DEŞİLMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

DEŞİLMEK harflerini içeren 5 harfli 33 kelime bulunuyor. 5 harfli DEŞİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEŞME11, DEŞİK10, EŞLEM9, EŞMEK9, İŞEME9, İŞLEM9, MELEŞ9, ŞİLEM9, DEMLİ8, DEMEK8, DELME8, DİLME8, DİKME8, EŞLEK8, EŞLİK8, İŞLEK8, KLİŞE8, KELEŞ8, ŞELEK8, ŞEKLİ8, ŞEKİL8, ŞEKEL8, DELİK7, DİLEK7, DİKEL7, EKLEM6, ELMEK6, EMLİK6, İLMEK6, İMLEK6, KELEM6, MELEK6, MELİK6

EKLEM

[isim]

[anatomi]

  • Vücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer, mafsal

Birleşik Kelimeler: eklem bacaklılar, omuz eklemi

ELMEK (Kelime Kökeni: (elektronik mektup'tan))

[isim]

[bilişim]

  • Elektronik posta

EMLİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Emme döneminde olan çocuk

    Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu - Halk türküsü

  • Zamanından daha geç doğan kuzu veya oğlak

İLMEK

[isim]

  • Çözülmesi kolay düğüm, eğreti düğüm, ilmik

    Kazak ördüm ağladım / İlmek ilmek bağladım - Halk türküsü

[-i]

  • Hafif bir düğüm yaparak bağlamak
  • Halı dokurken düğümleri bağlamak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iler tutar yeri olmamak (veya kalmamak)

[-e]

[halk ağzında]

  • Değmek, dokunmak

İMLEK

[isim]

  • Bir kurum veya kuruluşun kendine seçtiği, bazı ticaret eşyası üzerine konulan, o eşyayı üreten veya satanı tanıtan resim, harf vb. özel işaret, logo

KELEM (Kelime Kökeni: Farsça kelem)

[isim]

[halk ağzında]

  • Lahana

Birleşik Kelimeler: etsiz kelem

MELEK (Kelime Kökeni: Arapça melek)

[isim]

[din bilgisi]

  • Tanrı ile insan arasında aracılık yaptığına ve nurdan olduğuna inanılan manevi varlık, ferişte

[mecaz]

  • Terbiyeli, uysal kimse

    Yanlarındaki kızlar ise sahici birer melekti. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • melek gibi

Birleşik Kelimeler: melek otu

MELİK (Kelime Kökeni: Arapça melik)

[isim]

[eskimiş]

  • Padişah, hükümdar, hakan

DELİK

[isim]

  • Dar, küçük açıklık

    Anahtar deliği karanlıktı, içeriden belli belirsiz sesler geliyordu. - Yusuf Atılgan

  • Dar, küçük çukur

    Küçük çocuk, kulübenin kenarına yığılmış taşlardan yukarıda bir deliğe sıkışmıştı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Küçük hayvan yuvası

    Fare deliği.

[sıfat]

  • Delinmiş olan

    Hangi evden istedilerse gittim, dama çıktım, akan delik kiremidi buldum, yerine sağlam kiremit koydum. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[argo]

  • Cezaevi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • deliğe tıkmak
  • delik büyük, yama küçük
  • delik eğirmek

Birleşik Kelimeler: delik deşik, cebi delik, kara delik, kubbeli delik, kulağı delik, noktalı delik, yüreği delik, budak deliği, burun deliği, fare deliği, gözetleme deliği, hava deliği, iğne deliği

DİLEK

[isim]

  • Bir kimsenin dilediği şey, istek, talep, temenni, rica, murat

    Denizciler, koro hâlinde iyi dileklerini tekrarladılar. - Halikarnas Balıkçısı

Birleşik Kelimeler: dilek kipi

DİKEL

[isim]

[halk ağzında]

  • Meni

DEMLİ

[sıfat]

  • Çok demlenmiş, koyu (çay)

DEMEK

[nesnesiz]

  • Söylemek, söz söylemek

    Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Burhan Felek

[-e]

  • Ad vermek

    Muşmulaya döngel de derler.

  • Bir dilde karşılığı olmak

    Kamer `ay` demektir.

  • Herhangi bir ses çıkarmak

    Küt dedi, düştü.

[-e]

  • Herhangi bir kanıya, yargıya varmak

    Bu işe herkes ne der?

  • Düşünmek
  • Oranlamak

    Güzellik desen onda, zenginlik desen onda.

  • Ummak

    Bundan sonra gelir mi dersin?

  • Erişmek

    Saat yedi dedi mi uyanırım.

  • Bir işe kalkışmak, yeltenmek

    Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun.

  • Saymak, kabul etmek

    Yarım milyon dediğin nedir? - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok

Birleşik Kelimeler: dedikodu, dediği dedik, dediğim dedikçi

  • bir şey anlamına gelmek

    Okuryazar olmak adam olmak demek değildir.

  • öyle mi

    Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! - Sait Faik Abasıyanık

  • yani, anlaşılan

    Demek gideceksin.

  • inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok

DELME

[isim]

  • Delmek işi

[sıfat]

  • Delinerek yapılmış

[halk ağzında]

  • Yelek

DİLME

[isim]

  • Dilmek işi
  • Dört köşe uzunlamasına kesilmiş ağaç