D ile Başlayan K ile Biten 5 Harfli Kelimeler
D ile başlayan K ile biten 5 harfli 34 kelime bulundu.K ile başlayan D ile biten 5 harfli kelimeler
Ayrıca, "İçinde Dk olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
DÖŞEK16,
DENEK
-
Üzerinde deney yapılan canlı veya şey
Yeni denek adaylarıyla uğraşmak onun göreviydi. - Osman Aysu
Birleşik Kelimeler: denek taşı
DELİK
-
Dar, küçük açıklık
Anahtar deliği karanlıktı, içeriden belli belirsiz sesler geliyordu. - Yusuf Atılgan
-
Dar, küçük çukur
Küçük çocuk, kulübenin kenarına yığılmış taşlardan yukarıda bir deliğe sıkışmıştı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Küçük hayvan yuvası
Fare deliği.
-
Delinmiş olan
Hangi evden istedilerse gittim, dama çıktım, akan delik kiremidi buldum, yerine sağlam kiremit koydum. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
- Cezaevi
Ata Sözleri ve Deyimler
- deliğe tıkmak
- delik büyük, yama küçük
- delik eğirmek
Birleşik Kelimeler: delik deşik, cebi delik, kara delik, kubbeli delik, kulağı delik, noktalı delik, yüreği delik, budak deliği, burun deliği, fare deliği, gözetleme deliği, hava deliği, iğne deliği
DALAK
- Midenin arkasında, diyaframın altında, sol böbreğin üstünde, yassı, uzunca, akyuvar üreten ve yıpranmış alyuvarları toplayan, damarlı, gevşek bir dokudan oluşmuş organ
- Omurgalı hayvanlarda lenf bezine benzeyen ve kan damarları çok olan bir organ
- Tekerlek biçimindeki kaşar peyniri
- Bal peteği
Ata Sözleri ve Deyimler
- dalak kestirmek
Birleşik Kelimeler: dalak otu, dağ dalak otu, tüylü dalak otu, arı dalağı
DAKİK (Kelime Kökeni: Arapça daḳīḳ)
- Düzenli işleyen, aksamayan
- Zamanı kullanmada çok dikkatli olan, her şeyi zamanında yapmaya özen gösteren
DİLEK
-
Bir kimsenin dilediği şey, istek, talep, temenni, rica, murat
Denizciler, koro hâlinde iyi dileklerini tekrarladılar. - Halikarnas Balıkçısı
Birleşik Kelimeler: dilek kipi
DİREK
-
Ağaçtan veya demirden yapılan uzun ve kalın destek
Kayıkçı yelkeni açmak için ilkin direği yerine oturtmalıdır. - Salâh Birsel
- Sütun
-
Değerli, saygın, önde gelen kimse
Evin direği babamdır.
Ata Sözleri ve Deyimler
- direk gibi
Birleşik Kelimeler: ana direk, mum direk, orta direk, temel direk, bayrak direği, burun direği, can direği, çadır direği, elektrik direği, korner direği, telefon direği, telgraf direği, temel direği
DİNEK
- Dinlenmek için durulan yer
DERİK
- Mardin iline bağlı ilçelerden biri
DOLAK
-
Tozluk yerine bacaklara ayak bileğinden dize kadar dolanan ensiz ve uzun kumaş parçası
Kıran Bey, şimdi bacaklarına dolak sarmış, siyah poturlu, keçe külahlı, göğsünde fişeklikler ve elinde mavzer, tığ gibi bir delikanlıydı. - Refik Halit Karay
-
Başörtüsü, yazma
Ellerinde güzel, gizemli Arap harfleri ile yazılı dövizleri, bayrakları, başlarında kumaş dolakları. - Fürüzan
- Boyun atkısı
DURAK
-
Tren, tramvay, otobüs, minibüs vb. genel taşıtların durmak zorunda olduğu veya durabileceği yer
İlk durakta otobüsten atlayarak geriye döndüm. - Sait Faik Abasıyanık
- Çok sayıda taksinin bir arada çalıştığı ve bağlı olduğu işletme
-
Kısa bir süre konaklanacak, durulacak yer
Sonraki durağımız sebzeci Mecit'in dükkânıydı. - Ayşe Kulin
- Konuşmada, anlamın gerektirdiği biçimde kelimeler arasındaki ses kesintisi
- Hece ölçüsüyle yazılmış şiirlerde ölçü kalıpları içindeki durma yerleri
- Bir ölçü uzunluğunda susma
- Cümle sonundaki nokta
Birleşik Kelimeler: dolmuş durağı, emniyet durağı
DEMEK
-
Söylemek, söz söylemek
Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Burhan Felek
-
Ad vermek
Muşmulaya döngel de derler.
-
Bir dilde karşılığı olmak
Kamer `ay` demektir.
-
Herhangi bir ses çıkarmak
Küt dedi, düştü.
-
Herhangi bir kanıya, yargıya varmak
Bu işe herkes ne der?
- Düşünmek
-
Oranlamak
Güzellik desen onda, zenginlik desen onda.
-
Ummak
Bundan sonra gelir mi dersin?
-
Erişmek
Saat yedi dedi mi uyanırım.
-
Bir işe kalkışmak, yeltenmek
Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun.
-
Saymak, kabul etmek
Yarım milyon dediğin nedir? - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- dediği çıkmak
- dediğinden (dışarı) çıkmak
- dediğine gelmek
- dedi mi
- deme!
- demediğini bırakmamak (veya koymamak)
- deme gitsin
- demek istemek
- demek ki (veya demek oluyor ki)
- demek olmak
- dememek
- der oğlu der
- deyip de geçmemek
- diyecek yok
Birleşik Kelimeler: dedikodu, dediği dedik, dediğim dedikçi
-
bir şey anlamına gelmek
Okuryazar olmak adam olmak demek değildir.
-
öyle mi
Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! - Sait Faik Abasıyanık
-
yani, anlaşılan
Demek gideceksin.
- inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü
Ata Sözleri ve Deyimler
- dediği çıkmak
- dediğinden (dışarı) çıkmak
- dediğine gelmek
- dedi mi
- deme!
- demediğini bırakmamak (veya koymamak)
- deme gitsin
- demek istemek
- demek ki (veya demek oluyor ki)
- demek olmak
- dememek
- der oğlu der
- deyip de geçmemek
- diyecek yok
DAMAK
- Ağız boşluğunun tavanı
Birleşik Kelimeler: damak eteği, damak tadı, damak ünsüzü, art damak, diş-damak ünsüzü, diş eti-damak ünsüzü, ön damak, sert damak, yumuşak damak
DILAK
- Bızır
DORUK
-
Dağ, ağaç vb. yüksek şeylerin tepesi, en yüksek yeri, zirve, şahika
Dağ doruğu gibi yüce, pembemsi bir kaya yükseldi iskelemizde. - Azra Erhat
-
En üstün başarı düzeyi
Dorukta yalnız kalmak ve doruktan başlamak ne kadar da zormuş meğer. - Tarık Buğra
- Heyecan, sevinç, coşku vb. duygularda ulaşılan en üst nokta
Birleşik Kelimeler: doruk çizgisi, doruk dal, doruk noktası, doruk toplantısı, dip doruk, din doruğu
DONUK
-
Parlak olmayan, mat (II)
Donuk ışıkta birçok fokun mağaraya girdiğini görmüş. - Halikarnas Balıkçısı
-
Canlılığı olmayan, fersiz (göz)
Bakarsınız donuk bakışlı, alık suratlı bir adam onların elinde bir dâhi çehresi alıvermiş. - Haldun Taner
-
Canlılığı az olan, durgun, uyuşuk (kimse)
Donuk bir adam.
Birleşik Kelimeler: donuk donuk