[nesnesiz]

• Etkiye uğramak, müteessir olmak

  Bu duygusal atmosferden etkileniyorum. - Ahmet Ümit

[isim]

• Kertiklemek işi

[-i]

• Dirgenle yaymak

[nesnesiz]

• Üzüntüye kapılmak, dertli duruma gelmek, kaygılanmak

  Beni vakitsiz koyup giden anamı düşünür dertlenirim. - Ahmet Muhip Dranas

[isim]

• Derinletmek işi

[nesnesiz]

• Denetleme işine konu olmak

[-i]

• Kredi açmak

• Açılan kredi derecesini belirlemek

[nesnesiz]

• Ergenleşmek

[nesnesiz]

• Birbiriyle eşit duruma gelmek

[nesnesiz]

• Karşılıklı olarak birbirini etkilemek

[isim]

• Etkinleşmek durumu

[kimya]

• Bir molekül, bir atom veya bir iyonun normal durumundan, enerji yönünden daha zengin ve kimyasal olaya girmeye hazır olduğu duruma geçmesi

[isim]

• Ekleştirmek işi

[-i]

• Bir düşünceyi, bir eseri, bir yargıyı inceleyerek doğruluk veya yanlışlığını ortaya çıkarmak ve gerçek değerini belirtmek, tenkit etmek

  Toplum ve aile içindeki sorunları çözümleyen veya eleştiren oyunlar daha çok çağdaş Fransız tiyatrosunun etkisiyle yazılmıştır. - Metin And

[isim]

• Eleştiri yapan kimse, eleştirmeci, eleştirimci, tenkitçi, münekkit

  Eleştirmenler bu genç yazarı övgülerle değerlendirdiler. - Lâtife Tekin

[nesnesiz]

• Şehirleşmek