DESPOTLAŞMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DESPOTLAŞMAK harflerini içeren 6 harfli 56 kelime bulunuyor. 6 harfli DESPOTLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DESPOT14, ESTOMP13, ŞAPLAK13, ADAPTE12, EPOSTA12, ESTAMP12, KOMPLE12, KOLDAŞ12, KAPSAM12, POSTAL12, SAPMAK12, TOPLAM12, APOLET11, ALPAKS11, KAPLAM11, MATKAP11, OKŞAMA11, POTKAL11, PASKAL11, PASTAL11, PASTEL11, SALPAK11, TAPMAK11, DOLMAK10, DOLAMA10, KAPELA10, PLAKET10, PATLAK10, PEKALA10, TAŞMAK10, TEMAŞA10, AŞKALE9, DALMAK9, MASKOT9, SAADET9, SOMATA9, SOLMAK9, ATOMAL8, ADALET8, KALOMA8, MAKSAT8, MASLAK8, OTLAMA8, OTAMAK8, OKLAMA8, SATMAK8, SALMAK8, ASALET7, AKAMET7, AMETAL7, ALESTA7, ALAMET7, LATEKS7, MAKTEL7, MAKALE7, TASLAK7

ASALET (Kelime Kökeni: Arapça aṣālet)

[isim]

  • Soyluluk

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Asillik
  • Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma, vekillik karşıtı

[edebiyat]

  • Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu

AKAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Kısırlık, verimsizlik

[mecaz]

  • Başarısızlık, sonuçsuzluk

    Bu mücadeleden ruhumun yorgun düştüğünü, akamete mahkûm kaldığını görüyorum. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akamete uğramak

AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)

[isim]

[kimya]

  • Metal olmayan element

    Klor, fosfor, oksijen ametaldir.

ALESTA (Kelime Kökeni: İtalyanca allesta)

[sıfat]

  • Harekete hazır, tetikte

    Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alesta beklemek
  • alesta durmak
  • alesta tutmak

ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)

[isim]

  • Belirti, işaret, iz, nişan

    İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç

[mecaz]

  • Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne

Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti

LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu

MAKTEL (Kelime Kökeni: Arapça maḳtel)

[isim]

[eskimiş]

  • Cinayet işlenen yer

MAKALE (Kelime Kökeni: Arapça maḳāle)

[isim]

  • Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete veya dergi yazısı

Birleşik Kelimeler: başmakale

TASLAK

[isim]

  • Bir şeyi, bir sanat veya edebiyat eserini ana çizgileriyle, türlü bölümleriyle belirten ön çalışma

    Evet, diye devam ettim, hikâyen henüz taslak hâlinde. - Refik Halit Karay

  • Eskiz

[mecaz]

  • Usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye çalışan kimse

Birleşik Kelimeler: kabataslak

ATOMAL

[sıfat]

[fizik]

  • Atomlarla ilgili olan, atomik

ADALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿadālet)

[isim]

  • Yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması, türe
  • Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme

    Hiçbir kuvvet beni adaletin tecellisi için çalışmaktan menedemeyecektir. - Nazım Hikmet

  • Bu işi uygulayan, yerine getiren devlet kuruluşları

    Suçlular adaletin pençesinden kurtulamazlar.

  • Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme, doğruluk

    Germiyan'da Süleyman Şahımız adaletle hüküm sürer. - Feridun Fazıl Tülbentçi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • adalet dağıtmak
  • adalete teslim etmek
  • adalete teslim olmak
  • adaletine sığınmak

Birleşik Kelimeler: adalet kapısı, adalet mahkemesi, adalet örgütü, adalet sarayı, sosyal adalet

KALOMA (Kelime Kökeni: İtalyanca caloma)

[isim]

[denizcilik]

  • Demir atmış bir geminin zincirinin su içindeki bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaloma etmek (veya vermek)

MAKSAT (Kelime Kökeni: Arapça maḳṣad)

[isim]

  • İstenilen şey, amaç, gaye, erek

    Bugün oraya gitmeden evvel, Maarif idaresine uğradım. Maksadım evrakı geriye almaktı. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • maksat gütmek
  • maksat hasıl olmak
  • maksat muhabbet olsun

MASLAK (Kelime Kökeni: Arapça maṣlāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Sürekli su akan boru

    İlerideki maslaktan su doldurmaya giden simsiyah bir zenci kızının yakasından asıldı. - Osman Cemal Kaygılı

  • Boruları aşırı basınçtan korumak amacıyla su yolu üzerinde yapılan içi su dolu hazne
  • Büyük yalak

OTLAMA

[isim]

  • Otlamak işi