DAYAYIVERMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
DAYAYIVERMEK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli DAYAYIVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DEVREK14,
KAMERA (Kelime Kökeni: Fransızca caméra)
- Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
- Kameraman
- Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk
Birleşik Kelimeler: kamera şakası, termal kamera
IRAMAK
-
Uzaklaşmak, uzamak, ara açılmak
Gide gide ben yolumdan ıradım / Iradım da dost köyüne uğradım - Halk türküsü
KARIMA
- Karımak işi
AKDARI
- Darı
DERMEK
-
Bir araya getirmek, derlemek, toplamak, devşirmek
Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben - Faruk Nafiz Çamlıbel
KADEME (Kelime Kökeni: Arapça ḳademe)
- Aşama, basamak, derece
- Motorlu araçların bakım ve onarım işlerinin yapıldığı birim, bakımevi
Birleşik Kelimeler: kademe ilerlemesi, kademe kademe
YERMEK
- Kötülüklerini söylemek, zemmetmek
- Birinin veya bir şeyin kusurlarını ortaya koymak, hicvetmek, övmek karşıtı
- Beğenmemek, hoşlanmamak, tiksinmek
Birleşik Kelimeler: kireçyeren
YAKARI
- Yakarış
YARMAK
-
Uzunlamasına bölüp ayırmak
Odunu yarmak.
- Buğday, arpa vb. tahıl tanelerini değirmende kırmak
- Derin yara açmak
- Yarık açmak
- Kesip açmak
-
Ortasından, içinden geçmek
Vapurun yardığı sular, iki yanından güya neşelerinden köpüre köpüre Üsküdar'a gidişler, daima eğlenceliydi. - Abdülhak Şinasi Hisar
Birleşik Kelimeler: etyaran
AYIKMA
- Ayıkmak işi
AYIRMA
-
Ayırmak işi
Yapılabilecek şeylerle yapılamayacakları daha ilk anda ayırmasını biliyordu. - Tarık Buğra
Birleşik Kelimeler: çarpanlara ayırma
YIKAMA
-
Yıkamak işi
Başını soğuk suyla yıkamaya başlamışlar. - Falih Rıfkı Atay
- Bir eriticideki bir veya birkaç çözünür birleşeni ayırmak amacıyla, eriticiyi, toz durumuna getirilmiş bir maddenin içinden yavaş yavaş geçirme
- Film üzerinde kalması istenmeyen kimyasal maddelerin akıtılması için arı suyla yapılan temizleme
Birleşik Kelimeler: yıkama yağlama, merkezî yıkama, ölü yıkama
YARDAK
- Özellikle kötü işlerde yardım
YAYMAK
-
Bir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek
Kardeşleri çardağın içine, dışına yatakları yayıyorlardı. - Necati Cumalı
-
Birçok kimseye duyurmak
Kıran Bey, çetesinin şöhretini her tarafa yaydı. - Refik Halit Karay
-
Çevreye dağılmasına sebep olmak
Sıtmayı çevreye yayan sivrisineklerdir.
-
Sınırı genişletmek
Tozu yaymak. Lekeyi yaymak.
- Koyun, inek vb.ni otlatmak
- Dağınık ve düzensiz bir biçimde saçmak, dağıtmak
-
Işık kaynağı, ışığı kendinden dışarıya doğru çeşitli yönlere göndermek
Mumun yaydığı ışık zayıftı.
Birleşik Kelimeler: ısıyayar, sesyayar, sıcaklıkyayar
YEDMEK
-
Çekerek peşinden götürmek, yedeğinde götürmek
Çakır, ömründe ilk defa bir kağnı yürütüyor, öküz yediyordu. - Nihal Atsız
-
Yanında, beraberinde götürmek
Burhan'ın kolu Ayşe'ye düşmesin diye sımsıkı sarılmış, yalnız bir arkadaş ve kardeş gibi değil, aynı zamanda bir sevgili rikkatiyle onu yediyordu. - Halide Edip Adıvar