLMEK
-
Derme işine konu olmak
Gider oldum, el başıma derildi - Halk türküsü
İRDELEME
- İrdelemek işi
YERİLMEK
- Yerme işine konu olmak, kötülenmek
ERMİŞLİK
- Ermiş olma durumu, evliyalık, velilik
ERİŞİLME
- Erişilmek işi
İRİLEŞME
- İrileşmek işi
- Bazı organların hastalık sonucunda olağan dışı büyümesi durumu
İKİLEŞME
- İkileşmek işi
Birleşik Kelimeler: benlik ikileşmesi
MİDYELİK
- Yapay olarak midye üretilen yer
YERLEŞKE
- Bir üniversitenin genellikle kent dışında derslik, öğrenci yurdu gibi her türlü yapı ve etkinlik alanlarıyla toplu bir biçimde bulunduğu yer, kampüs
YERLEŞİK
-
Belli bir yere yerleşmiş
Onlar yerleşik toplumlar, herkesin yeri belli, öyle vırt zırt oradan oraya geçilemez. - Attila İlhan
- Bir yerin yerlisi olmuş, mütemekkin
-
Bir yerde varlığını sürekli olarak sürdürecek olan
Türkler Anadolu'ya gelmeden önce de muhtelif ülkelerde yerleşik medeniyete geçmişler, büyük şehirler kurmuşlardır. - Mehmet Kaplan
YELDİRME
- Yeldirmek işi
-
Kadınların çarşaf yerine kullandıkları, başörtüsü ile birlikte giyilen hafif üstlük
Yeldirmelerine sarılmış yanık yüzlü bir küme köy kadını hep birden trene ellerini uzatıyor, bağırıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
- İki veya daha çok uskumru ağının eklenmesiyle yapılan uzun ağ
YEDİRMEK
- Yemesini sağlamak
-
Ağzına yiyecek vermek, beslemek, karnını doyurmak
Çocuğu yedirmek.
-
Bir şeyi azar azar başka bir şeyin içine karıştırarak belli olmayacak duruma getirmek
Yağı hamura yedirmek.
-
Bir fazlalığı herhangi bir biçimde kullanmak
Kumaşın fazlasını büzgüye yedirdi.
- Nefis, namus, şan, kibir vb. kavramlarla kullanıldığında yakıştırmak, yaraştırmak
- Bir kimseye rüşvet vermek