DİNSİZLEŞMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

DİNSİZLEŞMEK harflerini içeren 5 harfli 163 kelime bulunuyor. 5 harfli DİNSİZLEŞMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DİZİŞ13, EŞSİZ12, İŞSİZ12, SEZİŞ12, DİZİM11, DİZEM11, DİZME11, DEİZM11, DEŞME11, ŞİMDİ11, DİZİN10, DİZEL10, DİZEK10, DİŞLİ10, DİŞİL10, DENİZ10, DİLİŞ10, DİKİZ10, DİKİŞ10, DİNİŞ10, DEŞİK10, SEMİZ10, SEZME10, ŞEMSİ10, ŞEMSE10, ZİNDE10, ESKİZ9, EŞLEM9, EŞMEK9, EKSİZ9, EZMEK9, ENSİZ9, ENZİM9, ELZEM9, EMZİK9, İZLEM9, İŞEME9, İŞLEM9, KESİŞ9, MEŞİN9, MELEŞ9, MELEZ9, MENŞE9, SİNİŞ9, SİLİŞ9, SEKİZ9, SEKİŞ9, ŞİLEM9, ZEMİN9, DEMLİ8, DEMİN8, DEMEK8, DELME8, DENİM8, DİLME8, DİLİM8, DİKSE8, DİKME8, DİKİM8, DİLSİ8, DİNME8, DESEN8, DENME8, EŞKİN8, EŞLEK8, EŞLİK8, EZELİ8, EZİNE8, İNDİS8, İZLEK8, İZNİK8, İŞKİL8, İŞLEK8, İŞLİK8, KLİŞE8, KİLİZ8, KİNİŞ8, KEŞEN8, KELEŞ8, NEZLE8, NEDİM8, SİDİK8, ŞİLİN8, ŞELEK8, ŞİNİK8, ŞEKLİ8, ŞEKİL8, ŞEKEL8, DENEK7, DELİK7, DİLEK7, DİKEN7, DİNLİ7, DİNEK7, DİKEL7, DENLİ7, ESMEK7, ELDEN7, İSLİM7, İSMEN7, KİMSE7, KESME7, KESİM7, KENDİ7, LEMİS7, MİLİS7, MİSİL7, MİSEL7, MESEN7, MESEL7, MELES7, MİNSK7, NESİM7, NEMSE7, SİNME7, SİLME7, SEMEN7, SELİM7, SEKME7, ESLEK6, ESNEK6, ESKİL6, EKLEM6, EKSEN6, EKSİN6, ENLEM6, ELMEK6, EMLİK6, İNMEK6, İMLİK6, İLMİK6, İLMEK6, İMLEK6, İKLİM6, KİLİS6, KİLSİ6, KİLİM6, KESİN6, KESEL6, KESEN6, KELES6, KELEM6, MİNİK6, MELEK6, MELİK6, NESİL6, NEMLİ6, NEKES6, SİNLE6, SİNİK6, SİNEK6, SİLKİ6, SİLİK6, SENEK6, SELEN6, SELEK6, SEKİL6, SEKEL6, EKİLİ5, İLKİN5, KİNLİ5, LİKEN5, NİKEL5

EKİLİ

[sıfat]

  • Ekilmiş olan, mezru

    Ekili tarla.

İLKİN

[zarf]

  • Başta, başlangıçta, önce, iptida

    Ortalıkta gergin bir hava esiyordu, ilkin yadırgamadım. - Adalet Ağaoğlu

KİNLİ

[sıfat]

  • Kindar

LİKEN (Kelime Kökeni: Yunanca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bir mantarla bir su yosununun ortak yaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı

[tıp]

  • Kaşındırıcı bir deri hastalığı

Birleşik Kelimeler: liken bilimi

NİKEL (Kelime Kökeni: Fransızca nickel)

[isim]

[kimya]

  • Atom numarası 28, atom ağırlığı 58,71, yoğunluğu 8,9 olan, gümüş parlaklığında, demir sertliğinde, kolay işlenebilen ve kolayca tel durumuna getirilebilen bir element (simgesi Ni)

Birleşik Kelimeler: nikel kaplama

ESLEK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Başkasının buyruk ve dileklerini yerine getiren, söz tutan, yumuşak başlı, itaatli, muti

ESNEK

[sıfat]

  • Bir dış gücün etkisi altında uzama, kısalma, eğrilme vb. biçim değişikliklerine uğradıktan sonra, etkinin kalkmasıyla eski biçimini alabilme özelliğinde olan, elastik, elastiki

    Çelik ve kauçuk çok esnek cisimlerdir.

[mecaz]

  • Değişik yorumlara elverişli

[mecaz]

  • Görüş ve tutumlarında katı olmayan

ESKİL

[isim]

  • Aksaray iline bağlı ilçelerden biri

EKLEM

[isim]

[anatomi]

  • Vücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer, mafsal

Birleşik Kelimeler: eklem bacaklılar, omuz eklemi

EKSEN

[isim]

  • Bir cismi iki eşit parçaya bölen çizgi, mihver

    Politikacıların kendilerini evrenin ekseni saymamaları gereğini anlamaları için... - Haldun Taner

[matematik]

  • Üzerinde bir pozitif yön varsayılan sonsuz doğru
  • Dingil

[mecaz]

  • Çizgi

    Metnin müziğini, büyüsünü böyle bir eksen çevresinde aradım. - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: eksen oyuncu, eksen ülke, dönme ekseni, gök ekseni, eş eksenli

EKSİN

[isim]

[kimya]

  • Anyon

ENLEM

[isim]

[coğrafya]

  • Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi

Birleşik Kelimeler: enlem dairesi

ELMEK (Kelime Kökeni: (elektronik mektup'tan))

[isim]

[bilişim]

  • Elektronik posta

EMLİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Emme döneminde olan çocuk

    Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu - Halk türküsü

  • Zamanından daha geç doğan kuzu veya oğlak

İNMEK

[-den]

  • Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek
  • Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak

    Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. - Peyami Safa

  • Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek

    Dağdan kurt indi.

[-e]

  • Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak

    Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar

[-e]

  • Konaklamak

    Samananbarı köyünün en büyük ve gösterişli evine inmişlerdi. - Halide Edip Adıvar

[nesnesiz]

  • Alçalıp eski durumuna dönmek

    Sular indi. Şiş indi.

[nesnesiz]

  • Fiyatı düşürmek

    Bin lira daha indim, gene almadı.

  • Değeri düşmek

    Altın fiyatları indi.

[-e]

[argo]

  • Vurmak

    Şimdi kafana inerim!

[nesnesiz]

  • Yıkılmak

    Yağmurdan duvar inmiş.

[-e]

  • İnme gelmek

    Sağ tarafına inmiş.

  • Bir yeri kaplamak, basmak veya bir yerden akmak, kaymak

    Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara. - Çetin Altan

  • Uzamak, ulaşmak

    Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki zeytinlik ta vadiye kadar iniyordu. - Ömer Seyfettin

  • Ağmak
  • Sayısı azalmak

    Evvelden daha çok olduğumuzu zannettiğim hâlde sayımız son günlerde bu miktara inmiştir. - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: indibindi, günindi