DİPDAM ile Oluşan Kelimeler (DİPDAM Kelime Türetme)
DİPDAM harflerinden oluşan 17 kelime bulunuyor. DİPDAM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Dipdam kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
DİPDAM15
5 Harfli Kelimeler
MADDİ10
4 Harfli Kelimeler
AMİP9, DAİM7, İDAM7
3 Harfli Kelimeler
DİP9, PİM8, DAM6, ADİ5, İMA4, MAİ4
2 Harfli Kelimeler
İP6, AD4, AM3, İM3, Mİ3, MA3
AM
- Dişilik organı
- Amerikyum elementinin simgesi
İM
- İşaret
- Alamet
Birleşik Kelimeler: im bilimi, çizgi im, kesme imi
Mİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mi)
- Gam dizisinde re ile fa arasındaki ses ve bu sesi gösteren nota işareti
İMA (Kelime Kökeni: Arapça īmāʾ)
-
Dolaylı olarak anlatma, üstü kapalı olarak belirtme, işaretleme, anıştırma, ihsas
Başkalarına ima ile bile söylemekten çekindiğim en mahrem şeyleri bilen insandın sen. - Peyami Safa
- Açıkça belirtilmeyen, dolaylı olarak anlatılan şey
Ata Sözleri ve Deyimler
- ima etmek
MAİ (Kelime Kökeni: Arapça māʾī)
- Mavi
AD
-
Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam
Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu
- Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim
Ata Sözleri ve Deyimler
- ad almak
- ad çekmek
- adı (bile) olmamak
- adı batası (veya batasıca)
- adı batmak
- adı bile okunmamak
- adı çıkmak
- adı çıkmış dokuza, inmez sekize
- adı deliye çıkmak
- adı duyulmak
- adı geçmek
- adı gibi bilmek
- adı kaldırılmak
- adı kalmak
- adı karışmak
- adı kötüye çıkmak
- adını ...-ye çıkarmak
- adını ağzına abdestle almak
- adını ağzına almamak
- adını anmak
- adını bağışlamak
- adını çıkarmak
- adını kirletmek (veya lekelemek)
- adını koymak
- adını taşımak
- adını vermek
- adı olmak
- adı var
- ad koymak
- ad takmak
- ad vermek
- ad yapmak
Birleşik Kelimeler: ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına
- Sayma
- Sayılma
Birleşik Kelimeler: addetmek, addolunmak
ADİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿādī)
-
Değersiz, kötü, sıradan, hiçbir özelliği olmayan
Sonra redingot devri geldi ve redingot içinden yarı uşak, yarı kapı kulu, riyakâr, adi bir nesil türedi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Aşağılık, alçak
Bunlar çok adi ve fena insanlardı. - Reşat Nuri Güntekin
-
Bayağı
Büyük bir nefretle bu adi yalanı reddederim. - Asaf Halet Çelebi
Birleşik Kelimeler: adi adım, adi defter, adi ıskarmoz, adi kesir, adi palanga, adi suçlu
DAM
-
Yapıları dış etkilerden korumak amacıyla üzerlerine yapılan çoğu kiremit kaplı bölüm
Pencerenin önüne geçmiş, dalgın ve hiddetli nazarlarıyla karşıki damları seyrediyordu. - Ercüment Ekrem Talu
-
Üzeri toprak kaplı ev, küçük ev, köy evi
Hekim kendisine üç ay, tam üç ay damdan dışarı çıkmaya izin vermemişti. - Nabizade Nâzım
- Tutukevi
-
Ahır
At damında çocuğa çok iyi bir yer yapmıştı. - Halide Edip Adıvar
Ata Sözleri ve Deyimler
- dama çıkmak
- damdan çardağa atlamak
- damdan düşen, damdan düşenin hâlini (veya hâlinden) bilir
- damdan düşercesine
- damdan düşer gibi
- dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı
- dam yandı, içindeki sıçan da (birlikte) yandı
Birleşik Kelimeler: dam aktarma, dam altı, dam koruğu, ısıdam, aş damı, domuzdamı, öküz damı
-
Dansta kavalyenin eşi
Erkeklerin kimi damlarının elinden, kimi kolundan, kimi de hafifçe omzundan tutmuş, geliyorlardı. - Çetin Altan
- İskambil kâğıtlarında kız
İP
-
İplik
Tavandan ip yumakları, urganlar, gemici fenerleri sarkardı. - Necati Cumalı
- Asarak öldürme cezası
Ata Sözleri ve Deyimler
- ip atlamak
- ipe çekmek
- ipe dizmek
- ipe gelesice
- ipe gitmek
- ipe sapa gelmemek
- ipe un sermek
- ipi (birinin) eline geçmek
- ipi çözmek
- ipi kırmak
- ipi koparmak
- ip inceldiği yerden kopar
- ipini çekmek
- ipini kırmak
- ipini koparmak
- ipin ucunu kaçırmak
- ipi sapı yok
- ipiyle kuyuya inilmez
- ip koptuğu yerden bağlanır
- iple çekmek
- ipleri birinin elinde olmak
- ip takmak
- ipten almak
- ipten kazıktan kurtulmuş
- ipten kuşak kuşanmak
Birleşik Kelimeler: ip cambazı, ip iskelesi, ip merdiven, ip torba, ipucu, ipi çürük, ipi kırık, yağlı ip, çamaşır ipi, çırpı ipi, diş ipi, İngiliz ipi
DAİM (Kelime Kökeni: Arapça dāʾim)
- Sürekli, sonsuz
-
Daima
Beni daim şen gören safdiller öyle sansın / Ne bilsinler ki onlar bence birdir elem, haz - Enis Behiç Koryürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- daim etmek (veya eylemek)
- daim olmak
Birleşik Kelimeler: devridaim, her daim
İDAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿdām)
- İnsan öldürme vb. bir suça karşılık verilen ve suçlunun ölümüyle sonuçlanan ceza, idam cezası, ölüm cezası
Ata Sözleri ve Deyimler
- idam etmek
Birleşik Kelimeler: idam cezası, idam sehpası
PİM (Kelime Kökeni: İngilizce pin)
- İç içe geçen veya birbiri üzerine gelen parçaları tutturmaya yarayan bir tür tahta veya metal çivi
- Mobilyalardaki cam rafları taşımak için yan tablalara yerleştirilen kapsüllerin içine takılan silindirik, yassı ve L biçimli raf taşıma aleti
Ata Sözleri ve Deyimler
- pimini çekmek
Birleşik Kelimeler: emniyet pimi
AMİP (Kelime Kökeni: Fransızca amibe)
- Amipler takımından, vücudunun biçim değiştirmesiyle oluşan geçici kollar veya ayaklar üzerinde sürünerek yer değiştiren, tatlı ve tuzlu sularda yaşayan bir hücreli canlı (Amoeba)
DİP
-
Oyuk veya çukur bir şeyin en alt bölümü
Denizin dibinde oltanın ucu, etrafında izmaritler oynaşıyor. - Ahmet Ümit
-
Taban
Tencerenin dibi.
-
Dikili duran bir şeyin yerle birleştiği nokta ve çevresi veya bir şeyin yanı başı
Erkeklerin hepsi duvar dibindeydiler şimdi. - Ayşe Kulin
-
Kapalı bir yerin kapıya göre en uzak bölümü
Karagöz perdesinin karşısına dizilmiş koltuklardan en diptekine oturdu. - Attila İlhan
-
Arka, kıç
Hepsi de tavuğun dibinden sabah sabah çıkmış, taptazedir. - Ercüment Ekrem Talu
Ata Sözleri ve Deyimler
- dibe vurmak
- dibi görünmek
- dibi görünmeyen sudan geçme
- dibi kırmızı mumla (veya bal mumuyla) mı çağırdım
- dibine darı ekmek
- dibine kadar
- dibini boylamak
- dibini bulmak
- dibini kurcalamak (veya karıştırmak)
- dibini tutmak
Birleşik Kelimeler: dip ağı, dip balıkçılığı, dip bucak, dipdam, dip dibe, dip doruk, dip koçanı, dipnot, fincandibi, kazandibi
MADDİ (Kelime Kökeni: Arapça māddī)
- Madde ile ilgili, maddesel, özdeksel, manevi karşıtı
- Maddeden oluşan
- Mal, para, varlıkla ilgili olan
- Maddesel
Birleşik Kelimeler: maddi zarar