DESİKATÖR Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DESİKATÖR harflerini içeren 6 harfli 23 kelime bulunuyor. 6 harfli DESİKATÖR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

EDİTÖR14, ÖSTAKİ13, SEKTÖR13, AKTÖRE12, DİSKET9, DİRSEK9, DESTAR9, KASİDE9, TASDİK9, TAKDİS9, TEDRİS9, DİREKT8, TAKDİR8, TEKDİR8, ASETİK7, ASKERİ7, AKTRİS7, ESATİR7, EKSTRA7, İSTEKA7, SİRKAT7, TAKSİR7, TEKSİR7

ASETİK (Kelime Kökeni: Fransızca acétique)

[sıfat]

[kimya]

  • Sirkeyle ilgili, sirkeyle aynı özellikleri taşıyan

Birleşik Kelimeler: asetik asit

ASKERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaskerī)

[sıfat]

  • Askerlikle ilgili, askere özgü

    Sonra subay salonunda, askerî sorgu yargıcının karşısına çıkardılar. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: askerî ambargo, askerî ataşe, askerî güç, askerî hastane, askerî inzibat, askerî kaput, askerî rüştiye

AKTRİS (Kelime Kökeni: Fransızca actrice)

[isim]

[sinema]

[tiyatro]

  • Kadın oyuncu

    Matmazel, sizin mükemmel bir aktris olduğunuzu işitiyorum. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: başaktris

ESATİR (Kelime Kökeni: Arapça esāṭīr)

[isim]

[eskimiş]

  • Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji

    Kafamı rüya ve esatirden temizlemek, istiklallerin en güç elde edileni olan fikir istiklaline erişmek için değil mi? - Reşat Nuri Güntekin

EKSTRA (Kelime Kökeni: Fransızca extra)

[sıfat]

  • En iyi, üstün nitelikli

    Ekstra un.

[zarf]

  • Fazladan, alışılan ve gerekenden başka, ek olarak

    Ekstra yatak ücreti almadılar.

İSTEKA (Kelime Kökeni: İtalyanca stecca)

[isim]

  • Bilardo oyununda toplara vurmak için kullanılan sopa
  • İstika
  • Basımevlerinde kitap formalarını kırmak, katlamak için kullanılan sert tahta veya kemikten yapılmış araç

SİRKAT (Kelime Kökeni: Arapça sirḳat)

[isim]

[eskimiş]

  • Çalma, hırsızlık

TAKSİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳṣīr)

[isim]

[eskimiş]

  • Kısaltma, kısma
  • Kusurda bulunma

[hukuk]

  • Dikkatsizlik, tedbirsizlik, meslekte acemilik veya düzene, buyruklara ve talimata uymazlıktan doğan kusurlu olma durumu

    Elbette bir taksirimiz varmış ki çekiyoruz. Bugünleri de görmek mukaddermiş. - Memduh Şevket Esendal

TEKSİR (Kelime Kökeni: Arapça teks̱īr)

[isim]

  • Çoğaltma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teksir etmek

Birleşik Kelimeler: teksir kâğıdı, teksir makinesi

DİREKT (Kelime Kökeni: Fransızca direct)

[sıfat]

  • Aracısız

    İki devlet arasında direkt ilişki yok.

[zarf]

  • Doğru olarak, hiçbir yerde durmadan, duraksız, doğruca

    Bu otobüs direkt İstanbul'a gider.

[zarf]

  • Doğrudan, doğrudan doğruya

    Sınıfını direkt geçen öğrenci.

TAKDİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳdīr)

[isim]

  • Beğenme, beğenip belirtme, değer verme

    Hakkında sarf edilen alaycı sözlere mukabil şimdi takdirler, hürmetkâr iltifatlarla karşılıyordu. - Asaf Halet Çelebi

  • Bir şeyin değerini, önemini, gerekliliğini anlama
  • Takdirname
  • Değer biçme

    Bu aç adama yeni elbisenin ne derece faydalı olacağını okuyucularımızın takdirine arz ediyoruz. - Fikret Otyam

  • Kitle iletişim araçlarında izlenme oranı

[din bilgisi]

  • Yazgı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takdir etmek (veya eylemek)
  • takdirini kazanmak
  • takdir olunmak

Birleşik Kelimeler: takdir hakkı, takdiriilahi, takdirname, takdir yetkisi, ezelî takdir

TEKDİR (Kelime Kökeni: Arapça tekdīr)

[isim]

[eskimiş]

  • Azarlama, paylama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tekdir etmek

DİSKET (Kelime Kökeni: Fransızca disquette)

[isim]

  • Bilgisayardaki işlemlerin kaydedildiği manyetik araç

    Bilgisayarındaki disketi çıkarıyor, resimlerle birlikte büyükçe bir sarı zarfa koyuyor. - İnci Aral

DİRSEK

[isim]

  • Kol ile ön kol arasındaki eklemin arka yanı
  • Giysi kolunda bu organa denk gelen bölüm

    Dirseği yırtık neftî bir örme ceket giymiş. - Peyami Safa

  • Boruların doğrultusunu değiştirmekte kullanılan bağlantı parçası

    Bu iki boruyu bir dirsekle birbirine bağlamalı.

[mimarlık]

  • Bir direği veya başka bir şeyi sağlamlaştırmak için yanına eğik olarak yerleştirilen ağaç, makas

    Elini, oturduğu koltuğun dirsek yerine vurunca ben kalktım. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dirsek çevirmek
  • dirsek çürütmek

Birleşik Kelimeler: dirsek dirseğe, dirsek kemiği, dirsek teması, çift dirsek, itdirseği, tenisçi dirseği

DESTAR (Kelime Kökeni: Farsça destār)

[isim]

[eskimiş]

  • Sarık

[halk ağzında]

  • Örtü