DİPLOMASIZ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

DİPLOMASIZ harflerini içeren 4 harfli 55 kelime bulunuyor. 4 harfli DİPLOMASIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Diplomasız ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Diplomasız olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

PAZI12, POSA10, PASO10, SOPA10, SIPA10, AMİP9, MAZI9, OPAL9, SLAP9, SLİP9, AZİM8, AZOL8, ADIM8, İMZA8, İZAM8, MİZA8, MODA8, MAZİ8, SODA8, ASIM7, AZİL7, ADLI7, ADIL7, ALDI7, DAİM7, İDAM7, İDOL7, LODA7, MİSO7, SOMA7, SIMA7, ZAİL7, ASIL6, ADİL6, ADLİ6, ALIM6, LASO6, MOLA6, OLMA6, SİLO6, SİMA6, SALI6, SAMİ6, SILA6, ASİL5, ASLİ5, ALİM5, AMİL5, İMLA5, İSAL5, İMAL5, İLAM5, LİMA5, MALİ5, MAİL5

ASİL (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl)

[sıfat]

  • Soylu

    Kaybettiğimiz bu asil adamın bizimle beraber çalışmasına hakikaten imkân yokmuş. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

  • Yüce duygularla yapılan

    Asil bir davranış.

Birleşik Kelimeler: asilzade

ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)

[sıfat]

  • Birincil

    Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa

  • Temel olarak alınan, birincil
  • Asıl olan

    Kurumun asli üyeleri.

Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha

ÂLİM (Kelime Kökeni: Arapça ʿālim)

[isim]

  • Bilgin

    Hiçbir şeye inanmayan, ne inkılapçı ne muhafazakâr ne âlim ne şair olabilir. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âlim unutmuş, kalem unutmamış

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bilen

AMİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāmil)

[isim]

  • Etken, etmen, sebep, faktör

    Acaba bu cereyan ne gibi tarihî amillerin tesiriyle doğdu. - Fuat Köprülü

İMLA (Kelime Kökeni: Arapça imlāʾ)

[isim]

  • Yazım

    İmla bahsi yalnız bizde değil Fransa'da dahi gariplikler uyandırmıştır. - Ahmet Rasim

[eskimiş]

  • Doldurma, doldurulma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imla etmek
  • imlaya gelmemek

İSAL (Kelime Kökeni: Arapça īṣāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Ulaştırma

İMAL (Kelime Kökeni: Arapça iʿmāl)

[isim]

  • Ham maddeyi işleyip mal üretme
  • Yapım

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imal etmek

İLAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿlām)

[isim]

[eskimiş]

  • Bildirme, anlatma

[hukuk]

  • Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmî belge

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilam etmek

Birleşik Kelimeler: boşanma ilamı, veraset ilamı

L

  • Romen rakamları dizisinde 50 sayısını gösteren işaret

MALİ (Kelime Kökeni: Arapça mālī)

[sıfat]

  • Mal ile ilgili

    Mali durumu zaten kötü. - Haldun Taner

  • Parasal
  • Maliyeye ilişkin, maliye ile ilgili

    Mali önlemler.

Birleşik Kelimeler: mali analist, mali belge, mali cebir, mali senet, mali yıl

MAİL (Kelime Kökeni: Arapça māʾil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eğilimi olan

    Türk ruhu, çocukluğu anından itibaren mücerrede maildir. - Asaf Halet Çelebi

  • Eğik
  • Benzeyen, andıran

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mail olmak

ASIL (Kelime Kökeni: Arapça aṣl)

[isim]

  • Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı

    Bir belgenin aslı.

  • Kök, köken, kaynak

    Yazının aslı resimdir.

  • Gerçeklik

    Bu haberin aslı yok.

  • Soy, nesep

    İnsan, dedi, aslını unutmamalıdır. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]

  • Gerçek, esas

    Ama benim asıl niyetim eski sevgilisinin adını öğrenmek. - Ahmet Ümit

[sıfat]

  • Bir şeyin temelini oluşturan, ana

[sıfat]

  • Aranılan nitelikleri en çok kendinde toplamış olan

    Asıl sanat budur.

[sıfat]

  • Bir görevde sürekli bulunan, yedek karşıtı

    Asıl jüri üyesi toplantıya gelmediğinden yedek üye çağrıldı.

[zarf]

  • (a'sıl) Gerçekten, gerçek olarak

    Bana umut vermeye çalışıyor ama asıl onun teskin edilmeye ihtiyacı var. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asıl azmaz, bal kokmaz
  • aslı çıkmak
  • aslına bakarsan

Birleşik Kelimeler: asıl nüsha, asıl sayılar, aslı astarı, aslı faslı, aslı nesli

ADİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿādil)

[sıfat]

  • Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli

    Milletler tarihte fatihlerden fazla adillere bağlıdırlar. - Falih Rıfkı Atay

ADLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿadlī)

[sıfat]

[hukuk]

  • Adaletle ilgili

Birleşik Kelimeler: adli eczacılık, adli makam, adli merci, adli polis, adli sicil, adli tabip, adli tatil, adli tıp, adli yıl, adli zabıta

ALIM

[isim]

  • Alma işi

[mecaz]

  • Kurum, çalım, gurur

[mecaz]

  • Çekicilik

    O ne eda, o ne alım, o ne çalım! - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: alım çalım, alım satım, dış alım, ön alım, spot alım, zor alım, destekleme alımı