DEPOZİTOSUZ Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler
DEPOZİTOSUZ harflerini içeren 3 harfli 28 kelime bulunuyor. 3 harfli DEPOZİTOSUZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
POZ11,
ETİ
- Hitit
SİT (Kelime Kökeni: Fransızca site)
- Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı
Birleşik Kelimeler: sit alanı
SET (Kelime Kökeni: Arapça sedd)
- Toprağın kaymasını veya suyun akmasını önlemek için yapılan kalın duvar
-
Bulunulan yerden daha yüksekte kalan düzlük
Köşebaşını dönünce karşımıza merdivenli bir setin üstünde kubbeli bir bina çıktı. - Reşat Nuri Güntekin
- Seki
- Ateşli silahlarda namlunun içindeki helisin çıkıntı bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- set çekmek
Birleşik Kelimeler: set üstü ocak
- Masa tenisi, voleybol vb. oyunlarda maçın her bir bölümü
-
Takım, grup
Tencere seti, kitap seti
Birleşik Kelimeler: uyku seti
EDİ
- İş yapma
- Yapılan iş
- Birbiriyle iyi anlaşan iki yaşlının baş başa kalışını anlatan Edi ile Büdü, Şakire Dudu deyiminde geçen bir söz
İDE (Kelime Kökeni: Fransızca idée)
- Düşünce
SUT (Kelime Kökeni: Fransızca soude)
- Eskiden bazı bitkilerden, bugün sodyum klorürden elde edilen sodyum karbonatın ticaretteki adı
TOS
- Alın veya boynuzla vuruş
Ata Sözleri ve Deyimler
- tos vurmak
DUT (Kelime Kökeni: Farsça tūt)
- Dutgillerden, kuzey yarım kürenin genellikle ılıman bölgelerinde yetişen, yapraklarıyla ipek böceği beslenen ağaç (Morus)
- Bu ağacın, ak, kara, pembe renkte ekşi veya tatlı, sulu meyvesi
Ata Sözleri ve Deyimler
- dut gibi olmak
- dut yemiş bülbüle dönmek
Birleşik Kelimeler: dut hoşafı, dut kurusu, dut pekmezi, akdut, karadut, diken dutu, kâğıt dutu
TİZ (Kelime Kökeni: Farsça tīz)
-
İnce, keskin (ses)
Tüfeklerin daha tiz yaylım teraneleri bu en yüksek ölüm raksına hâkim olmuş. - Halide Edip Adıvar
Birleşik Kelimeler: tiz ses
TEZ (Kelime Kökeni: Farsça tīz)
- Çabuk olan, süratli
-
Süratli bir biçimde
Dost ben gidersem de yaşın yaşın ağlama / Bu muhabbet bize tez ayrılık getirir - Pir Sultan Abdal
Birleşik Kelimeler: tez beri, tez canlı, tez vakit, tezelden, canı tez, içi tez
- Sav
-
Üniversitelerde öğrencilerin veya öğretim üyelerinin hazırlayıp bazen bir sınav kurulu önünde savundukları bilimsel eser
Tezini mitolojiden hazırlayan gözlüklü bir delikanlı. - Haldun Taner
Birleşik Kelimeler: bitirme tezi
UDİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿūdī)
- Ut çalan çalgıcı, utçu
SİZ
- Çokluk ikinci kişi zamiri
- Bir kişiye saygı ve incelik belirtisi olarak kullanılan bir seslenme sözü
Ata Sözleri ve Deyimler
- siz bilirsiniz
- sizden
- sizden iyi olmasın
- size (veya sizlere) ömür
- size doyum olmaz
- siz sağ olun
Birleşik Kelimeler: sizli bizli
TOZ
-
Çok küçük ve hafif parçacıklara bölünmüş toprak
Köy yolları tozdan ve çamurdandır ama sevgi ve ızdırapla doludur. - Mehmet Kaplan
-
Çok küçük parçacıklara bölünmüş olan herhangi bir madde
Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor. - Memduh Şevket Esendal
-
Bu durumda olan
Toz boya. Toz biber.
Ata Sözleri ve Deyimler
- toz almak
- tozdan dumandan ferman okunmamak
- toz etmek
- toz kondurmamak
- toz koparmak
- toz olmak
- tozu dumana katmak
- tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)
Birleşik Kelimeler: toz bezi, toz boya, toz bulutu, toz duman, toz fırçası, tozkoparan, toz maskesi, tozpembe, toz sabun, toz şeker, toz toprak, bıçkı tozu, bulaşık tozu, çiçek tozu, davultozu, kabartma tozu, kurtayağı tozu, limon tozu, Oltu tozu, sabun tozu, süt tozu, zımpara tozu
TUZ
- Kokusuz, suda eriyen, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billursu madde
- Bir asitteki hidrojenin yerini bir bazın almasıyla oluşan birleşim, sodyum klorür (NaCl)
Ata Sözleri ve Deyimler
- tuz (veya tuzla) buz etmek
- tuz (veya tuzla) buz olmak
- tuz biber ekmek
- tuzu olmak
Birleşik Kelimeler: tuz ekmek düşmanı, tuz ekmek hakkı, tuz ruhu, tuzu kuru, iyotlu tuz, bakır tuzu, bulaşık makinesi tuzu, İngiliz tuzu, kaya tuzu, limon tuzu, sofra tuzu
TİP (Kelime Kökeni: Fransızca type)
-
Aynı cinsten bütün varlıkların veya nesnelerin temel özelliklerini büyük ölçüde kendinde toplayan örnek
Aynı yaşta, aynı tipte, aynı kuvvette iki güreşçi. - Burhan Felek
- Tür, çeşit
-
İlgi çekici, değişik (kimse)
Ne tip adam.
-
Hikâye, roman, tiyatro gibi uzun anlatıma dayalı edebî eserlerde kişi kadrosu içinde yer alan ve belli bir düşüncenin, topluluğun zihniyetini ve ideolojinin temsilciliğini yüklenen kişi
Batılılaşmanın yanlış anlaşılmasını sergileyen tip: Bihruz Bey.
- Kendine özgü kişiliği olmayan, genellikle bilinen kalıplardaki insanları gösteren oyun kişisi
Birleşik Kelimeler: astenik tip, piknik tip