DİNOZORLAŞMAK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

DİNOZORLAŞMAK harflerini içeren 5 harfli 166 kelime bulunuyor. 5 harfli DİNOZORLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MOLOZ11, DALAŞ10, DARAŞ10, İMROZ10, KOŞAM10, KOŞMA10, MİKOZ10, MOZAK10, OLMAZ10, ARKOZ9, AZOİK9, AZMAN9, AZMAK9, AZAMİ9, AŞMAK9, ALMAŞ9, AKMAZ9, AKŞAM9, DONMA9, DONAM9, DOLMA9, DOLAM9, İŞMAR9, İLZAM9, KOLZA9, KORZA9, KOŞİN9, KOZAN9, KAZMA9, LAKOZ9, MİRZA9, MİZAN9, MARİZ9, MARAZ9, MALAZ9, MAZAK9, NİZAM9, NAMAZ9, ŞİMAL9, ŞAMİL9, ŞAMAR9, ŞAMAN9, ZORLA9, ZAMİR9, ZALİM9, ZAMAN9, ARİZA8, ARAZİ8, ANZAK8, AŞARİ8, AŞİNA8, DONRA8, DOLAR8, DOLAK8, DRAMA8, DAİMA8, DAMLA8, DAMAR8, DAMAL8, DAMAK8, DALMA8, İNZAL8, İŞKAL8, İDMAN8, İKRAZ8, İKDAM8, KİRAZ8, KANİŞ8, KAŞAR8, KAŞAN8, KADİM8, KADRO8, KAZAN8, LANDO8, MANDA8, MARDA8, MADİK8, NAKŞİ8, NADİM8, NAZİR8, NAZİL8, NAZİK8, NAŞİR8, NAZAL8, NAZAR8, ORADA8, RADON8, RANZA8, ŞİKAR8, ŞİRAN8, ŞALAK8, ŞARKİ8, ZANKA8, ARDAK7, AROMA7, DAKAR7, DALAN7, DALAK7, DİNAR7, İDRAK7, KOMAR7, KOLON7, KONMA7, KORNO7, KADAR7, KADİR7, LİMON7, LOKMA7, LADİN7, LADİK7, MİKRO7, MORAL7, MARON7, MAKRO7, NAKDİ7, NADİR7, ORMAN7, ORLON7, ORİON7, ONMAK7, ONAMA7, OLMAK7, ROMAN7, RANDA7, ARAMİ6, ANMAK6, ANLAM6, ALMAN6, ALMAK6, AKMAN6, ALARM6, İMKAN6, İKMAL6, İKRAM6, KOLAN6, KORNA6, KORAL6, KLİMA6, KOALA6, KAMİL6, KANMA6, KARMA6, KAMAN6, KALMA6, LİMAN6, MALİK6, MARKİ6, MARKA6, MARAL6, MANİA6, MALAK6, NOKRA6, ONLAR6, RAMAK6, RAKAM6, ANLAK5, ALKAN5, AKLAN5, AKRAN5, İNKAR5, KANAL5, KARNİ5, KALAN5, LAKİN5, NAKLİ5, NAKİL5

ANLAK

[isim]

[ruh bilimi]

  • Zekâ

ALKAN (Kelime Kökeni: Fransızca alcane)

[isim]

[kimya]

  • Doymuş alifatik hidrokarbonların genel adı, parafin

AKLAN

[isim]

[coğrafya]

  • Sularını bir denize veya göle gönderen bölge, maile

    Karadeniz aklanı.

  • Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri

AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)

[isim]

  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı

İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)

[isim]

  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma
  • Kabul etmeme, tanımama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek

KANAL (Kelime Kökeni: Fransızca canal)

[isim]

  • Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu

    Süveyş Kanalı.

    Panama Kanalı.

  • Telefon, telgraf, radyo, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat

    Bir kanaldan ötekine geçerken aldığı yüklü transfer bedelini nasıl ödeyecekti bu kadın? - İnci Aral

  • Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti

[anatomi]

  • İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol

[coğrafya]

  • İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz

    Mozambik Kanalı.

Birleşik Kelimeler: atmık kanalı, hava kanalı, öd kanalı, reçine kanalı, yarım daire kanalları

KARNİ (Kelime Kökeni: Fransızca cornue)

[isim]

[kimya]

  • Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı, dar ve eğri boyunlu cam kap

KALAN

[sıfat]

  • Kalma işini yapan
  • Artan, mütebaki

    Kalan on lirayı Aliş'e verdim. - Halikarnas Balıkçısı

[isim]

[matematik]

  • Bir çıkarmanın sonucu

[isim]

[matematik]

  • Bölme işleminde bölünenden artan sayı

LAKİN (Kelime Kökeni: Arapça lākin)

[bağlaç]

  • Ama

    Halis bir şiir fena okunabilir lakin sahte bir şiir iyi okunamaz. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Ancak

NAKLÎ (Kelime Kökeni: Arapça naḳlī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Taşıma ile ilgili olan
  • Nakle dayanan, anlatılan, söylenen (gerçek)

Birleşik Kelimeler: naklî mazi

NAKİL (Kelime Kökeni: Arapça naḳl)

[isim]

  • Bir yerden alıp başka bir yere iletme, aktarma, taşıma, geçirme, aktarım
  • Göç, taşınma

    İşte, nakil masrafı da avucumda, diyerek otuz lirayı saydı. - Sermet Muhtar Alus

  • Anlatma, söyleme, hikâye etme
  • Bir görevden başka bir göreve atanma, tayin
  • Yazı veya resmin aynısını başka bir şeyin üzerine yapma, kopya etme
  • Başka dilden bir eseri kendi diline çevirme, tercüme etme

Birleşik Kelimeler: nakil aracı, nakil vasıtası, nakledilmek, nakletmek, naklettirmek, bitki nakli, kan nakli, organ nakli

[sıfat]

[eskimiş]

  • Taşıyan, aktaran, geçiren
  • Anlatan, hikâye eden

[fizik]

  • İletken

ARAMİ (Kelime Kökeni: Arapça ārāmī)

[isim]

  • MÖ 11-8. yüzyıllarda Mezopotamya'da yaşamış bir halk

ANMAK

[-i]

  • Birini veya bir şeyi akla getirerek sözünü etmek veya onu düşünmek, zikretmek, hatırlamak

    Onun bu fedakârlığını her yerde, her zaman minnetle anacağım. - Peyami Safa

[-i]

[-le]

  • Bir armağanla birinin gönlünü almak
  • Adlandırmak

    Onu, başka Tahirlerden ayırt etmek için `Temiz Tahir` diye anarlardı.

ANLAM

[isim]

[dil bilimi]

  • Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör

[mantık]

  • Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anlam çıkarmak
  • anlamına gelmek
  • anlam vermek

Birleşik Kelimeler: anlam aykırılığı, anlam bayağılaşması, anlam bilimi, anlam bilimsel, anlam daralması, anlam değişmesi, anlam genişlemesi, anlam iyileşmesi, anlam kayması, anlam kötüleşmesi, bağlamsal anlam, eş anlam, ikiz anlam, bir anlamda

ALMAN (Kelime Kökeni: Fransızca allemand)

[isim]

  • Cermen soyundan olan halk
  • Bu halktan olan kimse

Birleşik Kelimeler: Alman gümüşü, Alman papatyası, Almansever, Alman usulü