DESTANSIZ Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler

DESTANSIZ harflerini içeren 3 harfli 27 kelime bulunuyor. 3 harfli DESTANSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DAZ8, AZI7, SAZ7, ZIT7, EZA6, NAZ6, TEZ6, ZEN6, ZAT6, ZAN6, ASI5, EDA5, SES5, TIS5, ANI4, AST4, NAS4, SAN4, SEN4, SET4, TAS4, TIN4, ANT3, ATE3, NET3, TAN3, TEN3

ANT

[isim]

  • Tanrı'yı veya kutsal bilinen bir kişiyi, bir şeyi tanık göstererek bir olayı doğrulama, yemin, kasem
  • Kendi kendine söz verme, ahit

    Andım var, bu işi yapacağım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • andını bozmak
  • ant içmek
  • ant olsun
  • ant verdirmek
  • ant vermek

Birleşik Kelimeler: ant kardeşi

ATE

[sıfat]

[felsefe]

  • Tanrıtanımaz

NET (Kelime Kökeni: Fransızca net)

[sıfat]

  • Bütün çizgileri belirgin olan, gözün bütün ayrıntılarıyla algılanan, iyi görünen
  • İyi duyulan (ses)
  • Kesintilerden sonra geri kalan miktarda olan, safi

    Bin beş yüz net veriyorlardı, vergi, sigorta çıktıktan sonra. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Açık seçik olan, anlaşılmaz yanı bulunmayan

    Hayatını didik didik etmek, son beş altı yıllık çizgisini net olarak ortaya çıkarmak istiyordu. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: net resim, net ücret

[isim]

[spor]

  • Tenis, masa tenisi gibi oyunlarda servis atışlarında topun karşı sahaya geçerken fileye değdiğini belirtmek için kullanılan bir söz

TAN

[isim]

  • Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, fecir

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tan ağarmak (veya atmak veya sökmek)

Birleşik Kelimeler: tan yeli, tan yeri

TEN (Kelime Kökeni: Farsça ten)

[isim]

  • İnsan vücudunun dış yüzü, cilt

[eskimiş]

  • Vücut

Birleşik Kelimeler: ten fanilası, ten rengi

ANI

[isim]

  • Geçmişte yaşanmış çeşitli olaylardan belleğin sakladığı her türlü iz, hatıra

    Fakültemizin sütunlu salonu binlerce gencin yoğun duygularının, önemli anılarının mekânıdır. - Ayla Kutlu

[edebiyat]

  • Yaşanmış olayların anlatıldığı yazı türü, hatıra

    Halit Ziya Uşaklıgil'in anılarını topladığı 'Kırk Yıl'ın son ciltleri şiire başladığım yıllarda çıkıyordu. - Necati Cumalı

AST

[isim]

  • Alt
  • Birinin buyruğu altında olan görevli, madun
  • Birine göre alt aşamada olan kimse, madun

[askerlik]

  • Rütbe veya kıdemce küçük olan asker

Birleşik Kelimeler: astsubay

NAS (Kelime Kökeni: Arapça naṣṣ)

[isim]

[eskimiş]

  • Açıklık, açık ve kesin yargı

[felsefe]

  • Dogma

SAN

[isim]

  • Bir kimsenin işi, mesleği veya toplum içindeki durumu ile ilgili olarak kullanılan ad, unvan, titr
  • Ün

[felsefe]

  • Herhangi bir şeyi, neyse o yapan nitelik, kip karşıtı

Birleşik Kelimeler: adı sanı, adıyla sanıyla

SEN

[isim]

  • Teklik ikinci kişiyi gösteren söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sen ağa ben ağa, koyunları (veya inekleri) kim sağa?
  • sen ben davası (veya kavgası)
  • sen bilirsin
  • senden
  • sen giderken ben geliyordum
  • seni gidi seni (veya seni seni)
  • seninki can da benimki patlıcan mı?
  • sen sağ, ben selamet
  • sen zot ben zot, ata kim vere ot

Birleşik Kelimeler: elimsende

SET (Kelime Kökeni: Arapça sedd)

[isim]

  • Toprağın kaymasını veya suyun akmasını önlemek için yapılan kalın duvar
  • Bulunulan yerden daha yüksekte kalan düzlük

    Köşebaşını dönünce karşımıza merdivenli bir setin üstünde kubbeli bir bina çıktı. - Reşat Nuri Güntekin

  • Seki
  • Ateşli silahlarda namlunun içindeki helisin çıkıntı bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • set çekmek

Birleşik Kelimeler: set üstü ocak

[isim]

[spor]

  • Masa tenisi, voleybol vb. oyunlarda maçın her bir bölümü
  • Takım, grup

    Tencere seti, kitap seti

Birleşik Kelimeler: uyku seti

TAS (Kelime Kökeni: Arapça ṭās)

[isim]

  • Genellikle içine sulu şeyler konulan metal vb.nden yapılmış kap

[sıfat]

  • Bu kabın alacağı miktarda olan

    İki tas pirinç.

  • Başa giyilen metal koruyucu

    Tulumbacılar yangınlarda başlarına kalaylı taslar giyerler. - Salâh Birsel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tas gibi

Birleşik Kelimeler: tas kebabı, tas tarak, el tası, hamam tası, kafatası, karıntası, sefer tası, su tası, tıraş tası

TIN

[isim]

  • Tınlayan şeyin çıkardığı ses, tınlama sesi

Birleşik Kelimeler: tın tın

ASI

[isim]

  • Asma işi
  • Afiş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • asıda olmak (veya kalmak)

EDA (Kelime Kökeni: Arapça edāʾ)

[isim]

  • Davranış, tavır

    Gül kokusunda saf ve masum bir eda, yaseminde romantik bir sevda hisseder gibi olurum. - İbrahim Alâeddin Gövsa

  • Naz, işve

    Giyimi kuşamı tepeden tırnağa Paris modası ya, nazı edası hiç aşağı kalmıyor ki! - Attila İlhan

  • Anlatış biçimi, tarzı

    Sonra birdenbire sözlerinin konferans edasını değiştirerek bana sordu. - Ömer Seyfettin

[isim]

  • Verme, ödeme, yerine getirme

    Bir zamanlar gözünde büyüttüğü adama bir nevi minnet borcu edası olmalıydı bu. - Osman Aysu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eda etmek