DEFTERİHAKANİ Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

DEFTERİHAKANİ harflerini içeren 7 harfli 41 kelime bulunuyor. 7 harfli DEFTERİHAKANİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

FERHANE17, İFTİHAR17, İNHİRAF17, DEFATEN15, DİFTERİ15, FEDAKAR15, ARİFANE13, FİRKETE13, FANATİK13, HANİDİR13, İRTİFAK13, İNFİRAT13, İNFİRAK13, KREATİF13, KEFARET13, REFAKAT13, REAKTİF13, TERFİAN13, TEFRİKA13, TEFARİK13, HAKARET11, HAREKAT11, HAREKET11, İNTİHAR11, İHTİKAR11, KEHANET11, KERAHET11, KERHANE11, NEKAHET11, DERİNTİ9, İKTİDAR9, İDENTİK9, NADİRAT9, TENKİDİ9, TEDARİK9, TEKİDEN9, ATERİNA7, ENTRİKA7, İKTİRAN7, KERATİN7, NERİTİK7

ATERİNA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Gümüş balığı

ENTRİKA (Kelime Kökeni: Fransızca intrigue)

[isim]

  • Bir işi sağlamak veya bozmak için girişilen gizli çalışma, oyun, dolap, düzen, dalavere, desise, hile, dek (II)

    Komşu çocuğuyla entrikaları, yarım temasları hiç olmamıştır. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • entrika çevirmek
  • entrikaya kurban gitmek

İKTİRAN (Kelime Kökeni: Arapça iḳtirān)

[isim]

[eskimiş]

  • Yaklaşma
  • Bir yere ulaşma, erişme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iktiran etmek

KERATİN (Kelime Kökeni: Fransızca kératine)

[isim]

[anatomi]

  • Tırnak, boynuz, kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde

NERİTİK (Kelime Kökeni: Fransızca néritique)

[sıfat]

[coğrafya]

  • Kıyı şeridinde deniz kabukları, kum, çakıl vb. şeylerle oluşan yığınakla ilgili

DERİNTİ

[isim]

[halk ağzında]

  • Toplantı
  • Gelişigüzel toplanmış eşya
  • İnsan kalabalığı, güruh

İKTİDAR (Kelime Kökeni: Arapça iḳtidār)

[isim]

  • Bir işi yapabilme gücü, erk, kudret

    Bu iş benim iktidarım haricinde, demez mi? - Sait Faik Abasıyanık

  • Bir işi başarabilme yetki ve yeteneği
  • Devlet yönetimini elinde bulundurma ve devlet gücünü kullanma yetkisi

    Almanya'daki öğrenciliğim Hitler'in iktidar yıllarına rastlar. - Haldun Taner

  • Bu yetkiyi elinde bulunduran kişi ve kuruluşlar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iktidardan düşmek

İDENTİK (Kelime Kökeni: Fransızca identique)

[sıfat]

[matematik]

  • Özdeş

NADİRAT (Kelime Kökeni: Arapça nādirāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Seyrek, az görülen, az bulunan şeyler veya durumlar

    Ne yalan söyleyeyim, be birader, ben doktora nadirattan giderim. - Nazım Hikmet

TENKİDÎ (Kelime Kökeni: Arapça tenḳīdī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eleştirmeli, eleştirili

TEDARİK (Kelime Kökeni: Arapça tedāruk)

[isim]

  • Araştırıp bulma, sağlama, elde etme
  • Hazırlık

    Hemen düğün tedarikine başladım ve bir günde birkaç iş gördüm. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tedarik etmek
  • tedarikte bulunmak

Birleşik Kelimeler: sümmettedarik

TEKİDEN (Kelime Kökeni: Arapça te'kīden)

[zarf]

[eskimiş]

  • Tekit ederek, tekit yoluyla, üsteleyerek, yineleyerek

HAKARET (Kelime Kökeni: Arapça ḥaḳāret)

[isim]

  • Onur kırma, onura dokunma
  • Küçültücü söz veya davranış

    Hakaretlerle bağırarak haşlıyor ve onlara ambarda ve güvertedeki yerlerini gösteriyordu. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hakaret etmek
  • hakaret görmek
  • hakaret saymak

HAREKÂT (Kelime Kökeni: Arapça ḥarekāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Davranışlar, işler

[askerlik]

  • Belli bir amaç gözetilerek bir askerî birliğe yaptırılan manevra, çarpışma, çevirme, kovalama vb. işler

    İzmir harekâtı on beş gün içinde amacına ulaştı.

Birleşik Kelimeler: amfibi harekât, çıkarma harekâtı

HAREKET (Kelime Kökeni: Arapça ḥareket)

[isim]

[fizik]

  • Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon
  • Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma

    Her hareketi kamera önünde rol yapıyormuşçasına hesaplı. - Refik Halit Karay

  • Davranış, tutum

    Sakin, dürüst, kıyafeti ve hareketleriyle hiçbir ayrılık göstermeyen bir adamdır. - Halide Edip Adıvar

  • Yola çıkma

    Hareketimiz iki gün ertelendi.

  • Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılan ilerlemeler, akım

    Türkçülük hareketi. Dilde özleşme hareketi.

[coğrafya]

  • Deprem

    Ben diyor, hareket olurken Eminönü'nde idim. - Memduh Şevket Esendal

  • Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri

    Hareket cetveli. Hareket memuru.

[felsefe]

  • Devinim

[müzik]

  • Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi

[spor]

  • Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • harekete geçirmek (veya getirmek)
  • harekete geçmek
  • hareket etmek

Birleşik Kelimeler: hareket dairesi, hareket hastalığı, hareket noktası, hattıhareket, yavaşlatılmış hareket, kadın hareketi, pergel hareketi