DEPREŞTİRMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
DEPREŞTİRMEK harflerini içeren 6 harfli 43 kelime bulunuyor. 6 harfli DEPREŞTİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DERPİŞ15,
ERKETE (Kelime Kökeni: Rumca)
- Gözetleme
KRİTER (Kelime Kökeni: Fransızca critère)
- Ölçüt
TEREKE (Kelime Kökeni: Arapça tereke)
-
Miras
Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder. - Burhan Felek
TEKRİR (Kelime Kökeni: Arapça tekrīr)
- Tekrar etme, yeniden söyleme
- Bir yazıda, bir şiirde sözü veya kavramı anlatımı pekiştirmek amacıyla sık sık tekrar etme sanatı
Ata Sözleri ve Deyimler
- tekrir etmek
ERİTME
- Eritmek işi
- Metallerde erimeyi sağlamak amacıyla dökümden önce yapılan ısıtma işlemi
- Eritilerek elde edilen
Birleşik Kelimeler: eritme peynir
ERİMEK
-
Katı cisim sıvı içine karışarak sıvı durumuna geçmek
Şeker suda erir.
-
Katı cisim ısı etkisiyle sıvı duruma gelmek
Yüzündeki karlar eriyince beyaz, yuvarlak bir yüz meydana çıkmıştı. - Sait Faik Abasıyanık
- Dokumalar aşınıp incelerek dağılmak
-
Çok zayıflamak
Günden güne eriyen Kerime'yi, o tek kardeşimi kurtarabilirim ümidiyle size koştum. - Aka Gündüz
- Utancından çok sıkılmak
-
Yok olmak, bitmek, tükenmek
Güzel hayatımız da bir göz açıp kapayışta eridi. - Refik Halit Karay
Ata Sözleri ve Deyimler
- eriyip bitmek
- eriyip gitmek
Birleşik Kelimeler: erim erim
ETKİME
- Etkimek işi, tesir
KERİME (Kelime Kökeni: Arapça kerīme)
- Kız evlat
KERTME
- Kertmek işi
- Çentik
Birleşik Kelimeler: beşik kertme
KEMERE (Kelime Kökeni: Rumca)
- Gemi güvertesinin enine konmuş kirişlerinden her biri
METRİK (Kelime Kökeni: Fransızca métrique)
- Ölçümlü
Birleşik Kelimeler: metrik sistem
MERTEK
-
Yapıda kullanılan dört köşe veya yuvarlak, kalınca ağaç
Küçük oğul, koltuğundaki bir tutam merteği bir kenara attıktan sonra, dut dalı bunlar, dedi. - Orhan Kemal
TERMİK (Kelime Kökeni: Fransızca thermique)
- Isıl
- Isının üretilmesini, iletilmesini ve kullanılmasını inceleyen fizik dalı
Birleşik Kelimeler: termik santral
DİREKT (Kelime Kökeni: Fransızca direct)
-
Aracısız
İki devlet arasında direkt ilişki yok.
-
Doğru olarak, hiçbir yerde durmadan, duraksız, doğruca
Bu otobüs direkt İstanbul'a gider.
-
Doğrudan, doğrudan doğruya
Sınıfını direkt geçen öğrenci.
DEREKE (Kelime Kökeni: Arapça dereke)
- Aşağı derece
Ata Sözleri ve Deyimler
- derekeye düşmek