DENİZGERGEDANI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
DENİZGERGEDANI harflerini içeren 5 harfli 52 kelime bulunuyor. 5 harfli DENİZGERGEDANI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DİZGE14,
NARİN (Kelime Kökeni: Farsça nārīn)
-
İnce yapılı, yepelek, nazenin
Narin bir kızcağızın yanındaki boş yere sokuldu. - Osman Cemal Kaygılı
-
İnce
Söğüdün yaprağı narindir narin - Halk türküsü
ANİDE
- Ansızın
DAİRE (Kelime Kökeni: Arapça dāʾire)
-
Konut olarak kullanılan bir yapının bölümlerinden her biri, kat
Bu koskoca binanın, pasajın arka tarafında bir kısım daireleri ayrıca kiraya verilmiş. - Halit Fahri Ozansoy
-
Belirli devlet işlerini çevirmekle görevli kuruluşlardan her biri
Eskiden hem bir dairede beraber bulunmuşlar hem de silah arkadaşlığı etmişlerdi. - Refik Halit Karay
- Bu kuruluşların içinde çalıştıkları yapı
-
Bir yapı veya gemide belli bir işe ayrılmış bölüm
Yemeği, selamlık dairesinin üst katındaki yemek salonunda yediler. - Memduh Şevket Esendal
-
Soyut kavramlarda belli sınır, ölçü
Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek
- Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası
- Saz takımında usul vurmaya yarayan tef
Birleşik Kelimeler: daire kesmesi, daire parçası, dubleks daire, fasit daire, uçan daire, yarım daire, arz dairesi, askerlik dairesi, enlem dairesi, hareket dairesi, harp dairesi, istihbarat dairesi, kalorifer dairesi, kaza dairesi, kazan dairesi, lojistik dairesi, saat dairesi, vergi dairesi
DİREN
- Dirgen
DİNEN (Kelime Kökeni: Arapça dīnen)
- Din bakımından
DİNAR (Kelime Kökeni: Arapça dīnār)
- Bahreyn, Cezayir, Irak, Karadağ, Kuveyt, Libya, Sırbistan, Tunus ve Ürdün kullanılan para birimi
- Eski Yugoslavya'da kullanılan para birimi
- Altın liranın yaklaşık dörtte biri değerinde olan eski bir para
- Afyonkarahisar iline bağlı ilçelerden biri
DERİN
-
Dibi yüzeyinden veya ağzından uzak olan
Genç kız onun kırık dişli ağzının içindeki derin karanlığa bakıyor. - Ömer Seyfettin
- Yüzeyden içeri inen
-
Kendi türünde çok gelişmiş, en ileri durumda olan
Mevlâna gibi derin ve vectli bir insanın elinde ise belki en mütekâmil şeklini almış bulunuyordu. - Asaf Halet Çelebi
-
Yoğun
Henüz kapkaranlıktı dışarısı ve derin bir sessizlik içindeydi ev. - Ayşe Kulin
-
Uzun süren
Bir iki derin nefesten sonra teneffüsünün ritmi düzeldi. - Peyami Safa
-
Ayrıntılı
Hangi limana varacağını bilmeyen gemiciye derin bir denizcilik bilgisinin faydası ne? - İsmet Özel
-
İçten gelen
Bir yandan da bundan derin bir utanç duyuyorum. - Adalet Ağaoğlu
-
Dip
Körfezdeki dalgın suya bir bak göreceksin / Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- derine inmek
Birleşik Kelimeler: derin derin, derin devlet, derin dondurucu, derin soğutma, derin soğutucu, derin uyku, uykusu derin
ERDEN
- Bakire
-
Bakire olarak, bakire bir biçimde
Bu cinayetleri işlemiş olanların iç dünyalarında erden kalmış yığınla insani zenginlik belirir. - Selim İleri
ENDER (Kelime Kökeni: Arapça ender)
-
Çok az, çok seyrek
Ender fırsatlarla gittiğim bu salaşın içi bana pek sempatik gelirdi. - Burhan Felek
-
Çok seyrek olarak, çok seyrek bir biçimde
Gözleri, ender görülen bir acıyla gölgelendi. - Halikarnas Balıkçısı
İRADE (Kelime Kökeni: Arapça irāde)
-
Bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücü, istenç
Korkunç bir irade kuvveti sarfıyla baş ucundaki lambayı yaktı. - Sait Faik Abasıyanık
- İstenç
-
Buyruk
Görülünce vurulması için irade bile var. - Sermet Muhtar Alus
-
İstek, dilek
Ölüme, yaşama irademizin bir çeşit tükenişi diye bakıyoruz. - Ahmet Muhip Dranas
Birleşik Kelimeler: irade beyanı, irade dışı, irade kaybı, irade yitimi, millî irade
İDARE (Kelime Kökeni: Arapça idāre)
-
Yönetme, yönetim, çekip çevirme
Bu zat, propagandayı tertip ve idareye memur imiş. - Atatürk
- Ülke işlerinin yürütülmesi, kamuya ilişkin hizmetlerin bütünü
-
Bir kurum veya kuruluşun yönetildiği yer veya makam
Meğer Gazi Paşa gelecekmiş. İdare her sınıfa Afet Hanım'ın Yurt Bilgisi kitabından üçer nüsha dağıttı. - Haldun Taner
-
Bir kurumun işlerini yürüten kurul
Gazete idaresi tarafından zarf kazara açılmış. - Peyami Safa
-
Tutum
Birdenbire, elindeki suyu günlerce idareye mecbur bir kazazede hâline geldim. - Necip Fazıl Kısakürek
- İdare kandili veya lambası
- Hoş görme, göz yumma
-
Yetinme
Bu son hatıralarla sonuna kadar idareye çalışıyorum. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- idare etmek
- idaresini bilmek
Birleşik Kelimeler: idare amiri, idarehane, idare hukuku, idareimaslahat, idare kandili, idare lambası, idare mahkemesi, idare meclisi, mahallî idare, merkezî idare, mülki idare, örfi idare, sivil idare, amme idaresi, kamu idaresi
NADİR (Kelime Kökeni: Arapça nādir)
-
Seyrek, az bulunur
Bazı nadir inciler, elmaslar vardır ki onların biri yalnız saltanat tacı olabilir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
-
Seyrek
Üsküp'e o gün nadir görülür bir kar yağmış. - Yahya Kemal Beyatlı
NEDEN
-
Bir olayı doğuran başka bir olayı sormak için kullanılan bir söz; niçin
Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz? - Haldun Taner
-
Bir olayı ve durumu gerektiren, doğuran başka olay veya durum, sebep
İzmir'in işgali faciası, özel nedenlerden onu ayrıca ilgilendiriyor. - Attila İlhan
- Bir varlığı veya olayı etkileyen, oluşturan, doğuran şey, sebep, illet
Ata Sözleri ve Deyimler
- neden olmak
Birleşik Kelimeler: neden bilimi, neden sonra, ereksel neden, ağırlaştırıcı neden, hafifletici neden, varlık nedeni
RENDE (Kelime Kökeni: Farsça rende)
- Tahta yüzeyleri pürüzsüz duruma getirmek, biçim vermek için marangozların kullandığı araç
- Üzerinde küçük delik ve kesici çıkıntıları bulunan, peynir, soğan, havuç vb.ni ufak parçalara ayırmak için kullanılan mutfak aleti
-
Bu aletle ufak parçalara ayrılmış şey
Peynir rendesi. Sabun rendesi.
AZERİ (Kelime Kökeni: Farsça āẕer + Arapça -ī)
- Azerbaycan Türkü