DİNAMİTLENMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

DİNAMİTLENMEK harflerini içeren 8 harfli 22 kelime bulunuyor. 8 harfli DİNAMİTLENMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DİNLETME11, DİNLENME11, DİNLEMEK11, DİNELMEK11, DİKLENME11, DİLENMEK11, DİLİNMEK11, DİTİLMEK11, DELİNMEK11, DİKELTME11, DENİLMEK11, EDİNİLME11, KADEMELİ11, İTLENMEK9, İKİLENME9, İKİLETME9, İNLETMEK9, KİNLENME9, MAKİNELİ9, NETAMELİ9, NAKLETME9, TEMKİNLİ9

İTLENMEK

[nesnesiz]

[hakaret yollu]

  • Terbiyesizce davranmak

İKİLENME

[isim]

  • İkilenmek işi

İKİLETME

[isim]

  • İkiletmek işi

İNLETMEK

[-i]

  • İnlemesine yol açmak

[mecaz]

  • Çok eziyet vermek, eziyet çektirmek

KİNLENME

[isim]

  • Kinlenmek işi

MAKİNELİ

[sıfat]

  • Makinesi olan, makine ile işleyen

[isim]

[askerlik]

  • Makineli tüfek

Birleşik Kelimeler: makineli tabanca, makineli tüfek, ağır makineli, hafif makineli

NETAMELİ

[sıfat]

  • Gizli bir tehlikesi olduğu sanılan, tekin olmayan

    Artık yürüyelim, bir an önce çıkalım bu netameli yerden. - Osman Cemal Kaygılı

  • Başına sık sık kaza gelen

    Söyle, hiçbir günü öbürüne uymayan bu belalı, bu netameli adam senden af dilemeye muhtaç mı? - Necip Fazıl Kısakürek

NAKLETME

[isim]

  • Nakletmek işi

TEMKİNLİ

[sıfat]

  • Davranışlarında ölçülü olan

    Temkinli, ağır hareketler hoş görülüyor, daha tesir yapıyordu. - Refik Halit Karay

DİNLETME

[isim]

  • Dinletmek işi

DİNLENME

[isim]

  • Dinlenmek (I) işi, istirahat

    Kendisine bir yere oturup dinlenmeyi teklif ettim. - Ahmet Haşim

Birleşik Kelimeler: dinlenme salonu

  • Dinlenmek (II) işi

DİNLEMEK

[-i]

  • İşitmek için kulak vermek

    Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak

    Beni dinlersen bu işten vazgeç.

  • Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek

    Doktor kalkar. Kulağını bu gösterilen yere dayar. Dinler. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Uymak, baş eğmek, itaat etmek

    Şaşkınım, çenem, dudaklarım, dilim sanki artık beni dinlemiyorlar. - Ahmet Ümit

DİNELMEK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Ayakta durmak
  • Ayağa kalkmak, dik durmak

    Önce ayaklarıyla, kollarıyla bir diz çöküp bir dinelerek ölçü aldılar. - Lâtife Tekin

[-e]

[mecaz]

  • Karşı koymak, kafa tutmak

DİKLENME

[isim]

  • Diklenmek işi

    Ama karısının diklenmesi yüreğine oturdu. - Lâtife Tekin

DİLENMEK

[nesnesiz]

  • Sadaka istemek

    Cami kapısında avuç açar dilenirim de onun evine gitmem. - Memduh Şevket Esendal

[-den]

[mecaz]

  • Kendisini acındırarak bir kimseden bir şey istemek

    Karşılığı beklenen sevgiye sevgi denmez / Sevdalılar yalvarır fakat bir şey dilenmez - Faruk Nafiz Çamlıbel

Birleşik Kelimeler: dilenemez dilenci