DEŞARJ ile Oluşan Kelimeler (DEŞARJ Kelime Türetme)
DEŞARJ harflerinden oluşan 20 kelime bulunuyor. DEŞARJ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Deşarj kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
DEŞARJ20
5 Harfli Kelimeler
DRAJE16
4 Harfli Kelimeler
ŞARJ16, ARŞE7, RAŞE7
3 Harfli Kelimeler
ŞAD8, ARŞ6, ŞER6, DAR5, EDA5
2 Harfli Kelimeler
JE11, AŞ5, EŞ5, ŞE5, AD4, DE4, AR2, ER2, RA2, RE2
AR (Kelime Kökeni: Fransızca are)
-
100 m² değerinde yüzey ölçü birimi
Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.
-
Utanma, utanç duyma
Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan
Ata Sözleri ve Deyimler
- ar damarı çatlamış
- ar dünyası değil kâr dünyası
- ar etmek
- arına dokunmak
- ar namus tertemiz
- ar ve hayâ perdesi yırtılmak
- ar yılı değil, kâr yılı
Birleşik Kelimeler: ar belası
- Argon elementinin simgesi
ER
-
Erkek
Noksansız bir çeyiz ve düğünle iyi bir ere verilen Zeynep'in hissesi ayrılmıştır. - Tarık Buğra
-
İşini iyi bilen, yetenekli kimse
Sanat eri çalışır, bir eser kor ortaya, onun güzel olduğuna inanır, o güzelliği herkesin anlamasını, kavramasını ister. - Nurullah Ataç
- Kahraman, yiğit
-
Rütbesiz asker, nefer
Düşman erleri arasında Fransızlar da vardır. - Salâh Birsel
- Koca
Ata Sözleri ve Deyimler
- ere gitmek (veya varmak)
- ere vermek
- erim er olsun da yerim çalı dibi olsun
- erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını
- er kocar, gönül kocamaz
- er lokması er kursağında kalmaz
- er olan ekmeğini taştan çıkarır
- er oyunu üçe kadar
Birleşik Kelimeler: erbaş, er bezi, erdişi, er ekmeği, er kişi, er meydanı, er suyu, acemi er, komando er, tam er, avcı eri, emir eri, gönül eri, hizmet eri, iş eri, sanat eri, yazın eri
-
Erken
Er sabah kalktım ki sular çağlıyor - Halk türküsü
Birleşik Kelimeler: er ekmeği, er geç
- Erbiyum elementinin simgesi
RA
- Radyum elementinin simgesi
RE
- Türk alfabesinin yirmi birinci harfinin adı, okunuşu
- Gam (II) dizisinde do ile mi arasındaki ses
- Renyum elementinin simgesi
AD
-
Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam
Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu
- Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim
Ata Sözleri ve Deyimler
- ad almak
- ad çekmek
- adı (bile) olmamak
- adı batası (veya batasıca)
- adı batmak
- adı bile okunmamak
- adı çıkmak
- adı çıkmış dokuza, inmez sekize
- adı deliye çıkmak
- adı duyulmak
- adı geçmek
- adı gibi bilmek
- adı kaldırılmak
- adı kalmak
- adı karışmak
- adı kötüye çıkmak
- adını ...-ye çıkarmak
- adını ağzına abdestle almak
- adını ağzına almamak
- adını anmak
- adını bağışlamak
- adını çıkarmak
- adını kirletmek (veya lekelemek)
- adını koymak
- adını taşımak
- adını vermek
- adı olmak
- adı var
- ad koymak
- ad takmak
- ad vermek
- ad yapmak
Birleşik Kelimeler: ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına
- Sayma
- Sayılma
Birleşik Kelimeler: addetmek, addolunmak
DE
- Türk alfabesinin beşinci harfinin adı, okunuşu
DAR
-
İçine alacağı şeye oranla ölçüleri yetersiz olan, geniş ve bol karşıtı
Bütün gece eski kentin dar sokaklarında dolaştım. - Adalet Ağaoğlu
-
Genişliği az veya yetersiz olan, ensiz, mikro
Sahilleri kucaklayan tatlı meltemler, bu mahallenin dar sokaklarından geçmiyordu. - Suat Derviş
-
Az, elverişsiz, sınırlı
Dar ve alıştığımız çerçeve içinden çıkmak bizi şaşırtacağı için onu istemeyiz. - Asaf Halet Çelebi
-
Sıkıntılı
Dar bir gün gelmiş, birinden üç beş kuruş almışım, bundan ne çıkar? - Memduh Şevket Esendal
-
Yetersiz
Bazıları mefkûrenin enginliğini ve azametini tamamıyla kavrayamayacak derecede dardırlar. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Güçlükle, ucu ucuna, ancak
En sonra, pek çok sıkılan çocukların zoru ile akşam altı postasına dar yetiştiler. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- dara boğmak
- dara düşmek
- dara gelmek
- dara getirmek
- darda bulunmak
- darda kalmak
- dar gelmek
- dar kaçmak
Birleşik Kelimeler: dar açı, dar aralık, darboğaz, dar boğaz, dar darına, dar gelirli, dar görüşlü, dar hat, dar kafalı, dar paça, dar ünlü, dar vakit, dar zaman, dara dar, darı darına, gönlü dar, havsalası dar, içi dar, ufku dar, yüreği dar
- İdam mahkûmlarını asmak için dikilen direk
Birleşik Kelimeler: darağacı
- Yurt
- Ev
Birleşik Kelimeler: darıdünya, darülaceze, darülbedayi, darüleytam, darülfünun, darüşşifa
EDA (Kelime Kökeni: Arapça edāʾ)
-
Davranış, tavır
Gül kokusunda saf ve masum bir eda, yaseminde romantik bir sevda hisseder gibi olurum. - İbrahim Alâeddin Gövsa
-
Naz, işve
Giyimi kuşamı tepeden tırnağa Paris modası ya, nazı edası hiç aşağı kalmıyor ki! - Attila İlhan
-
Anlatış biçimi, tarzı
Sonra birdenbire sözlerinin konferans edasını değiştirerek bana sordu. - Ömer Seyfettin
-
Verme, ödeme, yerine getirme
Bir zamanlar gözünde büyüttüğü adama bir nevi minnet borcu edası olmalıydı bu. - Osman Aysu
Ata Sözleri ve Deyimler
- eda etmek
AŞ
- Yemek
Ata Sözleri ve Deyimler
- aşını, eşini, işini bil
- aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
- aş taşınca kepçeye paha olmaz
- aş tuz ile, tuz oran ile
Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı
EŞ
-
Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri
Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin
-
Karı kocadan her biri, hayat arkadaşı, refik, refika
Kadın diye eşini bellemiş, dürüst, aile babası bir adamdır. - Zeyyat Selimoğlu
-
Birlikte yaşayan dişi ve erkek hayvandan her biri
Güvercin eşini arıyor.
-
İkişer kişilik gruplarla oynanan oyunlarda, ortak oynayan iki kişiden her birinin öbürüne göre durumu, partner
Briçte kuvvetli bir eş seçti.
- Kuma, ortak
- Arkadaş
- Döl eşi
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
- eş tutmak
Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi
ŞE
- Türk alfabesinin yirmi üçüncü harfinin adı, okunuşu
ARŞ (Kelime Kökeni: Arapça ʿarş)
- İslam inanışına göre göğün en yüksek katı
-
`Yürü` komutu
Arş yiğitler vatan imdadına! - Namık Kemal
ŞER (Kelime Kökeni: Arapça şerr)
-
Kötülük, fenalık
Abdülhak Hamit'in Kemal'e galebesi, şerrin hayra galebesi demekti. - Yahya Kemal Beyatlı
- Kötü, fena
Ata Sözleri ve Deyimler
- şerrine lanet
Birleşik Kelimeler: ehvenişer
ARŞE (Kelime Kökeni: Fransızca archet)
- Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
- Keman yayı
RAŞE (Kelime Kökeni: Arapça raʿşe)
-
Titreyiş, ürkme
Doktor Hikmet, ilk defa olarak ölüm korkusunun raşesini ta yüreğinin içinde hissetti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu