DAYAYIVERMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DAYAYIVERMEK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli DAYAYIVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEVREK14, KAVRAM13, MAVERA13, VARMAK13, VERMEK13, YARDIM12, YAYMAK11, YEDMEK11, AYIKMA10, AYIRMA10, YIKAMA10, YARDAK10, AKDARI9, DERMEK9, KADEME9, YERMEK9, YAKARI9, YARMAK9, IRAMAK8, KARIMA8, KAMERA7

KAMERA (Kelime Kökeni: Fransızca caméra)

[isim]

[sinema]

[televizyon]

  • Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
  • Kameraman

[ünlem]

  • Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk

Birleşik Kelimeler: kamera şakası, termal kamera

IRAMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Uzaklaşmak, uzamak, ara açılmak

    Gide gide ben yolumdan ıradım / Iradım da dost köyüne uğradım - Halk türküsü

KARIMA

[isim]

  • Karımak işi

AKDARI

[isim]

[bitki bilimi]

  • Darı

DERMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Bir araya getirmek, derlemek, toplamak, devşirmek

    Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben - Faruk Nafiz Çamlıbel

KADEME (Kelime Kökeni: Arapça ḳademe)

[isim]

  • Aşama, basamak, derece

[askerlik]

  • Motorlu araçların bakım ve onarım işlerinin yapıldığı birim, bakımevi

Birleşik Kelimeler: kademe ilerlemesi, kademe kademe

YERMEK

[-i]

  • Kötülüklerini söylemek, zemmetmek
  • Birinin veya bir şeyin kusurlarını ortaya koymak, hicvetmek, övmek karşıtı
  • Beğenmemek, hoşlanmamak, tiksinmek

Birleşik Kelimeler: kireçyeren

YAKARI

[isim]

  • Yakarış

YARMAK

[-i]

  • Uzunlamasına bölüp ayırmak

    Odunu yarmak.

  • Buğday, arpa vb. tahıl tanelerini değirmende kırmak
  • Derin yara açmak
  • Yarık açmak

[tıp]

  • Kesip açmak

[mecaz]

  • Ortasından, içinden geçmek

    Vapurun yardığı sular, iki yanından güya neşelerinden köpüre köpüre Üsküdar'a gidişler, daima eğlenceliydi. - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: etyaran

AYIKMA

[isim]

  • Ayıkmak işi

AYIRMA

[isim]

  • Ayırmak işi

    Yapılabilecek şeylerle yapılamayacakları daha ilk anda ayırmasını biliyordu. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: çarpanlara ayırma

YIKAMA

[isim]

  • Yıkamak işi

    Başını soğuk suyla yıkamaya başlamışlar. - Falih Rıfkı Atay

[kimya]

  • Bir eriticideki bir veya birkaç çözünür birleşeni ayırmak amacıyla, eriticiyi, toz durumuna getirilmiş bir maddenin içinden yavaş yavaş geçirme

[sinema]

  • Film üzerinde kalması istenmeyen kimyasal maddelerin akıtılması için arı suyla yapılan temizleme

Birleşik Kelimeler: yıkama yağlama, merkezî yıkama, ölü yıkama

YARDAK

[isim]

[eskimiş]

  • Özellikle kötü işlerde yardım

YAYMAK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek

    Kardeşleri çardağın içine, dışına yatakları yayıyorlardı. - Necati Cumalı

  • Birçok kimseye duyurmak

    Kıran Bey, çetesinin şöhretini her tarafa yaydı. - Refik Halit Karay

  • Çevreye dağılmasına sebep olmak

    Sıtmayı çevreye yayan sivrisineklerdir.

[-i]

  • Sınırı genişletmek

    Tozu yaymak. Lekeyi yaymak.

[-i]

  • Koyun, inek vb.ni otlatmak

[-i]

  • Dağınık ve düzensiz bir biçimde saçmak, dağıtmak
  • Işık kaynağı, ışığı kendinden dışarıya doğru çeşitli yönlere göndermek

    Mumun yaydığı ışık zayıftı.

Birleşik Kelimeler: ısıyayar, sesyayar, sıcaklıkyayar

YEDMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Çekerek peşinden götürmek, yedeğinde götürmek

    Çakır, ömründe ilk defa bir kağnı yürütüyor, öküz yediyordu. - Nihal Atsız

[mecaz]

  • Yanında, beraberinde götürmek

    Burhan'ın kolu Ayşe'ye düşmesin diye sımsıkı sarılmış, yalnız bir arkadaş ve kardeş gibi değil, aynı zamanda bir sevgili rikkatiyle onu yediyordu. - Halide Edip Adıvar