DEPRENEBİLMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

DEPRENEBİLMEK harflerini içeren 8 harfli 36 kelime bulunuyor. 8 harfli DEPRENEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DİPLEMEK15, DELEPMEK15, DEPRENME15, PEMBELİK15, PERDELİK14, PEDERLİK14, EPİKEREM13, BİRLEMEK11, BİRLENME11, BİLENMEK11, BELİRMEK11, BERELEME11, BERKİNME11, BEKLENME11, BELENMEK11, BELERMEK11, DİNLEMEK11, DİNELMEK11, DİKLENME11, DİLENMEK11, DİRENMEK11, DELİNMEK11, DENİLMEK11, DENKLEME11, DERLEMEK11, DERLENME11, DELİRMEK11, DERİLMEK11, EBELEMEK11, İRDELEME11, MENDİREK11, ERDENLİK10, ENİKLEME9, İNEKLEME9, KİRLENME9, RENKLEME9

ENİKLEME

[isim]

  • Eniklemek işi

İNEKLEME

[isim]

  • İneklemek işi

KİRLENME

[isim]

  • Kirlenmek işi

    Çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir. - Anayasa

RENKLEME

[isim]

  • Renklemek işi

ERDENLİK

[isim]

  • Kızlık

    Tolstoy'un caydığı, toplumsal hayatın erdenliği gitgide kırsal törenin dışında var etmek zorunda olduğudur. - Selim İleri

BİRLEMEK

[-i]

  • Bir etmek, tek duruma getirmek

[din bilgisi]

  • Tanrı'nın birliğini dile getirmek

BİRLENME

[isim]

  • Birlenmek işi

BİLENMEK

[nesnesiz]

  • Bileme işine konu olmak, keskin duruma getirilmek

[mecaz]

  • Bir işe yoğun bir biçimde hazırlanmak, konsantre olmak

    İkisi de doyasıya tatlı bir gece geçirmek için bilenmiş gibiydiler. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[mecaz]

  • Hırslanmak, aşırı derecede istemek

BELİRMEK

[nesnesiz]

  • Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek

    Yarı yola yaklaştığında, köprünün karşı ucunda, ona doğru gelen bir karaltı belirdi. - Ayşe Kulin

  • Bir düşünce veya durum kesin bir biçim almak, tebellür etmek

    Kafasında günden güne çeşitli düşünceler, çeşitli kaygılar beliriyordu. - Orhan Hançerlioğlu

  • İyice görünür ve anlaşılır bir durum almak, tebarüz etmek

    İki kaşının arasında, yaşından ziyade asabiyetini ele veren birkaç çizgi belirdi. - Elif Şafak

BERELEME

[isim]

  • Berelemek işi

BERKİNME

[isim]

  • Berkinmek işi veya durumu

BEKLENME

[isim]

  • Beklenmek durumu

BELENMEK

[-e]

[halk ağzında]

  • Kundaklanmak

    Çocuk olsam beleklere belensem. - Âşık Veysel

  • Bulanmak, bulaşmak

    Kuyunun başında unum elenir / Kaytan bıyıklarım kana belenir - Halk türküsü

BELERMEK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Göz, akı iyice belirecek bir biçimde açılmak

DİNLEMEK

[-i]

  • İşitmek için kulak vermek

    Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak

    Beni dinlersen bu işten vazgeç.

  • Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek

    Doktor kalkar. Kulağını bu gösterilen yere dayar. Dinler. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Uymak, baş eğmek, itaat etmek

    Şaşkınım, çenem, dudaklarım, dilim sanki artık beni dinlemiyorlar. - Ahmet Ümit