DEĞİŞİNİMCİLİK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler
DEĞİŞİNİMCİLİK harflerini içeren 7 harfli 35 kelime bulunuyor. 7 harfli DEĞİŞİNİMCİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DEĞİŞİM20,
İNİLMEK
-
İnme işi yapılmak
İstanbul'a vapurla, parayla inilir. - Sait Faik Abasıyanık
DİKENLİ
-
Dikenli olan
Dikenli bir çitle çevrili küçük bir bahçe içinde tek katlı ve iki odalı bir ev. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Dikeni olan bitkilerin bulunduğu (yer)
Bu bakış yosunlu, isli kahve pencerelerinden dikenli tarlalara bakmak değildir. - Nazım Hikmet
-
Zor, çetin, sıkıntı veya üzüntü veren
Yüzü bulutlandı. Gene gömülüyor o dikenli sessizliğine. - Necip Fazıl Kısakürek
Birleşik Kelimeler: dikenli balık, dikenli meyan, dikenli salyangoz, dikenli tel, dikenli yol, dikenli yüzgeçliler, derisi dikenliler
DİLİNME
- Dilinmek işi
- Kayaçların, ince katlar biçiminde kolaylıkla ayrılabilme niteliği, dilinim
DİLİNİM
- Dilinme
DİKİLME
- Dikilmek işi
Birleşik Kelimeler: gün dikilmesi
DEMİNKİ
-
Biraz önceki
Deminki ihtiyar nine, bu sağlam yapılı Türk evlerini, yerlilerin nasıl yaktıklarını, kendilerini şehirden nasıl kovduklarını bize anlattı. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
EŞKİNLİ
- Hızlı ve düzenli giden (at)
İKİNCİL
-
Sırada önem bakımından ikinci derecede olan, tali, sekunder
Savaş cehennemine bizzat tanık olmuş bir adam için, bu hedefin dışında her şey ikincil kalıyordu. - Ayşe Kulin
Birleşik Kelimeler: ikincil grup
İNCELİK
- İnce olma durumu
-
İnce davranış gösterme, kibarlık, zarafet, nezaket
Yüzündeki incelik, olgunluk onu bambaşka seviyede bir erkek gösteriyor. - Halide Edip Adıvar
-
Bir işin herkesçe görülemeyen nitelikleri
Bir sihirbaz inceliği ile başlayan iş, bir hamal kabalığı ile bitirilmeli ki neticeye aklı ersin. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Ayrıntı
Necati'ye vaziyeti bütün inceliğiyle anlattım. - Orhan Kemal
İLİŞKİN
-
İlgisi, ilişiği olan, bağlı, ilgili, ait, merbut, müteallik
Dikkatle yüzüne bakıyorum ama beni suçladığına ilişkin hiçbir belirti göremiyorum. - Ahmet Ümit
İLİŞKEN
- Deniz dibinde batık ve atıkların oluşturduğu tabaka
NİCELİK
-
Bir şeyin sayılabilen, ölçülebilen veya azalıp çoğalabilen durumu, kemiyet, miktar, kantite
Bu artış nicelik bakımından olduğu kadar nitelikte de görüldü. - Metin And
- Bir şeyin eşit parçalara bölünebilen ve ölçülebilir olan yanları
- Genellikle sayılabilen, toplamı doğrudan sayı olarak belirtilebilen genel özellik
İLİŞMEK
-
Bir şeye hafifçe dokunmak, takılmak
Elim çiçeklere ilişti, vazo devrildi.
-
Elini sürmek, dokunmak
Bir sancılı yerine dokunmuşum gibi ızdırapla 'bırak, ilişme' diye inledi. - Falih Rıfkı Atay
-
Bir şeyin kenarına kısa bir süre için oturmak
Sonra gene usulca hastanın karyolasına yandan ilişerek oturdu. - Necati Cumalı
-
Karışmak, rahat vermemek, müdahale etmek
Sanat edebiyat açısından, derginin politikasıyla tam uyuşmasa da burada tek satırıma ilişmediler. - Adalet Ağaoğlu
-
Değinmek, sözünü etmek
O konuya hiç ilişmedik.
- Şaka etmek
KİLİMCİ
- Kilim dokuyan veya satan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- kilimci ile kör hacı
MİNİCİK
-
Küçücük, ufacık
Minicik ellerini uzatarak bu taş nedir diye soruşu hâlâ hatırımızda. - Orhan Seyfi Orhon