DAYATIVERMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

DAYATIVERMEK harflerini içeren 6 harfli 49 kelime bulunuyor. 6 harfli DAYATIVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ADAVET14, DEVREK14, EDEVAT14, KAVRAM13, MAVERA13, TRAVMA13, VARMAK13, VERMEK13, KRAVAT12, VAKETA12, YARDIM12, YEDMEK11, AYIKMA10, AYIRMA10, KIYMET10, YIKAMA10, YIRTMA10, YARDAK10, AYARTI9, AKDARI9, DERMEK9, KADEME9, YERMEK9, YETMEK9, YAKARI9, YATMAK9, YARATI9, YARMAK9, ARITMA8, AKITMA8, IRAMAK8, KARIMA8, KADRAT8, TIKAMA8, ARTMAK7, AKAMET7, EMARET7, KAMERA7, KERTME7, KIRAAT7, KATMER7, MARKET7, MERTEK7, MERKAT7, MATRAK7, AKARET6, EKARTE6, KARATE6, KERATA6

AKARET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāret)

[isim]

[eskimiş]

  • Akar

    Başladı her ay akaretlerinden kira toplar gibi tıkır tıkır faizleri toplamaya. - Ercüment Ekrem Talu

EKARTE (Kelime Kökeni: Fransızca écarté)

[sıfat]

  • `Saf dışı etmek, konu dışında tutmak` anlamındaki ekarte etmek, saf dışı edilmek, konu dışında tutulmak` anlamındaki ekarte olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz

KARATE (Kelime Kökeni: Japonca)

[isim]

  • Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi

KERATA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Karısı tarafından aldatılan erkek
  • Ayakkabı çekeceği
  • Küçüklere sevgi ile söylenen bir sitem sözü

    Kimden yana bu kerata? - Necati Cumalı

ARTMAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyük heybe

[nesnesiz]

  • Çoğalmak

    O zaman bedava binme olasılığı artardı. - Ayla Kutlu

  • Harcandıktan sonra bir miktar geri kalmak

    Kumaş arttı. Yemek arttı.

  • Değeri yükselmek, fazlalaşmak

AKAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāmet)

[isim]

[eskimiş]

  • Kısırlık, verimsizlik

[mecaz]

  • Başarısızlık, sonuçsuzluk

    Bu mücadeleden ruhumun yorgun düştüğünü, akamete mahkûm kaldığını görüyorum. - Hüseyin Cahit Yalçın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akamete uğramak

EMARET (Kelime Kökeni: Arapça emāret)

[isim]

  • Beylik

KAMERA (Kelime Kökeni: Fransızca caméra)

[isim]

[sinema]

[televizyon]

  • Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
  • Kameraman

[ünlem]

  • Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk

Birleşik Kelimeler: kamera şakası, termal kamera

KERTME

[isim]

  • Kertmek işi
  • Çentik

Birleşik Kelimeler: beşik kertme

KIRAAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳirāʾat)

[isim]

[eskimiş]

  • Okuma

    Orada da bu gece kıraatleri devam ediyordu. - Hüseyin Cahit Yalçın

[din bilgisi]

  • Kur'an'ı belli kural ve işaretlere göre okuma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıraat etmek

Birleşik Kelimeler: kıraathane

KATMER

[isim]

  • Bir şeyi oluşturan katlardan her biri
  • Yağda veya sacda pişirilen bir börek türü
  • Arasına yağ ve kaymak sürülerek katlanmış yufka ekmeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katmer kaldırmak

Birleşik Kelimeler: katmer katmer

MARKET (Kelime Kökeni: İngilizce market)

[isim]

  • Özellikle her türlü yiyecek maddesinin, ev, büro, mağaza vb. yerlere ait gereçlerin satıldığı dükkân

Birleşik Kelimeler: müzik market, süpermarket

MERTEK

[isim]

  • Yapıda kullanılan dört köşe veya yuvarlak, kalınca ağaç

    Küçük oğul, koltuğundaki bir tutam merteği bir kenara attıktan sonra, dut dalı bunlar, dedi. - Orhan Kemal

MERKAT (Kelime Kökeni: Arapça merḳad)

[isim]

[eskimiş]

  • Mezar, kabir

    Tozlanmış camların arkasından secde eden ruh ile merkadi tebcile başladı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

MATRAK (Kelime Kökeni: Arapça miṭrāḳ)

[isim]

[eskimiş]

[tarih]

  • Savaşmayı öğretmek için kullanılan, ucu giderek yuvarlaklaşan kalın sopa, değnek

[sıfat]

[argo]

  • Eğlenceli, gülünç, hoş

    Cavcav gibi matrak oğlan var mı yahu? - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • matrağa almak
  • matrak geçmek