DEPOZİTOSUZ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

DEPOZİTOSUZ harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli DEPOZİTOSUZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEPO11, OPUS11, EDİP10, POST10, PİDE10, PESO10, SPOT10, STOP10, TOPU10, DİZE9, OTUZ9, PİST9, PEST9, STEP9, SEPİ9, TİPO9, DOST8, SEZİ8, TEPİ8, OTSU7, İSOT6, SOTE6, SİTE5

SİTE (Kelime Kökeni: Fransızca cité)

[isim]

  • Genellikle belli meslek adamları için yapılmış veya belli amaçlarla kurulmuş konutlar topluluğu, iş merkezi

[eskimiş]

  • Şehir
  • Kentlerde, belirli bir merkezden yönetilen, genellikle güvenliği sağlanmış toplu yerleşim merkezi

[tarih]

  • İlk Çağda kendi yasalarıyla yönetilen bir veya birkaç kentten oluşan devlet

[bilişim]

  • Kişi veya kuruluşların genel ağda oluşturduğu değişik konulardaki bilgilendirici veya eğlendirici sayfalar

Birleşik Kelimeler: kültür sitesi, sanayi sitesi

İSOT

[isim]

[halk ağzında]

  • Kırmızı, acı biber

SOTE (Kelime Kökeni: Fransızca sauté)

[isim]

  • Küçük küçük doğranmış et, ciğer, böbrek vb. şeyler yağda hafifçe kavrulduktan sonra su, domates, biber vb. katılarak yapılan yemek

Birleşik Kelimeler: ciğer sotesi, et sotesi

OTSU

[sıfat]

[bitki bilimi]

  • Ot gibi olan, gövdesi odunlaşmayan, kısa ömürlü (bitki), otsul

Birleşik Kelimeler: otsu topluluk

DOST (Kelime Kökeni: Farsça dūst)

[isim]

  • Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi anlaşılan kimse, düşman karşıtı

    Ben giderim adım kalır / Dostlar beni hatırlasın - Âşık Veysel

  • Erkek veya kadının evlilik dışı ilişki kurduğu kimse, zamazingo

    Bir dostu vardı, belalı, çapkın bir delikanlı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Sahibine sevgi gösteren hayvan

    Köpek insan dostudur.

  • Bir şeye aşırı ilgi duyan, koruyan kimse

    Kitap dostu.

[sıfat]

  • İyi geçinen, aralarında iyi ilişki bulunan

    Yüzleri tatlı, dilleri tatlı, dost insanlardı bunlar. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dost acı söyler
  • dosta düşmana karşı
  • dost ağlatır, düşman güldürür
  • dost başa, düşman ayağa bakar
  • dost bin ise azdır, düşman bir ise çoktur
  • dost dostun ayıbını yüzüne söyler
  • dost dostun eyerlenmiş atıdır
  • dost edinmek (veya kazanmak)
  • dost ile ye, iç alışveriş etme
  • dost kara günde belli olur
  • dostlar alışverişte görsün (diye)
  • dostlar başına
  • dostlar başından ırak
  • dostlar şehit, biz gazi
  • dost olmak
  • dost sözü acıdır
  • dost tutmak
  • dostun attığı taş baş yarmaz

Birleşik Kelimeler: dost canlısı, dost düşman, dost kazığı, eş dost, kadim dost, yakın dost, zendost, aile dostu, baba dostu, can dostu, iyi gün dostu, kara gün dostu

SEZİ

[isim]

  • Sezgi

Birleşik Kelimeler: ilk sezi, önsezi

TEPİ

[isim]

[ruh bilimi]

  • Bir işi yapmak, harekete geçmek için duyulan ve bireyin engelleyemeyeceği kadar güçlü istek, içtepi, itki

Birleşik Kelimeler: içtepi

DİZE

[isim]

  • Şiirin satırlarından her biri, mısra

    İkinci dizenin sonunda, 'gözlerinin renginden'i okurken Belkıs kesti. - Necati Cumalı

OTUZ

[isim]

  • Yirmi dokuzdan sonra gelen sayının adı
  • Bu sayıyı gösteren 30 ve XXX rakamlarının adı

[sıfat]

[matematik]

  • Üç kere on, yirmi dokuzdan bir artık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • otuz iki dişe keman çaldırmak

Birleşik Kelimeler: otuzbeşlik, otuz kere, üç otuzunda

PİST

[ünlem]

  • Kediyi kovmak için kullanılan bir seslenme sözü

[isim]

  • Gösteri yapmak, dans etmek vb. için düzenlenmiş, genellikle yuvarlak yer

    Biz bunu bütün hüneri, inceliği ile oynamaya başlayınca pistte ancak dört çift kalmıştı. - Refik Halit Karay

  • Bir havaalanında uçakların kalkıp inmesine, park yerlerine gidip gelmesine yarayan özel olarak hazırlanmış şerit

[spor]

  • Motorlu araçların yarışları ve koşular için özel olarak düzenlenmiş yer, yarışlık

Birleşik Kelimeler: helikopter pisti

PEST

[sıfat]

  • Pes (II)

STEP (Kelime Kökeni: Fransızca steppe)

[isim]

[coğrafya]

  • Bozkır

    Steplerde akşam güzel ve korkunçtur. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: step iklimi

[isim]

[spor]

  • Hatalı yürüme

SEPİ

[isim]

  • Deri, post vb.ni kullanabilecek duruma getirmek için uygulanan işlemlerin tümü

TİPO (Kelime Kökeni: Fransızca typographie'den)

[isim]

  • Kurşundan dökülmüş harflerin bir araya getirilmesiyle yapılan bir baskı türü

EDİP (Kelime Kökeni: Arapça edīb)

[isim]

[eskimiş]

  • Edebiyatla uğraşan, edebî eser veren kimse, yazar

    Pek az hoşlandıklarım muhabirler, ediplerdir. - Falih Rıfkı Atay